Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/520 E. 2022/402 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/520 Esas
KARAR NO: 2022/402
DAVA: Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 06/08/2021
KARAR TARİHİ: 31/05/2022
DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu — havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirkete ait — plakalı aracı dava dışı —- tarihinde kiraladığını ve müvekkil şirketin araç kiralama işi yapması nedeniyle davaya konu aracı kaza tarihinden önce — sayılı poliçe ile davalı şirkete —– yaptırdığını,—tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazası neticesinde, sigortalı —- plakalı vasıtanın pert olduğunu, davalı sigorta şirketine müracaat edilerek pert bedeli talebinde bulunulduğunu, ancak davalı şirketin pert bedelini ödemediğini belirterek şimdilik —- hasar talebinin red tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu —–havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Müvekkil şirket nezdinde kasko poliçesinin mevcut bulunduğunu, davacının taleplerinin poliçe teminat kapsamı dışında kaldığını, davaya konu kazaya ilişkin kolluk kuvvetleri tarafından tutulan ölümlü yaralanmalı trafik kazası tespit tutanağında —plakalı araç sürücüsünün firar ettiğinin belirtildiğini, —-gereğince olay yeri terkin—dışında tutulduğunu ve davanın reddi gerektiğini, aksi kanaatte olunması durumunda müvekkil şirketin —- sorumlu olmadığını, poliçede tam hasardan muafiyet şartının yer aldığını ve muafiyetin uygulanması gerekeceğini belirterek öncelikle davanın reddini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu: Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde — aracın tek taraflı kaza yapması nedeniyle aracın pert olup olmadığı, pert olmuş ise—- kapsamında olup olmadığı, bu bağlamda zarardan davalının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, sorumlu ise sorumluluğunun ne kadar olduğu noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, —– kaynaklı olarak açılan araçta meydana gelen hasar bedelinin tahsili istemine dayalı tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Dosyada mübrez —- tarihli ölümlü yaralanmalı trafik kazası tespit tutanağına göre; — plakalı aracın yerleşim yeri dışında gece vakti yağmurlu havada virajlı ve eğimli yolda —-istikametinden —–istikametine seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybederek takla atıp beton bariyere çarpması sonucu, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan—- plakalı aracın tescil bilgileri incelendiğinde; —- adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan —- tarafından tanzim edilen —- incelendiğinde; poliçenin — tarihinde düzenlendiği, vadesinin — tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının —-sigortalanan aracın —– plakalı araç olduğu anlaşılmıştır.
—–plakalı aracın hasar geçmişi celp edilmiştir.
—- davacının tescil bilgileri celp edilmiştir.
Bilirkişi heyeti —-tarihli raporunda özetle; dava konusu —plaka sayılı araçta meydana gelen hasarın durumunun kazanın oluş şekline alınan darbelere uygun olduğunu, araçtaki toplam hasarlı parça, malzeme tutarının — olabileceği, aracın onarılması durumunda bu tutara —işçilik bedeli ve— ekleneceği dikkate alındığında toplam hasar tutarının minimum —– olabileceğini, söz konusu aracın tamirinin ekonomik olmadığı, aracın pert-total kabul edilebileceğini, ayrıca hasar fotoğrafları ve eksper raporundaki kalemlerinin şekli ve niteliği de dikkate alındığında, bu hasarın belirlenen teknik niteliklerine göre onarılması durumunda da, seyir güvenliği açısından sakıncalı durumlar ortaya çıkabileceği, bu yönüyle de aracın pert-total olarak değerlendirilmesinin yerinde ve uygun olacağını, dava konusu —- model aracın dava konusu kazadan önceki piyasa rayiç değerinin— kaza sonrası hasarlı değerinin —– meydana gelen toplam hasar-zarar tutarının —— hariç olmak üzere olay yeri terk edilmesi halinin —– teminat dışında bulunduğunu, davacının sürücüsünün, olay yerini zaruret nedeniyle terk ettiğine dair belge ve delil sunmadığını, meydana gelen hasardan dolayı davalı sigorta şirketinin sorumlu olmayacağını beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, kasko sigortasından kaynaklı olarak açılan araçta meydana gelen hasar bedelinin tahsili istemine dayalı tazminat davasıdır.
Davacı tarafça dava dışı 3.kişiye kiraladıkları aracın kaza nedeniyle pert olduğu, kasko sigortası nedeniyle davalının pert bedelini karşılaması gerektiği iddiasıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça kazayı yapan araç sürücüsünün kazadan hemen sonra firar etmesi nedeniyle hasarın teminat dışı olduğu bu nedenle davanın reddi gerektiği, aksi kanaat oluşması halinde —– sorumlu olmadıkları ve faiz isteminin şartlarının oluşmadığını beyanla davanın reddinin talep edildiği anlaşılmıştır.
—– Zorunlu haller (tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma vb) hariç olmak üzere bu maddenin—– bendlerdeki ihlaller nedeniyle, sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılması.” durumunun teminat dışı olduğu düzenlenmiştir.
Dosya içerisinde mevcut trafik kazası teslim tutanağının incelenmesinden; sürücünün adı soyadının tespit edilemediğinin yazılı olduğu anlaşılmıştır. Sürücünün olay yerini terk ettiği iddiasını ispat yükü davalı sigorta şirketinde, sürücünün olay yerini terk etmesinin sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma vb. gibi haklı nedenlerle gerçekleştiğinin ispat yükü ise davacıdadır. Eldeki uyuşmazlıkta kaza tespit tutanağı ile sürücünün olay yerini terk ettiği davalı tarafça ispat edilmiş ise de sürücünün olay yerini terk etmesinin haklı nedene dayandığı davalı tarafça ispat edilememiştir. Davacı tarafça aracın bizzat kullanılmadığı, aracı kiralayan şirket oldukları, bu nedenle kaza mahallini terk durumunda kusurlarının bulunmadığı iddia edilmiş ise de kiralayanın eylemlerinden sigortalı olan davacının sorumluluğunun bulunması nedeniyle bu yöndeki savunmaya itibar edilmeyerek hasarın teminat dışında olduğu sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 21,40 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/05/2022