Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/433 E. 2023/13 K. 12.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/433 Esas
KARAR NO : 2023/13

DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 30/06/2021
KARAR TARİHİ : 12/01/2023

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 30/06/2021 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket yetkilisinin, şirket adına—- tarihinde park ettiğini,—— müvekkili şirket yetkilisinin, arkadaşı ——– tarafından aranarak aracını satıp satmadığını sorduğunu, araçlarının bulunduğu yerde birilerinin olduğunu ve araçları çektiklerini söylediklerini, müvekkili şirket yetkilisinin, arkadaşına araziyi gözetlemeye devam etmesini kendisinin hemen geleceğini söyleyerek derhal – işyerinden ayrıldığını, müvekkilinin —- etrafında dolaşıp arkadaşının yanına gittiğinde —- plaka sayılı ——— sayılı———– çalınmış olduğunu gördüğünü, müvekkili,———- önceden tanıdığı bazı kişiler gördüğünü, araçlarının bu kişiler tarafından çalınabileceğini düşünerek —-aradığını, olay mahalline gelen polislerle birlikte tarafların —- ifade ve şikayette bulunduklarını, çalınan araçlardan——— nitelikteki ——- davalı şirket nezdinde———-olduğunu, —- ile aracın her türlü hırsızlık, kaybolma ve kaza sonucu oluşabilecek hasarlara karşı teminat altına alındığını, müvekkiline ait —— rayiç değeri ekteki örneklerde görüleceği üzere — olarak kabul edilmişse piyasa şartlarında aracın değerinin tam ve kesin olarak bilinmesi mümkün olmadığını, aracın ——- değerinin belirsiz olduğunu,—— dahilinde ————- dahil tutarın tamamından sorumlu olduğunu, müvekkili şirkete ait ———– ——– çalınmasından kaynaklı müvekkili şirketin uğramış olduğu zararın hesaplanacak tazminatın tam ve kesin olarak hesaplanması imkanı bulunmadığı için mahkemece görevlendirilecek bilirkişinin yapacağı hesap sonucu ortaya çıkacak rakama göre hüküm verilmek ve fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak üzere şimdilik ——- talep ettiklerini beyan ile yargılamanın icrası ile davanın kabulünü, HMK m. 107 uyarınca mahkemece görevlendirilecek bilirkişinin yapacağı hesap sonucu ortaya çıkacak rakama göre artırmak kaydıyla şimdilik ——– maddi tazminatın temerrüt tarihi olan —- itibaren yasal faizi ile davalı————limitleri ile sınırlı olmak üzere tahsili ile müvekkili şirkete ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu —- havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: dava dilekçesinde bahsi geçen — plaka sayılı aracın, ———– ile davacı adına sigortalandığını, karşı taraf talep edilen evrak ve bilgiyi ulaştırmadığı için ödeme yapılamadığını, hasar incelemesi ve ödemesi yapılması için talep edilen belgelerin müvekkili şirkete teslim edilmesinin sigortalının yükümlülüğü olduğunu, dolayısıyla müvekkili firmanın henüz temerrüde düşmediğini, sigortalı tarafından müvekkili firmanın talep ettiği belgelerin müvekkil firmaya gönderilmediğini, aracın çalındığına dair bir belge temin edilemediğini ve araç rayiç bedeline ilişkin hesaplama yapılamadığını, sigortalının —–yayınlanan —– şartlarından doğan gerekse poliçeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, konu çalınma hasar dosyası ile ilgili sigortalı firmadan,——– sayılı araca ait ———– bedeline ilişkin banka ödeme ——- talep edildiğini—– araca —– yaptıkları —— tarafından —- önüne konulduğu,— duyduklarında ———— yaptıkları,—– kendi araçlarının ——– —– karşıladıklarının belirtildiğini, kendilerine ———temin eden iş yaptıkları firmalara tanzim etmiş oldukları fatura suretleri ile bu — sevk irsaliyeleri istenildiğini, ancak bu talebinde yerine getirilmediğini, sigortalının talebi ile müvekkili şirket tarafından ekte yer alan hasar dosyasındaki ekspertiz raporu arasında fahiş fark mevcut olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte; çelişkinin giderilmesi için dosyanın bilirkişiye gönderilmesi gerektiğini,—- tespit edilen hasar miktarı dışında müvekkilin şirketin başkaca bir sorumluluğu bulunmadığını, talebi kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirket aleyhine tazminata hükmedilmesi halinde ekte sunulan ekspertiz raporunun dikkate alınması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere, talep edilen hasar bedelinin davacı tarafından ispatlanması gerektiğini, Sayın Mahkeme tarafından kusur ve hasar miktarı yönünden bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere, müvekkili şirket yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini ve dava konusu olaya uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğunu beyan ile, öncelikle sigortalı tarafından henüz eksik evrakın taraflarına ulaştırılmamış olması sebebiyle davanın reddini, dava konusu —– bedelinden müvekkili —– ve genel şartlar gereği———- sorumluluğu bulunmadığından davanın reddini, haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davacıya ——–çalınmadığı, çalınmış ise davacının davalıdan —- —– rayiç değerini talep edip edemeyeceği, talep edebilecek ise rayiç değerinin ne olduğu ve davacının ne kadar talep edebileceği noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, —– sigortasından kaynaklı sigortalının sigortacıya açtığı tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Türk Ticaret Kanunu(TTK)’nun 1459. maddesindeki; ” Sigortacı, sigortalının uğradığı zararı tazmin eder.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Davalı şirkete müzekkere yazılarak davaya konu —– tarihi itibari ile poliçe ve hasar dosyasının mahkememize gönderilmesi istenilmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
—– bilgileri celp edilmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
—– sayılı dosyası celp edilmiş ve dosya arasına alınmıştır.
———plakalı —- bulunup bulunmadığı sorulmuş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
——— duruşmadaki beyanında; “davacı —— benim ——— davacı şirketin —ben malzeme almak üzere —– arayarak uzaktan akrabamız olan— kendisini aradığını ve— şişirildiğini kendisinin haberinin olup olmadığının sorduğunu söyledi, benden de otoparka gitmemi istedi, bende — sonra gittim, gittiğimde—— bulunmadığını farkettim, —- beni aradıktan sonra ——– beraber olay yerine geldikler — bulunduğu —- bulunduğu yerden yaklaşık olarak —- herhangi bir— bulunmamaktadır, dışarıdan gelenler buraya rahatlıkla girebilmektedir, yalnız burada bulunan araçların çalınmaması için– indirilmektedir, çalınan ———- çalınmış benim bilgim görgüm bundan ibarettir, tanıklık ücreti talebim yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık —- duruşmadaki beyanında; —-konuda daha önce ceza soruşturmasında ifade vermiştim, orada verdiğim ifade doğrudur, tanıklık ücreti talebim yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Bilirkişi———- tarihli raporunda özetle; dosyada———- olmadığını, dava dilekçesinde de sadece ———- bedelinin talep edildiğini, —- işbu davanın konusu olmadığını, işbu davanın—— sınırlı olduğunu, davacı sigortalı tarafından çalındığı——— takılı olduğunun anlaşıldığı; — sigortası genel şartlarının A.4.11 maddesi gereğince anahtarla çalınmanın ek sözleşme ile teminat altına alınabileceği ve aksi durumda teminat dışı olduğunu, —- olmadığı dikkate alındığında,—- plakalı —anahtarı ile çalınıp çalınmadığının sorgulanmasının gerektiğini,—- alıyorsa,——- ilgili bir zarar oluşursa —— dışında kalması gerektiğinin mahkemenin takdirinde olduğunu, kasko sigortası genel şartlarının B.3.3.4.2. maddesi gereğince, “Araç kayıtlarına çalınma durumunu gösteren şerh ve sair açıklamanın konduğunu ve aracın ilgili mevzuata göre devrine engel teşkil edebilecek kısıtlamaların bulunmadığını gösteren belgeler sigortacıya teslim edilir” maddesi ile ilgili dosyada belge olmadığı ve temininin mahkemenin takdirinde olduğunu, davacı —- satınalma faturasının, ödeme belgesinin ve okunur kalitede —– belgesinin sunulmasından sonra çalınma tarihi —değerinin belirlenmesi mümkün olabileceğini, davalı — dava tarihi —itibariyle yasal faiz talep edilebileceğini beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi heyeti —tarihinde meydana geldiği belirtilen olayda; davacı adına kayıtlı, dava konusu—- plaka sayılı—- kapsamından anlaşılabilen teknik özellikleri, marka-modeli, sisteme kayıtlı hasar kaydının bulunmadığı ve —- dikkate alındığında; olay tarihi itibariyle serbest piyasa koşullarında ortalama piyasa rayiç değerinin——- olabileceğini,—- plakalı — davalı—- nezdinde——— mevcut olduğu ve aracın çalınmasının —– teminatı kapsamında bulunduğunu, davalı ———— şirketinin———- düştüğünü beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Davacı tarafça, ————- çalındığı, —- davalı şirket nezdinde—- olduğu, — çalınması nedeniyle — oluştuğu iddiasıyla ——— değerinin davalıdan tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafça, davacı tarafından kendilerine eksik evrakla başvuru yapıldığı, bu nedenle zararın tespit edilemediği, davacı tarafından talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğu, gerçek zararın tespitinin gerektiği, hasardan dolayı sorumluluklarının bulunmadığı iddialarıyla davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Dava, —-kaynaklı sigortalının sigortacıya açtığı tazminat davasıdır.
— sayılı dosyasının incelenmesinden; soruşturmanın — plakalı — davaya konu —- iddiasıyla davacı şirket yetkilisi tarafından şikayette bulunulması nedeniyle başladığı ve karar tarihi itibariyle soruşturma dosyasının derdest olduğu ve römorkun halen bulunamadığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından; ———- tarihinde, davacının maliki olduğu ————- şişirilmek suretiyle çalındığı,—– bağlı olduğu ——- anahtarla çalındığına dair davalı tarafça bir iddia bulunmadığı gibi dosyada bu yönde bir delil de bulunmadığı bu kapsamda bu yönde görüş mütalaa eden —- raporun dosya kapsamı ile uyumlu olmaması nedeniyle hükme esas alınmasının mümkün olmadığı, davalının çalınan — —- nedeniyle, olay nedeniyle meydana gelen zarardan sorumlu olduğu, mahkememizce alınan ve dosya kapsamına uygun olarak—– göre hazırlanmış olması nedeniyle hükme esas alınan —- olay tarihi itibariyle rayiç değerinin —-olduğu, davacı tarafça rapora rayiç değer hesabı yönünden itiraz edilmiş ise de, itirazın —- hesabına göre——- belirlemeye itiraz niteliğinde olduğu, —–olay tarihi itibariyle emsal değerini belirleyebilecek başkaca bir —- bulunmaması nedeniyle rapora itirazın yerinde olmadığı bu kapsamda ek rapor veya yeniden rapor alınmasına gerek bulunmadığı, davalı tarafça—- arasında çelişki bulunduğu ve raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için yeni rapor alınması talep edilmiş ise de, —- raporda yer alan tespitlerin dosya kapsamı ile uyumlu olmaması nedeniyle hükme esas alınmasının mümkün olmadığı bu kapsamda yeniden rapor alınmasına gerek bulunmadığı, davalının —- olduğu, davalıya başvuru tarihi olan—— temerrüdün oluştuğu, bu tarihten itibaren hükmedilen tazminata tarafların tacir olması ve davaya konu işin ticari işletmeleri ile ilgili olması nedeniyle avans faizi işletilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2—– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 10.833,97 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 170,78 TL ve ıslah harcı olarak alınan 2.538,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 8.125,19 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan—–vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan ve 59,30 TL başvurma harcı, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti, 106,60 TL posta ve tebligat giderinden oluşan yargılama gideri ile peşin harç olarak alınan 170,78 TL ve ıslah harcı olarak alınan—- olmak üzere toplam —— davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca—– arabuluculuk nedeniyle——- davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.