Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/453 E. 2021/586 K. 02.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/453
KARAR NO : 2021/586
DAVA : Öz Sermaye Tespiti
DAVA TARİHİ: 08/07/2021
KARAR TARİHİ: 02/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Öz Sermaye Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili —– tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin —– paylarının tamamını devraldığını, devir sebebiyle—— hissedarları müvekkili şirketten alacaklı konuma geldiklerini, davacı şirketin —— tarihli yönetim kurulu kararı ile hisselerini devreden pay sahiplerinin alacaklarının sermayeye ilave edilmesine, sermayenin —— artırılmasına, bunun için pay sahiplerinin alacaklarının tespitine karar verildiğini, TTK’nın “Sermaye Koyma Borcu” başlıklı 127/1. maddesinde alacakların—- sermaye olarak konulabileceğinin düzenlendiğini———buna göre ortağın şirketten olan alacağının, ——– denetime tabi şirketlerde———- ilişkin raporu ile sermaye artırımına konu edilebilmesi için; bu alacağın yalnızca şirkete nakit olarak verilen borçtan kaynaklanması ve ibraz edilen raporda da bu alacağın nakdi borçlanmadan kaynaklandığının açıkça belirtilmesi, bunun dışında kalan ortakların alacakları bakımından yapılacak tespitin ise 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 343. maddesi uyarınca şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesince atanan bilirkişilerce hazırlanacak raporla yapılması gerekmektedir.” dendiğini, TTK’nın “Değer Biçme” başlıklı 343/1. maddesinde ise “Üzerlerinde sınırlı ayni bir hak, haciz ve tedbir bulunmayan, nakden değerlendirilebilen ve devrolunabilen, fikri mülkiyet hakları ile sanal ortamlar da dahil, malvarlığı unsurları aynı sermaye olarak konulabilir” hükmüne havi olduğunu, buna göre müvekkili şirketin iştiraki konumundaki şirketlerin ortaklarına devir sebebi ile borçlandığını, borçlu olunan bu pay sahiplerinden————aynı zamanda müvekkili şirketin pay sahibi olduklarını iddia ederek; müvekkili şirket nezdinde yapılacak sermaye artırımı kapsamında, sermayeye eklenebilmesi için alacak tutarlarının bilirkişi marifetiyle tespitinin yaptırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, davacı———- nezdinde yapılacak sermaye artırımında şirket alacaklarının TTK.nun 127.maddesine göre sermaye artırımı kapsamında sermayeye eklenebilmesi için TTK.nun 343.maddesine göre bilirkişi incelemesi yaptırılması suretiyle değerinin tespiti talebine ilişkindir.
——–tarihli tensip tutanağı ile davacı vekilinin talebi konusunda bir yeminli mali müşavir/bağımsız denetçi bilirkişi vasıtasıyla inceleme yapılarak rapor alınmasına karar verilmiş ve dosya —— tarihinde bilirkişiye tevdii edilmiştir.
Bilirkişi ayrıntılı ve gerekçeli olarak tanzim ettikleri raporlarında özetle; davacı —– alacağı bulunduğu, —- alacağı bulunduğu, — alacağı bulunduğu, —- alacağı bulunduğu, alacakların toplamının —– olduğu, alacaklar için vade öngörülmemiş olduğundan muaccel hale geldiği kanaatine varıldığı rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporu talep eden/davacı vekiline tebliğ edilmiş, davacı vekili ——- tarihli dilekçesi ile tespiti talep edilen hususların hukuken de sabit hale geldiğini, tespit davasının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun ve talebi karşılar mahiyette olduğundan benimsenerek hükme esas alınmıştır.
Yapılan yargılama sonucunda davacının talebine konu ettiği hususlarla ilgili olarak bilirkişiden rapor alınmış olmakla, incelenecek ve araştırılacak başkaca bir hususun kalmadığı anlaşıldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair takdiren aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yazılı gerekçe ile ,
1-Bilirkişi raporu alınmış olmakla ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Başlangıçta harç peşin olarak alındığından başkaca alınmasına yer olmadığına,
3-Yapılan masrafların talep eden/davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Talep eden/davacı tarafça yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansı olduğu takdirde bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı/talep eden iadesine,
Dair, davacının yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle dosya üzerinden karar verildi. 02/09/2021