Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/463 E. 2021/768 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/463 Esas
KARAR NO : 2021/768

DAVA : Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/07/2021
KARAR TARİHİ : 26/10/2021

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 09/07/2021 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkil davalı sigorta şirketinin —- numaralı vekaletname ile ——– —– ——–bu günden itibaren vekaleten ve tüm yetkilerden azledilmiş ve vekaletnameyi fesih ettik…” şeklinde bir yazı göndererek — ettiğini, davalı—- müvekkiln — son verdiğini,– fesh etttiğini, sigorta şirketinin haksız fesih yaptığını, hiçbir yasal gerekçe bildirmeksizin ve yasada belirtilen sürelere itibar edilmeksizin— fesh ettiğini, müvekkilin fesih sebebi ile uğramış olduğu TTK 121 ve 122 maddesinde yazılan tazminatlara karşılık ileride belirlenecek olan zararından belirsiz dava kurallarına göre harç sonradan tamamlanmak üzere şimdilik 10.000,00 TL zararın fesih tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte yargılama giderleri ve ücreti vekaletin de davalıdan alınmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 16/07/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davanın zamanaşımına uğradığını, davacının haksız davasının zamanaşımı def’i sebebi ile reddi gerektiğini, davacı tarafın davasının zamanaşımına uğraması ve zamanaşımı def’i sebebi ile usulden reddine, yine davacının, hukuki ve fiili mesnedi olmayan, davanın dayanağ—- muhalif iddialar ile kötü niyetle açmış olduğu davanın esastan reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline, HMK 329. Maddesinin uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davacı ile davalı arasında— feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı, davacının TTK’nun 121. ve 122. Maddeleri gereği denkleştirme tazminatı isteyip isteyemeyeceği, davanın süresi içerisinde açılıp açılmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava,—-ile — tazminatı davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: TTK’nın 122/1. Maddesindeki ” Sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra; Müvekkil,——- ermesinden sonra da önemli menfaatler elde ediyorsa,—-ermesinin sonucu olarak, onun tarafından —– kazandırılmış müşterilerle yapılmış veya kısa bir süre içinde yapılacak olan işler dolayısıyla sözleşme ilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği ücret isteme hakkını kaybediyorsa ve somut olayın özellik ve şartları değerlendirildiğinde, ödenmesi hakkaniyete uygun düşüyorsa, — uygun bir tazminat isteyebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik olunan—– tarihinde tanzim edilen —- akdedildiğini,—- bulunan — ——— tarihi itibari ile vekaletten ve tüm yetkilerden azledildiğini ve vekaletnameyi fesih ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, acentelik sözleşmesinin feshinden kaynaklı denkleştirme tazminatı istemine ilişkindir.
TTK’nın 122. Maddesinin 4. Fıkrasında; “Denkleştirme isteminden önceden vazgeçilemez. Denkleştirme istem hakkının sözleşme ilişkisinin sona ermesinden itibaren bir yıl içinde ileri sürülmesi gerekir. ” şeklinde ifadelerine yer verilmek suretiyle — sözleşmenin feshinden itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içinde ileri sürülmesi gerektiği düzenlenmiştir. Buna göre denkleştirme tazminatı istemine ilişkin davaların sözleşmenin feshinden itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içinde açılması gerekmektedir.
Taraflar arasındaki —, davacı tarafından———- istemli davanın açıldığı, bu davanın takipsizlik nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verildiği, eldeki davanın—– dosyasında açılmamış sayılma kararı verilmesi nedeniyle bu davanın zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin işlemesine engel teşkil etmeyeceği, bu kapsamda eldeki davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın hak düşürücü süre nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 170,78 TL harcından mahsubu ile fazla alınan 111,48 TL’nin davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan—– davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-6325 sayılı yasanın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca arabulucuya ödenen 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.