Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/181 E. 2022/105 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/181 Esas
KARAR NO: 2022/105
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/03/2021
KARAR TARİHİ: 17/02/2022
DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu —- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; — tarihinde, davacının sürücüsü olduğu — teminatı altındaki sürücü — plakalı aracın kazaya karıştığı; kazanın meydana gelmesinde sürücü — kusurlu olduğunu, —- — hasar olduğunun tespit edildiği ve kaza nedeniyle değer kaybı meydana geldiğini, hasar tutarının ve değer kaybının tahsili için — başvurulduğunu ancak sigorta şirketinin itiraz hakem heyetine başvurusu üzerine — tarihli karar ile hakem heyetinin dosyadan çekilmesine talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu — havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: kazaya karışan — altında olduğunu; kaza sonrasında hasarın ihbarı üzerine eksper atandığını ve eksper gözetiminde aracın onarıldığını, sigortalı araç sürücüsü — %100 kusurlu olduğu kabul edilerek —- onarım bedelinin tamamının direkt araç sahibine ödendiğini, başkaca borçlarının kalmadığını, davacının sunduğu eksper raporunun kazadan —– sonra araç görülmeden hazırlandığını ve inandırıcı olmadığını beyan etmiş, davacının taleplerinin zamanaşımına uğramış olması nedeniyle usulden reddine, aracın aynen tazmin hükümleri gereği onarıldıktan sonra onarım kontrollerinin yapıldığı ve eksik işler bulunmadığının tespit edildiği gözetilerek bakiye tazminat alacağı talebinin reddine, araçta değer kaybı meydana gelmediğinden değer kaybı talebinin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, —- tarihli kazada kusur durumunun ne olduğu, davacının aracında hasar meydana gelip gelmediği, meydana gelmiş ise ne kadarlık hasar oluştuğu, yine davacının aracında değer kaybı meydana gelip gelmediği, meydana gelmiş ise değer kaybı bedelinin ne kadar olduğu ve bu bedellerden davalının sorumlu olup olmadığı, davalı tarafından —- yapılan ödemenin zararı karşılayıp karşılaşmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, değer kaybı bedeli ve hasar tazminatı(maddi tazminat) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir
DELİLLER :
Dosyada sunulu kaza tespit tutanağı incelendiğinde, — tarihinde, —- plakalı — orta şeritte seyrederken öndeki aracı geçmek için sol şeride geçtiği anda kamyonun sol arka köşe kısmına, sol şeritte normal seyrederken sürücü—- ön sağ kısmı ile çarpması dolayısıyla trafik kazası meydana geldiği açıklanmıştır.
Dosyada mübrez — tarafından tanzim edilen — plakalı aracın –tarihleri arasında kazanın meydana geldiği — tarihini de kapsayacak şekilde —- limitine kadar sigorta teminatı altına alındığı anlaşılmıştır.
—havale tarihli raporunda özetle; —- tarafından yapılan itirazda, —- soruşturma dosyasının devam ettiğinin, suç duyurusunun nitelikli dolandırıcılığa dayalı olduğunun, aynı aracın—- tarihindeki kazası ile de başvuru yapıldığının ve başvuru belgelerinin benzer olduğunun belirtildiği anlaşıldığını,—tarihinde olduğu beyan edilen kazanın dava konusu — tarihli kazadan sonra olduğunu, iddiaya konu belgelerin dosyada olmadığını, dava konusu — arasında şüpheli bir durum olmadığını, dava konusu kazadan sonra gelişen şüpheli durumun ve—- soruşturmasına konu olan kazanın kazaların işbu davanın konusu olmadığının mahkemenin takdirinde olduğunu, dava dışı sürücü — önde seyreden aracı geçmeye çalışırken trafiği tehlikeye soktuğu ve —- kazaya karıştığı için —— maddelerinde açıklanan kusurları işlediğini, kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğunu, davacı sürücü — şeritte normal seyrederken kontrolsüzce şerit değiştiren — plakalı ——- kazaya karıştığı için kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığını, tazminata konu —–kullanıldıktan sonra kazaya karıştığını, — tescilli hususi otomobilin teknik ve ticari yönden pert durumunda ve pert hasar tutarının — olduğunu, pert hasar tutarı belirlenirken —- kaza öncesindeki rayiç değerinin ödenmesi esas alındığı için ilave değer kaybı olmadığını, davalı — tarafından davacı araç sahibi —- ödendiği dikkate alındığında davacının talep edebileceği tazminat olmadığını, davacının tazminat talep etme hakkı olsa, sigortalı — araç olduğu için — gereğince temerrüt tarihi —-itibariyle avans faizi talep edilebileceği ancak davacının tazminat talep etme hakkı olmadığı yönünde beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi heyeti — havale tarihli raporunda özetle; kazada —- %100 oranında tam ve asli kusurlu olduğu, diğer sürücüye atfı kabil kusur bulunmadığını, — plaka numaralı taşıt onarım bedelinin, hasar ile uyumlu şekilde, —- şeklinde dönem piyasa değerlerine uygun olduğu, taşıt değeri göz önüne alındığında onarımının ekonomik olmadığını, değer kaybı da değerlendirildiğinde pert edilmesinin uygun olacağını, davaya konu taşıtın kaza tarihindeki ikinci el piyasa değerinin — bulunduğunu, gerçek zararın —– sigorta şirketi sorumluluğunun devam ettiğini beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Davacı vekili tarafından — tarihli dilekçe ile; Dava dilekçesinin sonuç ve istem kısmında talep ettikleri — alacak talebini ıslah ederek bilirkişi raporu doğrultusunda, toplamda —arttırdıkları anlaşılmıştır.
Davacı tarafından —- tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle aracında hasar ve değer kaybı meydana geldiği iddiası ile hasar ve değer kaybının davalıdan tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafça talebin zamanaşımına uğradığı, hasar bedelinin ödendiği, değer kaybının poliçe kapsamında olmadığı iddiaları ile davanın reddinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Dava, trafik kazasından kaynaklı hasar ve değer kaybı bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
Davalı tarafın zamanaşımı defi yönünden yapılan incelemede; kazanın — tarihinde meydana geldiği, davalı tarafından — tarihinde hasar bedeli olarak — ödendiği, davacı tarafından —- tarihinde müracaat edildiği, hususları göz önüne alındığında davalı tarafından yapılan kısmi ödemenin zamanaşımını kestiği, davacı tarafından —-müracaat edilmesinin yine zamanaşımını kestiği göz önüne alınarak dava tarihi itibari ile zamanaşımının dolmadığı, talep arttırım dilekçesi yönünden sunulan zamanaşımı definin ise; davanın belirsiz alacak davası olması nedeniyle yerinde olmadığı kanaatine varılarak zamanaşımı definin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davaya konu kazada kusur durumunun ne olduğu hususunda yapılan incelemede; dosya içerisinde bulunan her iki raporunda bir biriyle uyumlu olması nedeniyle kazanın meydana gelmesinde dava dışı sürücü —–plakalı aracın önünde seyreden araca kontrolsüz şekilde şerit değiştirmek suretiyle çarpması şeklinde meydana gelen kazada dava dışı sürücü —- tam kusurlu olduğu, davacı sürücünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Davaya konu kaza nedeniyle davacının maliki olduğu— araçta meydana gelen hasar ve değer kaybı miktarı yönünden yapılan incelemede; dosya içerisinde mevcut — tarihli bilirkişi raporunda hasar bedelinin — olduğu, değer kaybı bulunmadığı şeklinde görüş mütalaa edildiği,—tarafından alınan raporda ise; hasar tutarının — olarak tespit edildiği anlaşılmış, her iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla —oluşturulmuş ve bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan raporda hasar bedelinin — olduğu şeklinde görüş mütalaa edildiği, bilirkişi heyet raporu ile —dosyasında alınan raporun uyumlu olduğu, her iki raporda da hasar tutarının —olarak hesaplandığı, bilirkişi heyet raporu ile —–dosyasında alınan rapor arasındaki farkın bilirkişi heyet raporunda aracın pert bedelinin hesaplanmasından kaynaklandığı, aracın pert kabul edilmesinin daha ekonomik olacağı değerlendirilerek mahkememizce alınan— tarihli bilirkişi heyet raporuna itibar edilmesi gerektiği, bilirkişi heyet raporu ile—alınan rapor ile mahkememizce alınan — tarihli rapor arasındaki çelişkinin giderildiği kanaatine varılmış ve davacının talep edebileceği hasar bedelinin — yapılan ödemenin düşürülmesinden sonra kalan — olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı tarafın bakiye hasar bedelinden kazaya tam kusuruyla sebebiyet veren —- yapan davalı şirketin KTK 97.maddesi uyarınca sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Hesaplanan tazminat miktarına kazaya sebebiyet veren aracın kamyon olması nedeniyle ticari avans faizi işletilmesi gerektiği, davalı sigorta şirketine başvuru tarihinin — iş günü sonrası olan—- tarihi itibari ile temerrütün oluştuğu ve bu tarihten itibaren faiz işletilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Tüm bu nedenlerle; yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın —- yönünden kabulüne fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine— varılarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
2—-hasar bedelinden kaynaklı tazminatın — tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafın değer kaybından kaynaklı tazminat davasının reddine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 498,66 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL ile ıslah harcı olarak alınan 123,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 316,36 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 10,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 59,30 TL başvuru harcı, 3.700,00 TL bilirkişi ücreti ve 58,20 TL posta ve tebligat giderinden oluşan 3.817,50 TL’den kabul ret oranına göre hesaplanan 3.812,28 TL ile 59,30 TL peşin harç ve 123,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.994,58 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı yasanın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca arabulucuya ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul ret oranına göre hesaplanan 1.318,19 TL’sinin davalıdan, 1,81 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, miktar itibari ile kesin olmak üzere açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/02/2022