Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/333 E. 2021/910 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/333 Esas
KARAR NO : 2021/910

DAVA : Alacak (Tellallık Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/05/2021
KARAR TARİHİ : 23/12/2021

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 21/05/2021 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ——- olduğunu, müvekkilinin dava dışı profesyonel—— sözleşmeleri imzalandığını, müvekkilinin adı geçen——– sunmuş ve bu — gerçekleştirilmesini sağladığını, bu her—– dolayı müvekkilinin —- ücretine hak kazandığını, davalı —-adına —- ödenmesi gereken — ücretini üstlendiğini, taraflar arasında yazılı bir anlaşma yapıldığını, aradan geçen uzun süreye rağmen davalı —- ödemeyi gerçekleştirmediğini ve daha sonra müvekkilinden Covid-19 salgınının etkileri ve ekonomik zorluklar nedeniyle alacağı için indirim talep ettiğini, müvekkilinin bu talebe tamamen iyi niyetli bir şekilde yaklaştığını ve hiçbir zorunluluğu olmamasına rağmen bu talebi kabul ettiğini, taraflar daha sonra aralarında bu —- ücretlerinin ödenmesine ilişkin olarak —– tarihinde Sulh, Feragat ve İbra sözleşmesi imzaladıklarını, işbu sözleşme ile davalı —-ve müvekkili arasında daha önce akdedilmiş olan sözleşme uyarınca müvekkili —–isimli ———- hizmeti ve bu hizmete ilişkin — ücretinin —– tarafından karşılanacağının tekrar belirtildiğini, söz konusu Protokol sebebiyle — tarafından müvekkiline 30.09.2020 tarihinde 50.000 TL + KDV — ücreti ödeneceği kabul ve taahhüt edildiğini, şayet söz konusu bedelin ödenmesi durumunda müvekkilinin —ibra edeceğini beyan ettiğini, daha sonra müvekkili tarafından ilgili anlaşmaya istinaden — meslek makbuzu düzenlendiğini ve davalı —-gönderildiğini beyan etmiş, 61.250,00 TL —- ücreti alacağının 30.09.2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalı———tahsiline; yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : davacının –hizmeti verdiği — ile davalı arasında yapılan sözleşmeden kaynaklı olarak davacının davalıdan alacağı bulunup bulunmadığı, var ise miktarının ne olduğu noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, — Sözleşmesinden kaynaklanan Alacak davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Türk Borçlar Kanunu(TBK)’nun 520.maddesindeki; — sözleşmesi, —- taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkânının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması hâlinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir.— sözleşmesine, kural olarak vekâlete ilişkin hükümler uygulanır. Taşınmazlar konusundaki — sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen— —- arasında imzalanan 4 adet —sözleşmelerinin yazı ekinde gönderildiği, —-tescil işleri kayıtlarında ——— arasında imzalanan sözleşmenin bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Davacının, dava dışı ——-olduğu, bu — davacı arasında — sözleşmesinin bulunduğu,———- davalı şirkette —- olarak faaliyet gösterdiği, —- ilişkisinden kaynaklı olarak davalı şirketten alacaklı oldukları iddiası ile eldeki davayı açtığı, davalının davaya cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Dava simsarlık sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamında; davacı ile davalı arasında simsarlık sözleşmesi bulunmadığı, davacı ile dava dışı—– sözleşmenin bulunduğu,—- gelen yazı cevaplarından anlaşılmış, davacı ile davalı arasında akdedilen 04/09/2020 tarihli sulh, feragat ve ibraz sözleşmesi başlıklı sözleşmenin 3.maddesinde davalının 30/09/2020 tarihinde 50.000,00 TL+ KDV ödemeyi kabul ettiği, dava dışı — davalı şirket bünyesinde faaliyet göstermesi nedeniyle davacının simsarlık sözleşmesinden kaynaklı edimini yerine getirdiği, davalının—- ödemeyi üstlenmesine rağmen yargılama boyunca bu miktarı ödediğine dair bir delil sunmadığı, bu kapsamda davacının— –davalıdan alacaklı olduğu, sözleşmede 30/09/2020 tarihinin kesin vade olarak kararlaştırılmış olması nedeniyle temerrütün 30/09/2020 tarihinde gerçekleştiği, davacının — olması, davalının tacir olması, davalının borcunun ticari olmasının asıl olması nedeniyle alacağa temerrüt tarihinden itibaren avans faizi uygulanması gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-61.250,00 TL’nin 30/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 1.046,00 TL harcın alınması gerekli olan ‭4.183,99 TL harçtan mahsubu ile bakiye ‭‭‭‭3.137,99 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan– uyarınca hesaplanan 8.762,50 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yargılama gideri olarak yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 58,70 TL posta ve tebligat gideri ile 1.046,00 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.164,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı yasanın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca arabulucuya ödenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.