Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/337
KARAR NO : 2022/184
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/05/2021
KARAR TARİHİ : 15/03/2022
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu 24/05/2021 tevzi tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle: — tarihinde müvekkiline —davalı— — kusurlu olması sebebiyle oluşan kazada hasar gördüğünü, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağında görüleceği üzere davalı sürücüsünü müvekkil aracına arkadan çarpmak sureti ile kazaya tam kusuruyla sebebiyet verdiğini açıkça ikrar ettiğini, müvekkiline ait araçta maddi hasar meydana geldiğini, aracın onarımda kaldığını, müvekkilinin aracını kullanamayıp aracının olmaması nedeni ile araç mahrumiyetine ilişkin alacak oluştuğunu,— bulunulduğunu beyan etmiş, —–ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere müvekkilinin sonradan mağdur olmaması adına davalı yan üzerine araç var ise teminatsız ihtiyati tedbir talebi şerhinin işlenmesini, davanın kabulüne, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere henüz belirsiz olan alacaklarının şimdilik 100,00 TL tutarındaki araç mahrumiyeti nedeniyle uğranılan zarara ilişkin olan maddi tazminat miktarının, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı yanlardan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili mahkememize sunduğu —– Uyuşmazlık konusu kaza nedeniyle davalı— şirketine yöneltilebilecek tazminat taleplerinin zamanaşımına uğradığını, dava konusu trafik –meydana gelip zamanaşımı —işbu davanın ise 24/05/2021 tarihinde açılmış olup olay tarihinden–söz konusu talebin zamanaşımına uğradığını, bu itibarla davayı kabul anlamına gelmemek üzere işbu dava yasal süresi içinde müvekkil şirkete karşı açılmış olmadığından/yönlendirilmediğinden davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerekmekte olduğunu, 02/02/2019 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını belirttiği — — adına maddi hasarda araç başına kaza tarihi itibarıyla — azami –şirkete sigorta ettirildiğini, söz konusu maddi teminat miktarı davalı –şirketinin işbu poliçeden doğan sorumluluğunun üst limiti olduğunu beyan etmiş, ihtiyati haciz talebinin ölçüsüz ve hakkaniyete aykırı olması sebebiyle reddine, davanın zamanaşımı sebebiyle reddine, talebin Trafik Sigortası ve TTK hükümleri ile teminat haricinde olması sebebiyle reddine, yargılama ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline, diğer beyanlarının da göz önünde tutularak karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER :
——– tarihli müzekkere cevabı (davaya konu—
—- tarihli müzekkere cevabı (davaya konu —— dosyası ve poliçe),
——- müzekkere cevabı (hasar dosyası, —-
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava,—- kazası nedeniyle araç mahrumiyet bedeli alacağına istinaden açılan maddi tazminat davasıdır.
—- tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana gelip gelmediği, kazanın meydana gelmesinde kusur ve kusur oranı, kazanın meydana gelmesinde davalı—- —– kusurlu olup olmadığı, kaza nedeniyle davacı tarafın araç mahrumiyeti bulunup bulunmadığı, araç —– —- maddi zararı olup olmadığı, uğranılan zarar miktarı, davalı —–zararından sorumlu olup olmadığı, sorumluluğunun miktarı, faiz ve oranı, davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususlarında ihtilaf bulunduğu noktasındadır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmıştır.
—– tarihli cevabi yazısı ile hasar dosyası ve poliçenin gönderildiği,
— araçlara — gönderildiği,
—- cevabı ile — tespit tutanağı ve eksper raporu bilgilerinin gönderildiği tespit edilmiştir.
Dosyada mevcut tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek:
24/05/2021 tarihli dava dilekçesi ile davanın HMK 107. Maddesine istinaden belirsiz alacak davası olarak açıldığı,
Mahkememizin ———– kararı ile davacı —-dava dilekçesi ile her ne kadar —– üzerinden belirsiz alacak davası açılmış ise de, dava dilekçesi ekinde sunulan KTK 97. Maddesine istinaden davalı —- dilekçesinde davacı tarafın—- mahrumiyetine uğradığı tespit edildiği anlaşılmakla; HMK 115/2 maddesine istinaden dava değerini belirli hale getirip dilekçesini sunmak üzere 2 haftalık kesin süre verilmesine, kesin süre içerisinde dava değerini belirli hale getirdiğine ilişkin dilekçe sunulmaması halinde davanın HMK 114/1-h maddesi gereği hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verileceğinin ihtar edildiği,
Davacı vekili tarafından kesin sürede ihtarata rağmen dava değerini belirli hale getirilmediğinden HMK 115/1 maddesi delaleti ile HMK 114/1-h maddesi gereğince davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Kesin sürede dava değerini belirli hale getirilmediğinden HMK 115/2 delaleti ile HMK 114/1-h maddesi ile DAVANIN HUKUKİ YARAR YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 59,30 TL harcın alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 21,40 TL karar ve ilam harcının davacı ‘dan alınarak hazineye irat kaydına,
3—–tarafından ödenen—davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde ——davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.