Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/53 E. 2022/364 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/53 Esas
KARAR NO : 2022/364

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 26/01/2021
KARAR TARİHİ : 17/05/2022

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 26/01/2021 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; 29.09.2019 tarihinde — plakalı araç müvekkilin — çarptığını, kaza sonrası olay yerinde tutulan maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağından sürücünün aracının sigortalı olduğunun tespit edildiğini, işbu kazaya sebebiyet veren ve kusurlu olan araç —numaralı poliçesi ile sigortalandığını, sigorta şirketine ihtarname gönderilerek değer kaybının talep edildiğini ancak ödenmediğini, davanın kabulüne, araç değer kaybının tespitine, araç değer kaybının davalıdan tahsili ile müvekkilimize ödenmesine, yapılan giderler ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı—– vekili Mahkememize sunduğu 16/02/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle:— işi yaptıklarını, ——- tarihinde akdedilmiş olan —– Sözleşmesi kapsamında düzenlenen————- başlangıç tarihi olmak üzere 36 ay süre ile dava dışı ———–kiralandığı ve aracın 31.07.2019 tarihinde teslim edildiği; kiralama tarihinden beri faturaların düzenlendiği ve ödemelerin yapıldığını, kaza tarihinde —- aracın sahibi oldukları ancak işleteni olmadıkları açıklanarak davanın reddi ve —–, dava konusu olay tarihi itibari ile —-plakalı aracın fiili hakimiyeti müvekkil şirkette olmadığından ve bu araçtan ekonomik anlamda faydalanan müvekkil şirket olmadığından işleten sıfatına sahip olmayan müvekkil şirket yönünden huzurdaki davanın usul ve esas bakımından reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı—–sunduğu —- havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: kazaya karışan—– teminatları altında olduğunu,—- plakalı aracın hasar tutarının 4.063,71 TL olduğu dikkate alındığında değer kaybı oluşmasının mümkün olmadığını, kusur ve zararı bilirkişinin belirlemesi gerektiğini,—– aracın dava konusu kaza öncesinde de kazalara karışmış olduğu açıklanarak davanın reddine karar verilmesini, kabul anlamına gelmemek üzere, başvuru konusu olayın ——— Anayasa Mahkemesi Kararından önceki bir tarihte olduğunu, Anayasa Mahkemesi kararı geriye yürüyemeyeceğinden işbu dosyada mutlak surette trafik sigorta poliçesi —- uygulanmasına, aracın kilometresi, yaşı, — düşünüldüğünde münhasıran işbu trafik kazası ile değer kaybına uğradığı ispatlanamayacağından, bir başka ifadeyse aracın kaza geçmişi düşünüldüğünde değer kaybının kullanım ömrü gereği zaten kazadan önce mevcut olduğunu, trafik sigortası genel şartları— uygulandığından bile, işbu kaza ile değer kaybı oluşmaması sebebiyle davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde 29/09/2019 tarihli kazada kusur durumunun ne olduğu, kaza nedeniyle davacının aracında değer kaybı meydana gelip gelmediği, gelmiş ise ne kadar değer kaybı oluştuğu ve değer kaybından davalıların sorumlu olup olmadıkları noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, trafik kazası nedeniyle değer kaybı tazminatı(maddi tazminat) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik olunan —- tarihli trafik kazası tespit tutanağına göre; —- plakalı araçların kaza yaptıkları anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez —edilen Karayolları ——– Poliçesi incelendiğinde; poliçenin 08.07.2019-04.07.2020 tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının —-aracın —–, olduğu anlaşılmıştır.
—- —- tescil bilgileri celp edilmiştir.
—–plakalı aracın hasar geçmişi celp edilmiştir.
Makina Mühendisi Bilirkişi —- kök raporunda özetle; sürücü ———plakalı otomobili ile seyrederken öndeki araçlarla —– mesafesini korumadığı ve dava konusu olmayan birinci kazaya karıştığı için duran —- otomobile arkadan çarptığı için KTK 56/c – 84/d ve KTY 107 – 157/a/4 maddelerinde açıklanan kusurları işlediği; dava konusu ikinci kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğunu, davalı — plakalı —- olduğu ancak kaza tarihinde otomobil dava dışı——- olduğu için KTK 3. Maddesi gereğince işleten olmadığı ve KTK 85. maddesi gereğince de hukuki sorumluluğunun olmadığını, sürücü —– dava konusu olmayan birinci kazaya karışarak durduğu sırada arkadan gelen ——- plakalı otomobilin çarpması sonucu dava konusu ikinci kazaya karıştığı için ikinci kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığını, dava konusu araç, —- tescilli ——-rayiç değerinin kaza öncesinde 80.000 TL, onarıldıktan sonra 76.000 TL ve piyasa şartlarında değer kaybının 4.000 TL olduğunu,—- şartlarına eklenen yöntem ile hesaplanan değer kaybının 3.725 TL olduğunu, davalı —–arasında kazanın meydana geldiği —- kapsayacak şekilde sigorta teminatı altında ve kaza tarihinde maddi teminat limitinin araç başına —–olduğunu, ZMSS genel şartların A.3 maddesi gereğince——değer kaybının sigortalı araç —- kusuru oranında ve teminat limitine kadar sigorta teminatı altında olduğunu, davalı——– piyasa şartlarına göre belirlenmiş 4.000 TL değer kaybının talep edilebileceğini beyan ve rapor etmiştir.
Makina Mühendisi Bilirkişi 06/01/2022 tarihli ek raporunda özetle; kök raporda değişiklik yapmaya gerek olmadığını ve aynen geçerli olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, trafik kazasından kaynaklı değer kaybı istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamından; 29/09/2019 tarihinde davacının sevk ve idaresindeki — plakalı araç ile dava dışı —–plakalı aracın çarpışması ile trafik kazası meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde takip mesafesini korumayarak davacının sevk ve idaresindeki araca arkadan çarpan dava dışı sürücü —- tam kusurlu olduğu, davacının kazanın meydana gelmesinde atfı kabil bir kusuru bulunmadığı, davaya konu kazanın meydana gelmesinden önce davacının sevk ve idaresindeki —-araç ile dava dışı —-sevk ve idaresindeki — plakalı aracın çarpışmasıyla meydana gelen kazanın başka bir kaza olması ve eldeki uyuşmazlığa konu kazanın olmasına bir etkisinin bulunmaması nedeniyle kusur değerlendirilmesinde dikkate alınmaması gerektiği, davaya konu kaza nedeniyle davacının maliki olduğu araçta 4.000,00 TL değer kaybı bedeli olduğu yönünde görüş mütalaa eden bilirkişi raporunun dosya kapsamına ve yerleşik yargı uygulamalarına uygun olması nedeniyle hükme esas alınması gerektiği kanaatine ulaşılmıştır.
Davalı ——yönünden; davaya konu kazaya sebebiyet veren —-plakalı aracın her ne kadar tescil sahibi ise de aracı dava dışı—— verdiği, uzun süreli kira nedeniyle işleten sıfatının sona erdiği, bu kapsamda KTK 85.maddesi uyarınca aracın işletilmesi nedeniyle zarardan sorumluluğunun kalmadığı kanaatine ulaşılmış ve davalı —–yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı ——— yönünden; kazaya tam kusuruyla sebebiyet veren —– aracın kaza tarihinde geçerli —–yapan şirket olması nedeniyle KTK 97.maddesi uyarınca davacının aracında kaza nedeniyle meydana gelen değer kaybından davalı—– sorumlu olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre değer kaybı bedelinin 4.000,00 TL olduğu, davacı tarafça faiz talep edilmemesi nedeniyle faize hükmetmenin mümkün olmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın —-. yönünden reddine, —— reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davalı ——-Şirketi yönünden açılan davanın reddine;
2-Davalı —-yönünden açılan davanın kabulü ile; 4.000,00 TL araç değer kaybından kaynaklı tazminatın davalı —- şirketinden alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 273,24 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL ile ıslah harcı olarak alınan 70,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 143,94 TL’nin davalı —– Şirketi’nden alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —- vekalet ücretinin davalı ——- Şirketi’nden alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı —-kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan— uyarınca hesaplanan 4.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı—– verilmesine,
6-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan ve 59,30 TL başvurma harcı, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 129,20 TL posta ve tebligat giderinden oluşan yargılama gideri ile peşin harç olarak alınan 59,30 TL ve ıslah harcı olarak alınan 70,00 TL olmak üzere toplam 1.017,80 TL’nin davalı ——— Şirketi’nden alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.360,00 TL’nin davalı ——tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı— vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.