Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/413 E. 2022/812 K. 29.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/413 Esas
KARAR NO : 2022/812

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/06/2021
KARAR TARİHİ : 29/11/2022
DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 23/06/2021 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; 29.03.2019 tarihinde, davacı —– sahibi olduğu ve sürücü —– idaresindeki —–plakalı otobüs ile davalı —– teminatı altındaki,—– idaresindeki——plakalı otomobilin kazaya karıştığını, sürücü —— kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu, —— tarafından —— plakalı otobüsün hasar tutarının KDV dahil 16.337 TL olduğunun tespit edildiğini, otobüsün ilave olarak değer kaybettiğini, tazminat talebinin sigorta şirketine 17.07.2020 tarihinde iletildiği ancak ödeme yapılmadığının açıklanarak, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, ——- plakalı otobüsün onarım bedelinin 100 TL 29.03.2019 itibariyle avans faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 08/08/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: kazaya karışan—–plakalı otomobilin —-teminatları altında olduğunu, ——- plakalı otobüsün geçmiş hasarlarının araştırılması gerektiğini, kaza anında —— kullanılmış olduğu için değer kaybının olmayacağını, davacıya 30.04.2019 tarihinde 1.500 TL ödendiğini, avans faizi talep edilemeyeceğini, kusur ve zararı bilirkişinin belirlemesi gerektiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep edilmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde 29/03/2018 tarihli kazada kusur durumunun ne olduğu, davacının maliki olduğu——-plakalı araçta hasar ve değer kaybı meydana gelip gelmediği, hasar ve değer meydana gelmiş ise davalının yaptı ödemenin hasar ve değer kaybını karşılayıp karşılamadığı, davacının talep edebileceği bakiye hasar ve değer kaybı bedeli bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, trafik kazasından kaynaklı hasar bedeli ve değer kaybının tahsili istemine ilişkin tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik olunan—– tarafından tanzim edilen —– incelendiğinde; —— plakalı aracın 19/10/2018-2019 tarihleri arasında sigorta teminatı altına alındığı anlaşılmıştır.
——davaya konu trafik kazasına ilişkin —— plakalı aracın kaza tarihi itibariyle tescil kayıtları celp edilmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.——- plakalı aracın hasar geçmişi celp edilmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
Bilirkişi 28/02/2022 tarihli raporunda özetle; dava dışı sürücü —– idaresindeki ——plakalı otomobili ile kavşaklarda geçiş önceliği kuralına uymadığını, tali yoldan kavşağa geldiği halde ana yoldan kavşağa gelen——plakalı otobüse yol vermediği ve kazaya karıştığı için KTK 57/b/5 – 84/h ve KTY 109/b/5 – 157/a/8 maddelerinde açıklanan kusurları işlediğini, kazanın meydana gelmesinde asli ve %75 kusurlu olduğunu, dava dışı sürücü —— idaresindeki —— plakalı otobüsü ile ana yoldan kavşağa yaklaşırken yavaşlamadığı ve tali yoldan kavşağa kontrolsüz giren ——– plakalı otomobil ile kazaya karıştığı için KTK 52/a ve KTY 101/a maddelerinde açıklanan kusurları işlediğini, kazanın meydana gelmesinde tali ve 4025 kusurlu olduğunu, tazminata konu —– marka tipi, 13.12.2007 tarihinde trafiğe çıkmış, —— model, 29.03.2019 tarihinde, yaklaşık 11 yıl ve —— kullanıldıktan sonra kazaya karıştığı,——-adına tescilli otobüsün, dava konusu 29.03.2019 tarihli kazada hasar gören parçaların tamamının yaklaşık 2 sene önce 06.04.2017 tarihinde karıştığı kazada da hasar gördüğünü, 06.04.2017 tarihinde çekilen fotoğraflarda hasarlı parçaların zaten çürümüş olduğunun görüldüğünü, 06.04.2017 tarihli kazadan sonra otobüsün onarılmadığını, 29.03 2019 tarihli kazada önceden hasarlı parçaların tekrar darbe aldığını, 29.03.2019 tarihli kaza nedeniyle KDV dahil onarım tutarının 885 TL ve sigortalı sürücünün 675 kusur oranına denk hasar tutarının 664 TL olduğunu, rayiç değerinin 29.03.2019 tarihli kaza öncesinde 50.000 TL, onarıldıktan sonra 49.900 TL, piyasa şartlarında değer kaybının 100 TL ve sigortalı sürücünün %75 kusur oranına denk kısmın 75 TL olduğunu, 29.03.2019 tarihinde, kazaya karışması nedeniyle davacının talep edebileceği tazminatın 664 + 75 = 739 TL olduğunu, davalı ——- tarafından 02.05.2019 tarihinde davacıya 1.500 TL ödendiği dikkate alındığında sigorta şirketi tarafından fazladan 761 TL ödendiğinin anlaşıldığını, davalı——numaralı—— poliçesiyle —— adına tescilli, —— plakalı otomobilin 19.10.2018 – 19.10.2019 tarihleri arasında, kazanın meydana geldiği 29.03.2019 tarihini de kapsayacak şekilde sigorta teminatı altına alında ve kaza tarihinde maddi teminat limitinin 36.000 TL olduğunu, —— genel şartların A.3 maddesi gereğince mağdur aracın hasar tutarının ve değer kaybının sigortalı araç si ünün kusuru oranında ve teminat limitine kadar sigorta teminatı altında olduğunu, davacının tazminat talep etme hakkı olsa, ——- plakalı otobüs ticari araç olduğu için KTK 99 ve ——– Genel Şartlarının B.2.1 maddeleri gereğince temerrüt tarihi 27.07.2020 itibariyle avans faizi talep edilebileceğini, davacının tazminat talep edemeyeceğini beyan ve rapor etmiştir.Bilirkişi heyeti 24/09/2022 tarihli raporunda özetle; dava konusu olayda davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsünün % 75 oranında asli kusurlu olduğunu, davacıya ait aracın sürücüsünün olayda % 25 oranında tali kusurlu olduğunu, davacının davalı şirketten talep edebileceği bakiye maddi zararının olmadığını beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, trafik kazasından kaynaklı hasar bedeli ve değer kaybının tahsili istemine ilişkin tazminat davasıdır.Davacı tarafça, 29/03/2019 tarihinde davacının maliki olduğu —- plakalı araçla, —— plakalı aracın çapışması ile trafik kazası meydana geldiği, kazadan dolayı davacının maliki olduğu araçta hasar ve değer kaybı meydana geldiği iddiasıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça, davacıya kaza nedeniyle 30/04/2019 tarihinde 1.500,00 TL ödedikleri, aracın kmsi itibariyle değer kaybı talebinin haklı olmadığı iddiasıyla davanın reddinin talep edildiği anlaşılmıştır.29/03/2019 tarihinde meydana gelen kazada kusur durumu bakımından yapılan incelemede; mahkememizce alınan 28/02/2022 tarihli bilirkişi raporunda tali yoldan kavşağa gelmesine rağmen ana yoldan kavşağa gelen otobüse yol vermeyen —— plakalı aracın sürücüsü —— kazanın meydana gelmesinde % 75 oranında kusurlu olduğu, kavşağa kontrolsüz giren—— plakalı aracın sürücüsü ——- kazanın meydana gelmesinde % 25 oranında kusurlu olduğu şeklinde görüş mütalaa edildiği, raporun ——- raporu ile çelişkili olması nedeniyle çelişkinin giderilmesi amacıyla——- bilirkişiden oluşan heyetten rapor alınmış bu raporda da bilirkişi heyeti 28/02/2022 tarihli raporu hazırlayan bilirkişi ile aynı yönde görüş mütalaa ettiği anlaşılmış, dosya kapsamına ve bilimsel verilere uygun olarak hazırlanan ve birbirleri ile uyumlu olan raporun hükme esas alınmasına karar verilmesi gerektiği bu kapsamda——plakalı aracın sürücüsü —— kazanın meydana gelmesinde % 75 oranında kusurlu olduğu, ——plakalı aracın sürücüsü——-kazanın meydana gelmesinde % 25 oranında kusurlu olduğu kanaatine ulaşılmıştır.Tüm dosya kapsamından; 29/03/2019 tarihli kaza nedeniyle davacının maliki olduğu araçta hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre 1.770,00 TL hasar ve 100,00 TL değer kaybı oluştuğu, kusur durumuna göre davacının talep edebileceği toplam hasar ve değer kaybı bedelinin 739,00 TL olduğu bu miktarında davalı tarafından yapılan 1.500,00 TL ödemenin altında kalması nedeniyle davacının bakiye zararı bulunmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca başlangıçta peşin olarak alınan 59,30 TL harcın alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 21,40 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan——-davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının yatıran tarafa iadesine,Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—— Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.