Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/4 E. 2021/915 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/4 Esas
KARAR NO : 2021/915

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/01/2021
KARAR TARİHİ : 23/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin —– markası ile firmalara, ——- verdiğini, Müvekkili ile Davalının bundan önceki dönemlerde de çalıştığını, Davalının 2021 yılı için bir takım — hazırlanması için Müvekkiline müracaat ettiğini, Müvekkilinin 08.09.2020 tarihinde e-posta ile talep edilen — malzemelerinin istenen teknik özellikleri ve fiyatlarına ilişkin teklifini Davalıya gönderdiğini, Davalı Yetkilisinin taraflarca temel ve esaslı konularda mutabık kaldığını, her iki tarafa da hayırlı olmasını dileyerek —davalının üst düzey yetkilileri ile toplantı yapılması isteğini Müvekkiline bildirdiğini, Davalının ek ürün taleplerine ilişkin çalışmalar yapıldığını ve çalışılan örnekler ile fiyat tekliflerinin davalıya iletildiğini, davalı tarafından sipariş konusu edilen “—- çalışmalarına başladığını, — çalışmalarına davalı tarafından onay verilmesi ile son hali verilmiş ve davalı çalışmaların— ürünlerin baskıları yapılarak davalıya teslim edildiğini, Basılan ürünlerin taraflarca tekrar değerlendirildiğini ve Müvekkili tarafından davalıya sipariş isteğinde yer alan teknik özelliklerden daha nitelikli teknik özellikler önerildiğini, Bu önerinin davalı tarafından kabul edildiğini akabinde maliyetler değişiklik arz ettiğinden Müvekkilinin —özellikleri içeren ürünler için yeni bir fiyat teklifi gönderdiğini,—-davalı tarafından 02.10.2020 tarihli e-posta ile onaylandığını, Müvekkilinin tüm çalışmaları süratle bitirdiğini, devamında davalı tarafından talep edildiğinden yeni çalışmaların —— tarihinde—- faturayı Davalıya göndermiş ve —- teslim etmek üzere Davalı şirkete davet edilmiş olduğunu, Yapılan toplantıda Davalının KDV indirimi için ürünlerin —olan firmalarına ihraç edilmesi gerektiğini ifade ettiğini, Müvekkilinin ise bu koşulun ilk defa ve son aşamada ileri sürüldüğünü söylediğini, bu işlemi yapma kabiliyetine sahip olmadığını, daha önce kendilerince ihracata ilişkin beyanname düzenlenmediğini söylediğini, Bunun üzerine davalının —- gönderdiği —- ile “Beyanname düzenleyebilecek bir firma ile devam etme kararı aldıklarını” Müvekkiline bildirdiğini, Son aşamada yapılan iptal karşısında —- kesileceğini davalıya bildirdiğini, Müvekkili tarafından —- davalıya gönderildiğini ve ancak davalının faturayı iade ettiğini, Bunun üzerine faturanın — sayılı dosyası ile takibe konu yapıldığını, Davalı takibe kötü niyetle itiraz ettiğini, Tüm olay –anlaşılacağı üzere TBK. 3. maddesi kapsamında Öneri ve Kabul irade açıklamaları ile taraflar arasında sözleşmenin kurulduğunu, yine taraf beyan ve kabullerine göre sözleşmenin tüm unsurlarında mutabık kalındığının açık olduğunu, Taraflar arasında sağlanan mutabakat sonrasında Müvekkili tarafından davalı tarafından talep edilen teknik özelliklere uygun olarak —–çalışmalarının yapıldığını, Müvekkili tarafından davalıya gönderilen teklifte “—hazırlanması zorunluluğu olmamasına rağmen, sözleşmenin ifa edileceği inancı ile ve iyi niyetle —– yapıldığını ve Davalıya teslim edildiğini, Taraflar arasındaki mutabakat/sözleşme gereğince Müvekkilinin sözleşme gereği edimlerini ifa kapsamında,— çalışmaları ve gerekse baskıların yapılması aşamasında profesyonel olarak emek ve zaman harcadığını ve yine mali giderlere katlanmak zorunda kaldığını, Sözleşmeye uygun olarak yürütülen çalışmalar sonucunda davalının son aşamada KDV istisnasını kullanma isteklerini dile getirerek, taraflar arasında kurulu olan sözleşmede bulunmayan ve Müvekkiline ciddi bir mali yük getirecek ihracaat koşulunu ileri sürmesi sebebiyle sözleşmeden caymasının haklı olarak kabul edilemeyeceğini, Müvekkilinin sözleşme konusu ürünlerin——bu bedeli talep etmesinin haklı ve yerinde olduğunu iddia ederek davalının icra dosyasına yaptığı itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde esasa ilişkin olarak özetle; Davacı ile müvekkili şirket arasında kurulmuş bir sözleşme olmadığı için davacının iddia— bir irade bildirimi ve fiili durum mevcut olmadığını, Müvekkili tarafından teklifin değerlendirilmesi ve kabulünün ancak talep ettiği ürün —– mümkün olabileceğini,— dayalı olmadığını, davacının iş bu dava ile talep ettiği —– baskılarının esasen müvekkili tarafından talep edilmediğini ve hatta kendilerinin de bunları yapmak zorunda olmadıkları halde yaptıklarını beyan ettiğini, henüz teklif aşamasında olan ve davacının sözleşmenin kurulacağına olan inanç ile tümüyle kendi iradesi ve ihtiyari ile yapmış olduğu—- bedellerinin sözleşme kurulmadığı için müvekkilinden talep etmesinin abesle iştigal olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında mail yolu ile kurulan sözleşmeye istinaden davacı tarafından sunulan hizmet ve tasarım bedellerinin tahsiline ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Celp ve tetkik olunan —- Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 5.900,00 TL fatura alacağının tahsili için genel haciz yolu ile ilamsız takip yapıldığı, davalı borçlunun takibe süresi içerisinde itirazı üzerine takibin durduğu ve huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan takibe dayanak faturanın incelenmesinde——— prova baskısı açıklamasıyla davacı tarafından davalı adına düzenlendiği, fatura tarihinin 06/10/2020 tarihli olduğu görülmüştür.
Dosyada mübrez davacı ile davalı arasında yapılan mail yazışmalarının incelenmesinde somut olarak davacı ile davalı arasında davalıya —— ——- hususunda fiyat teklifleri ve tasarıma ilişkin yazışmalar olduğu görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp olunarak uyuşmazlık konusu hakkında——- —-alanında uzman bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi dosyaya sunmuş olduğu —– özetle; mail yazışmalarının incelenmesi sonrası davalı tarafından davacıya gönderilen 03/09/2020 tarihli mailde davalının davacıdan —- davacının bu mail üzerine 08/09/2020 tarihinde istenilen ürünlerin fiyatlarının davalıya mail ile gönderildiği, davacının basılacak —- gönderdiği, davalının ise —–çalışmasında yapılmasını istediği değişiklikleri davacıya bildirdiği, ilgili —- davacının hazırlayarak yine davalıya mail ile gönderdiği, davalının ———– resmi tatil günlerinin belirtilmesini istediği, davacının da bu talep üzerine hakkın tasarımında ilgili değişiklikleri ve ilaveleri yaparak davalıya mail ile gönderdiği ve davalının onayına sunduğu, bu mail ile davalının —- baskılarının yapılacağını bildirdiği ve davalının — ile ilgili bilgisinin olduğu, 01/10/2020 tarihli mail yazışmasında davalının — baskıları incelediği, akabinde davacının davalıya tekrar bir fiyat çalışması gönderdiği ve davalı tarafından davacıya gönderilen 02/10/2020 tarihli mail ile davalının dava konusu—– arasındaki mail yazışmalarına göre davalının davacıya yaklaşık bir aylık bir süreç kapsamında dava konusu —- —- — yaptırdığı ve işin her aşamasında davalının onayının, bilgisinin ve müdahalesinin olduğu sonuç olarak davacının davalıya düzenlediği faturaya ——hizmetini yerine getirdiği, yaklaşık ——- süreci ve— hizmeti karşılığında davacının talep ettiği ücretin piyasa rayiç değerlerine uygun ve — olduğu yönünden rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizce bilirkişi heyetinden takip konusu faturada belirtilen — bedellerinin ayrı ayrı değerlendirilmesine ve ayrı ayrı hesaplanması yönünden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi dosyaya sunmuş olduğu ek raporunda özetle —- derneğinin—– olarak belirlendiğini, yapılan ———- değerlendirildiğinde ise —– hizmeti kadar maliyetli olmadığı, yerinde inceleme aşamasında incelenen — fiyatının 500,00 TL olabileceği, sonuç olarak davacının davalıya düzenlediği 5.000,00 TL tutarlı faturanın— — hizmeti olması gerekeceği yönünde rapor düzenlenmiş ve rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
TBK. Madde 1 : Sözleşme, tarafların iradelerinin karşılıklı ve birbirine uygun olarak açıklamalarıyla kurulur, irade açıklaması açık veya örtülü olabilir.
TBK. Madde 2 : Taraflar sözleşmenin esaslı noktalarında uyuşmuşlarsa, ikinci derecedeki noktalar üzerinde durulmamış olsa bile, sözleşme kurulmuş sayılır.
TBK. Madde 4/2 : ————- doğrudan —sırasında yapılan öneri, hazır olanlar arasında yapılmış sayılır.
TBK. Madde 7 : Ismarlanmamış bir şeyin gönderilmesi öneri sayılmaz. Bu şeyi alan kişi onu geri göndermek veya saklamakla yükümlü değildir.
TBK. Madde 11 : Hazır olmayanlar arasında kurulan sözleşmeler, kabulün gönderildiği andan başlayarak hüküm doğurur, açık bir kabulün gerekli olmadığı durumlarda sözleşme önerinin ulaşma anından başlayarak hüküm doğurur.
TBK’nın 1. Maddesinde sözleşmenin tarafların iradelerini karşılıklı ve birbirine uygun olarak açıklamaları ile kurulacağı, irade açıklamasının açık veya örtülü olabileceği 12. Maddesinde kanunda aksi düzenlenmedikçe sözleşmelerin geçerliliğinin hiçbir şekle bağlı olmadığı düzenlenmiştir. Türk Borçlar Hukukunda istisnalar dışında sözleşmelerin kurulması için şekil şartı öngörülmemiştir. Tarafların sözleşme kurma konusunda uygun irade beyanlarının birbirlerine ulaşması ile taraflar arasında geçerli bir sözleşme ilişkisinin kurulmuş olacağı borçlar hukukunun genel ilkesidir. Sözleşmelerin kurulması için gereken —- kabul TBK’nın 3 vd maddelerinde özel olarak düzenlenmiştir.
—-fatura düzenlenmesi bazı olaylarda icap olarak kabul edilmektedir. Taraflar arasında daha önce sözleşme konusunda her hangi bir görüşme olmaması veya görüşme olmakla birlikte fiyat veya miktar yönünden bir kararlaştırma bulunmaması halinde bir tarafın kendiliğinden veya karşı tarafın talebi doğrultusunda bir —- düzenlemesi, düzenleyen bakımından icaptır. Ancak bu icabın muhatabınca usulüne uygun şekilde kabul edilmesi halinde taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kurulduğundan bahsedilebilir. Ancak taraflar arasında daha önce görüşme yapılmış, sözleşmenin asli unsurları konusunda mutabakat sağlanmış ise —- fatura düzenlenmesi ifaya yönelik bir eylemdir. —- düzenlenmesi kurulmuş sözleşme gereğince ifanın başlatılması için bir araçtır. Burada — düzenlenmesi bir icap olarak veya icaba davet olarak yorumlanamaz.
Somut olayda da, taraflar arasında davacı tarafından davalıya —hususunda davalının davacıdan talepte bulunduğu, davacı tarafça yapılacak hizmete ilişkin — davalıya gönderildiği, davacının — ——anlaşılacağı ——davacıdan bir kısım değişiklik taleplerinde bulunduğu, bu talepler doğrultusunda davacının ilgili değişiklikleri ve——yaptığı, davacının— yapmak için mail yazışmalarının tarihleri dikkate alındığında yaklaşık 1 aylık bir süreç boyunca emek sarf ettiği ve davacı tarafından sunulan hizmetin her aşamasında davalının onayının ve bilgisinin olduğu, ancak davalı tarafından ilgili ürünlerin——– ihraç edileceği gerekçesi ile davacıdan beyanname düzenlenmesini talep ettiği, davalının ise beyanname düzenleyemeyeceğini bildirmesi üzerine sözleşmenin iptal edildiği, alınan bilirkişi raporuna göre davacı tarafından sunulan bir aylık tasarım hizmetine ilişkin bedelin—— bedellerinin ise —- olabileceğinin rapor edildiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafça, davacıya gönderilen maille davacıdan —- talepte bulunulduğu ve karşı taraf bir icapta bulunmaya davet edilmiştir. Davacı da ——-teklifini davalıya iletmiş ve bu fiyat üzerinden davalı tarafça kabulü üzerine sözleşme kurulmuş olup, davacının — davalıdan talep edebileceği, ancak —- bedellerinin TBK 7. Maddesi uyarınca davalıdan talep edemeyeceği sonuç ve vicdanı kanaatine varılarak tasarım bedeli yönünden davanın kabulüne,——-yönünden ise davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
1.Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi ile; davalının —- esas sayılı dosyasına vaki itirazının 5.310,00 TL yönünden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren talep gibi reeskont faizi uygulanmasına,
2-Hükmolunan alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 362,73-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 71,26-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 291,47-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden —-(madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan — vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden —- göre vekalet ücreti red edilen miktarı geçemeyeceğinden 590,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 59,30-TL Başvuru Harcı, 71,26-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 130,56TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan; 1.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 47,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam—–red oranı dikkate alınarak 1.392,30-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
8-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca——— davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre hesap edilen 1.188,00 TL davalıdan alınarak, 132,00 TL si davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9- Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi.