Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/225 E. 2022/706 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/225 Esas
KARAR NO : 2022/706

DAVA : Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/04/2020
KARAR TARİHİ : 25/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin sahibi ve yetkilisi —– ile davalı ….—- olduklarını, davalının aynı zamanda şirket uhdesinde sigortalı çalışan bir elaman olduğunu, davalıya şirket bünyesinde bulunan taşınmazların satışını gerçekleştirmesi için vekaletname verdiğini, vekaletnameye istinaden —- bulunan—– bağımsız bölümün satışının gerçekleştiğini, yapılan satış işlemine rağmen dava tarihine kadar davacı müvekkili şirket yetkilisine taşınmazların satış bedellerini davalı … tarafından ödenmediğini, —- düzenleme şeklinde azilname ile davalı ile ——- sonlandırıldığını, dava tarihine kadar da sulh yolu ile aralarındaki anlaşmazlığın çözülemediğini, davalı tarafından herhangi bir şekilde zarar giderilmediğini, vekaletin kötüye kullanılması nedeni ile her iki taşınmazın satış bedelinin satış tarihinden itibaren işleyece— tahsilini ve davalı adına kayıtlı taşınmazlar üzerine ihtiyati haciz niteliğinde ihtiyati tedbir konulmasını, fazlaya dair haklarının saklı kalmasına, yargılama giderleri, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın ticari dava olduğunu, görevli mahkemenin —— Ticaret Mahkemeleri olduğunu, öncelikle davanın esasına girilmeksizin görev yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu iş ticari olduğundan ———– tabi olup ——– yapılmadan doğrudan dava açıldığını, bu yönüyle dava şartı yokluğundan reddinin talep ettiklerini, müvekkilin davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkil davacı şirket adına satmış olduğu —-bedellerini ödediğini, davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkili ile davacı —- olduğunu bir kısım ödemelerin elden yapıldığını, müvekkilinin davacı şirkete herhangi bir borcu olmadığını bilakis müvekkili davacı şirketin ve davacı —- alacaklı durumda olduğunu, ancak bir kısım evrak ve belgeler davacı uhdesinde olduğunu, müvekkilinin kendi evini ve arabasını satarak davacıya paralar yatırmış ancak bu paralrı geri alamadığını, hesap hatalarından kaynaklı eksikliklerden kaynaklanan, kabul manasına gelmemek ve fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla müvekkil davacıdan ——-miktarında alacaklı durumda olduğunu, davacının talep ettiği faiz fahiş olup faiz türüne ve miktarına ayrıca itiraz ettiğini, davacının talepleri zamanaşımına uğramış olup davaya bu yönüyle de itiraz ettiklerini, karşı dava yönünden; davacı şirket ——ile müvekkil …———–olup müvekkil davacı şirket sahibinin şahsi hesabına ve davacı şirket hesabına yüz binlerce lira para yatırdığını, davacı şirketin ve sahibinin kredi ve borçlarını ödediğini, bu paralar müvekkiline geri ödenmediğini, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000TL kısmi alacağın davacı-karşı davalıdan , ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte tahsil edilerek müvekkilime ödenmesine karar verilmesini, davanın öncelikle görevsizlik nedeniyle ve dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddini, haksız ve kötüniyetli davanın reddi ile usul ve yasaya uygun karşı davanın kabulüne, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili — feragat dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığı beyan etmiştir.
Davalı vekili —-tarihli dilekçesi ile davanın feragat nedeni ile reddine halinde davacı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi olmadığını beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir (HMK m.307). Feragat, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği gibi, hüküm ifade edebilmesi de karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir, ancak feragat kayıtsız ve şartsız olmalıdır(HMK m.309). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir(HMK m.310) ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur(HMK m.311).
Vekilin davadan feragat etmesi halinde, bu konuda vekaletnamesinde özel yetki bulunmalıdır(HMK m.74).
Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir(HMK m.312).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, feragat, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili———dilekçesi ile kayıtsız ve şartsız olarak yargılama sırasında davasından feragat ettiğini bildirdiğinden, feragat beyanının yasal şartları taşıdığı ve henüz hükmün kesinleşmediği anlaşıldığından yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1.Açılan davanın feragat nedeni ile reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gerekli 80,70 TL harcın peşin ve tamamlama harcı olarak alınan —— mahsubundan sonra fazla alındığı anlaşılan ——— harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Talep eden tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafın vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca talep edene iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.