Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/187 E. 2022/649 K. 05.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/187
KARAR NO: 2022/649
DAVA: Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/03/2021
KARAR TARİHİ: 05/10/2022
Mahkememize görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; davacı şirketin —- alanında faaliyet göstermekte olan bir şirket olup,—-olduğu———— sırasında nakliyat, taşıma, ——– yerine getirilmesi için davalı ile——akdettiğini, ilgili sözleşme kapsamında davalının, —- muhafazası,——- temin ——-şirkete hizmet verdiğini, davalının görevlendirdiği ve çalışanı olan sürücü —kullandığı —- plakalı aracın, taraflar arasında imzalanan —- kullanıldığını,—— ——– içinde bulunduran bu aracın —— davalı ve davalı çalışanlarının da bilgisi dahilinde davacı şirketin anlaşmalı olduğu —- yerine sürücü——- tarafından —– park edildiğini, içindeki ——ile birlikte davacının anlaştığı ve düzenli olarak ücret ödediği —– yerine hiçbir ——– önlemi olmayan —– oldukça —- —– çalındığını, davacı şirketin, ——- —– dava dışı—— kiralamış olup,—– iade etme yükümlülüğünü yerine getiremediği için malların bedeli olarak toplam ————- dava dışı ——- ödemek zorunda kaldığını, davalının sözleşme nezdindeki yükümlülüklerini gereğince yerine getirmeyerek ve sözleşmeye aykırı davranarak müvekkilinin zarara uğramasına sebep olduğunu, davacının davalının ve çalışanının ağır kusur ve ihmali sebebiyle yüklü miktarda mal bedelini nakden ödemek zorunda kaldığını ve maddi zarara uğradığını beyan ederek davanın kabulüne , davacının uğradığı maddi zararın ticari faizi ile birlikte davalıdan tazminine , yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle davacı tarafın —– isimli ve bilâ tarihli bir sözleşme sureti ibraz ettiğini ancak davacının tüm iddialarının gerçek dışı olup oluştuğu iddia edilen zarardan dolayı davacının hiç bir sorumluluğu olmadığını, davaya dayanak olarak sunulan bilâ tarihli——– üzerindeki davalıya atfedilen imzanın davalıya ait olmadığını, davalının böyle bir sözleşmeden dava aşamasında haberdar olduğunu, davacı taraf sözleşme aslını dosyaya ibraz ettiğinde davalıya atfedilen imzaların, davalı eli ürünü olup olmadığının tespiti bakımından bilirkişi incelemesi yapılması halinde gerçeğin ortaya çıkacağını, dava konusu sözleşmedeki imzanın davalıya ait olmaması nedeniyle müvekkilinin sözleşmeden sorumlu olmaması nedeniyle davanın reddi gerektiğini, davacı tarafın hırsızlık olayından dolayı davalının sorumluğundan bahsetmişse de davalıya resmi imza ile teslim edilen hiçbir malzeme bulunmadığını, davacı tarafın çalındığını iddia ettiği malzemelerin gerçekte mevcut olup olmadığı da fatura vesair belgelerle kanıtlanmadığını beyan ederek haksız ve hukuk aykırı açılan davanın reddine ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce —– müzekkere yazılarak —— nolu—— hırsızlık olayı ile ilgili tahkikat evrakının——- —–bildirilip bildirilmediği, bildirilmiş ise ——- bildirilmesinin istenilmesine, —- müzekkere yazılarak—— hırsızlık olayı ile ilgili soruşturma dosyası bulunup bulunmadığı, soruşturma dosyası bulunuyor ise bir örneğinin —– gönderilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, müzekkere cevapları dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizce davalı asilin imza örneklerinin alınmasına, davalı vekiline davalı asilin imza incelemesine esas imza örneklerinin bulunduğu yerleri bildirmek üzere 2 haftalık süre verilmesine, davalı vekili tarafından imza örneklerinin bulunduğu kurum ve kuruluşlar bildirildiğinde ilgili yerlere müzekkere yazılarak imza asıllarının istenilmesine, davacı şirkete müzekkere yazılarak imza inkarına konu ——ıslak imzalı aslının istenilmesine karar verilmiş , müzekkere cevapları geldikten sonra dosya , davalı asilin kıyas imzası yönünden —– tarafların ticari defterlerinin incelenmesi yönünden mali müşavir bilirkişiden oluşan heyete tevdine karar verilmiş , bilirkişi heyeti raporu dosya içerisine alınmıştır.
Davacı vekili —- tarihli dilekçesinde tarafların — tarihli—– imzalayarak sulh olduklarını, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Madde —–Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” hükmü uyarınca işbu davanın sunulan ——- göre karar verilerek sulh yoluyla sona erdirilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili tarafından sulh dilekçesi ekinde sunulan — tarihli——–başlıklı belgenini incelenmesinde ” Taraflar Dava’nın sona erdirilmesi için sulh bedeli olarak Davalı tarafından —- Davacı taraf vekalet ücreti olmak üzere toplam —–Davacı’ya ödenmesi hususunda mutabık kalmışlardır. Davalı —aşağıdaki şekilde ödeyecektir: a) —-vekalet ücreti işbu —- imzalanmasına mütcakip en geç bir hafta içerisinde; b) —-asıl alacak bu Sözleşme’nin (başından başlamak üzere her ayın ilk beş gü ödenecektir. takip eden ilk ay inde —–ödemesi,—-hesabına gönderilecektir. Asıl alacak için yapılacak aylık ödemeler Davacı ——- hesabına gönderilecektir. Davalı’nın herhangi bir taksiti ödemekte temerrüde düşmesi halinde geriye kalan taksitlerin ödemeleri kendiliğinden derhal muaccel olacaktır. Davalı’nın temerrüdü, işbu —– Dava dosyasına sunulmasından ve Dava’da bu Sözleşme şartlarına göre hüküm kurulmasından önce gerçekleşirse, işbu — geçersiz olacak, ödenen meblağ Dava borcuna mahsup edilecek ve Dava kaldığı yerden devam edecektir. Davacı, işbu —— imzalanması ve —– tamamen ödenmesine müteakip Davalı’dan işlemiş faiz vs. başkaca bir hak ve alacak talep etmeyeceğini ve Davalı’yı ibra edeceğini kabul eder. Taraflar işbu —– Dava’nın sonlandırılması için mahkemeye sunulması ve mahkemeden işbu —-uyarınca karar verilmesinin talep edilmesi konusunda mutabıktırlar. Dava nezdinde Davacı’nın yapmış olduğu yargılama giderleri de Davacı üzerinde kalacaktır. Davalı, işbu Sözleşme ile Dava nezdindeki tazminat sorumluluğunu ve dolayısıyla Dava’yı tamamen kabul etmektedir. Hal böyle iken Davacı tarafından Davalı vekiline herhangi bir vekalet ücreti ödemesi yapılmayacaktır. Davalı’nın Davalı taraf vekalet ücreti sorumluluğu kendi üzerindedir. ” şeklinde hazırlandığı ve taraflarca imza altına alındığı görülmüştür.
Davalı vekili —— tarihli dilekçesinde davacının sunmuş olduğu sulh protokolünü kabul ettiklerini, bu protokol çerçevesinde sulh olunduğunu beyan etmiştir.
Sulh, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan ve görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir(HMK m.313). Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir(HMK m.314) ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur(HMK m.315).Sulh halinde Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir(HMK m.315).Vekilin aracılığı ile sulh halinde, bu konuda vekaletnamesinde özel yetki bulunmalıdır (HMK m.74). Sulh sözleşmesinde yargılama masrafı ve vekalet ücreti de düzenlendiğinden bu hususta ayrıca bir değerlendirme yapılmamıştır. Sulh sözleşmesinin şarta bağlı olarak yapılmış olması halinde, mahkemenin, böyle bir sulh sözleşmesine dayanarak esas hakkında karar (hüküm) vermesi imkansızdır. Çünkü şarta bağlı hüküm verilemez. Taraflar şarta bağlı şekilde sulh olmakla, davaya son vermek istediklerinden, başka bir deyişle davanın takibinden vazgeçtiklerinden —- bu halde mahkemenin “karar verilmesine yer olmadığına” biçiminde bir kararla davayı sonuçlandırması gerekir——
Sulh şarta bağlı değilse sulh üzerine mahkemenin vereceği karar, tarafların talebine göre iki şekilde olabilir:
a)Taraflar, mahkemenin, sulhe —– göre bir karar vermesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verilir —-Taraflar sulhu tespit etmesini isterlerse, o zaman mahkeme, sulhu — göre tutanağa geçirir ve “karar verilmesine yer olmadığı—- biçiminde bir kararla davanın son bulduğunu tespit etmekle yetinir. Çünkü, davanın sahibi taraflardır ve hâkim onların talebinden fazlaya karar veremez—
b)Taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, mahkeme, sulh sözleşmesine göre bir karar (hüküm) vermek zorundadır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tarafların yargılama sırasında sulh oldukları, sulhun davaya son veren işlemlerden olduğu anlaşılmakla——- tarihli sulh protokolünün onaylanmasına ve sulh nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Taraflar arasında akdedilip, mahkemeye sunulan ——- tarihli sulh protokolünün onaylanmasına ve sulh nedeniyle DAVANIN ESASI HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 53,80 TL (ilk duruşmadan sonra sulh olunduğundan alınması gereken harcın 2/3’ü olan) harçtan davanın başında alınan 1.457,31 TL harçtan mahsubuyla arta kalan 1.403,51 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davcıya iadesine
3-Tarafların talebi bulunmaması nedeniyle vekalet ücreti ve yargılama gideri hususunda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
5-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.320 TL’nin sulh nedeniyle 1/2 oranında davacı ve davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/10/2022