Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/420 E. 2022/356 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/420 Esas
KARAR NO: 2022/356
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/06/2021
KARAR TARİHİ: 12/05/2022
DAVA :Davacı vekili Mahkememize sunduğu —- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; olay günü olan — tarihinde sürücü —- plakalı aracı ile —- istikametine sol şeritte seyir halinde iken — önüne geldiğinde; aynı istikamette seyreden davacı müvekkil — sevk ve iradesindeki — plakalı — ön kısımlarıyla önündeki ani fren ile duran —- plakalı araca arkadan çarpması sonucu yaralanmalı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, sürücü —— kazaya kusuru ile sebebiyet verdiğini, davacı müvekkil —- söz konusu kaza dolayısıyla yaralanmış olduğunu, —- tedavi altına alındığını, başvurucu müvekkilinde kaza nedeniyle sol dizde ağrı, hareket kısıtlığı, ödem ve hassasiyet, sol diz rom ağrılı kısıtlı tek başına —— meydana geldiğini, vuku bulan kaza nedeniyle —- numaralı dosya açıldığını, kazaya sebebiyet veren —- kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın davalı —– karşılanması amacıyla doğrudan doğruya — ödeme yapılması için —- tarihinde başvurulduğunu ve ödeme yapılması için gerekli tüm evrakların davalı sigorta şirketine teslim edildiğini, davalı sigorta şirketine —- içerisinde cevap verilmediği takdirde dava yoluna başvurulacağının başvuru dilekçesinde ihtaren bildirildiğini, davacıya ödenmesi gereken —daimi maluliyet — geçici iş göremezlik, — sürekli bakıcı gideri ve — geçici bakıcı gideri olmak üzere toplam —maddi tazminatın davalı — başvuru tarihi olan —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu —– havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın, başvuru şartını yerine getirmediğinden taleplerinin usulden reddi gerektiğini, davacı tarafın kimi evrakları ekleyerek müvekkil şirkete başvurduğunu ve davaya konu kaza sonrası malul kaldığını belirterek tazminat talep ettiğini, ancak davacı tarafça ilgili belgelerin müvekkil şirkete iletilmediğini davacı tarafça arabuluculuğa başvurulduğunu, yasal düzenlemeye uygun başvuruda bulunmayan tarafın taleplerinin başvuru şartı yokluğu nedeniyle usulden reddini talep ettiğini, sigortalı araç sürücüsünün başvuruya konu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmamakta olduğunu, haksız davanın esastan reddi gerektiğini, her halükarda “maluliyet tazminatına ilişkin tazminat hesabının —— ekinde yer alan esaslara göre yapılması gerektiğini, adil ve güvenilir bir yargılama için, maluliyet oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerektiğini, davacının geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderine ilişkin haksız taleplerinin reddi gerektiğini, davacının müterafik kusuru bulunduğundan belirlenecek tazminat tutarından BK.52. maddesi gereği indirim yapılmasını, Trafik Kanunu ve Trafik Sigortası Genel Şartları düzenlemelerindeki yükümlülükler yerine getirilmeden, doğrudan dava yoluna başvurmuş olması nedeniyle, HMK 115 maddesi gereği dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddini, davaya konu kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığından haksız davanın esastan reddini, her durumda maluliyet oranı bakımından uyuşmazlığın giderilmesi amacıyla yeni sağlık kurulu raporu aldırılmasını veyahut bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmasını, her hâlükârda tazminat hesabının —- ekinde yer alan esaslara göre yapılmasını, davacının —– kapsamında bulunmayan geçici iş göremezlik ve bakıcı giderine ilişkin taleplerinin reddini, kusura ilişkin uyuşmazlığın giderilmesi amacıyla uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmasını, fazlaya ilişkin taleplerin reddini, müvekkil sigorta şirketinin yargılama giderleri ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulmamasını talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde —– tarihli trafik kazasında kusur durumun ne olduğu, kaza nedeniyle davacının geçici, sürekli iş göremezlik ve bakıcı giderinden kaynaklı zararının bulunup bulunmadığı, var ise zararın miktarının ne olduğu ve bu zarardan davalının sorumlu olup olmadığı olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, geçici ve daimi iş göremezlik, bakıcı giderleri, tazminat(maddi tazminat) tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :Celp ve tetkik olunan — tarihli yaralamalı trafik kazası tespit tutanağına göre; — sevk ve idaresindeki —– yönüne sol şeritte seyir halindeyken olay mahalline geldiğinde aracının ön kısımları ile önünde aynı istikamette seyir halindeyken fren yaparak duran sürücü — arka kısımlarına çarpması neticesinde davacı sürücünün yaralanmasına ilişkin trafik kazası meydana geldiği anlaşılmıştır.
Davacının tedavi gördüğü hastaneye müzekkere yazılmış ve tedavi evrakları dosya arasına alınmıştır.
—-soruşturma nolu dosyası celp edilmiştir.
—- yazılan müzekkere cevabının incelenmesinden; davaya konu kaza nedeniyle—- plakalı aracın karıştığı kaza nedeniyle herhangi bir ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
—- yazılan müzekkere cevabının incelenmesinden; davacı —-tarafından herhangi bir ödemenin yapılmadığı anlaşılmıştır.
—- tarihli raporunda özetle; sürücü —kusursuz olduğu, davacı sürücü — %100 oranında kusurlu olduğu rapor edilmiştir.
Bilirkişi — tarihli raporunda—- içerisinde bulunan tarih ve saat etiketi olmayan video görüntüsünün incelenmesinde; video görüntüsünün, hareket halinde olan bir aracın araç içi kamerasından kayda alındığının anlaşıldığını, çözünürlüğün yeterli olmaması nedeniyle kayıtta görülen araçların plakaları okunamadığını,—– marka ticari aracın orta şeritte ilerlediği sırada önünde bulunan — dörtlülerini yakarak yolda durmuş vaziyette olduğunu,—-aracın sürücüsünün önündeki duran aracı fark ettiği an direksiyonu sol şeride kırdığı ve sol şeritte seyir halinde olan —– marka aracın sağ ön tarafından kazaya sebebiyet verdiği ve her iki aracın da hafif savrularak yollarına devam ettiklerinin görüldüğünü, video görüntüsünü kayda alan aracın ise önünde kaza meydana geldiği için aniden yavaşladığını ve sonrasında sağ şeride doğru ilerlediğini, bu sırada görüntünün sonlandığını beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı tarafça davacının kullandığı — plakalı — davalıya sigortalı —plakalı aracın çarpışması ile — tarihinde trafik kazası meydana geldiği, kaza nedeniyle davacının sürekli ve geçici iş göremezliğinin oluştuğu, bakıcı giderinin oluştuğu, bu zararların —– kapsamında davalı tarafça tazmin edilmesi gerektiği iddiası ile davanın kabulüne karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
— tarihli trafik kazasında kusur durumunun ne olduğunun tespiti amacıyla dosya — gönderilmiş, — hazırlanan raporda dava dışı sürücü —-kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı, davacı sürücü —– yola dikkatini verip hareket alanını kontrol altında bulundurarak önünde seyreden araçlarla takip mesafesini korumaması nedeniyle kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu yönünde görüş mütalaa edildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafça rapora itiraz edilmiş, itiraz dilekçesi ekinde kaza anını gösterdiği iddia edilen —- sunulmuştur.
Bilirkişi marifetiyle —- çözümü yaptırılmış, dosyaya ibraz edilen —özümlerindeki görüntülerin — raporunda yer alan olayın oluş şekli ile uyumlu olduğu anlaşılmıştır.
Dosya içerisinde bulunan —– raporu ve soruşturma dosyasında yer alan tespitlerin bir birleriyle ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, dosyaya kazandırılan kaza görüntülerine göre de davacı sürücünün takip mesafesi kurallarına uymaması nedeniyle kazanın meydana gelmesine tam kusuruyla sebebiyet verdiği kanaatine ulaşılmış, davalı sigorta şirketinin sigortalısının ve/veya sigortalısının eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurlarının bulunmadığı, bu nedenle haksız fiilin şartlarından kusur şartının somut olayda gerçekleşmediği, davacının zararından işletenin veya sürücünün herhangi bir sorumluluğunun bulunmaması nedeniyle sigorta şirketinin de sorumluluğundan söz edilemeyeceği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 21,40 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile———- Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/05/2022