Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/180 E. 2023/366 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/180
KARAR NO : 2023/366

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/03/2021
KARAR TARİHİ : 27/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle,—–. İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayılı icra takibi ile müvekkil şirkette meydana gelen iş kazası neticesinde davalı —– ile müvekkil şirket arasında akdedilen “İşveren Mali Sorumluluk” kapsamında tamamlayıcı sigorta poliçesi olması sebebiyle takip başlatıldığını, müvekkili şirket bünyesinde 28/06/2018 tarihinde iş kazası meydana geldiğini, bu kazanın “sigortalı müteveffa işçi —– taşıma sepetine bağlı vincin kancalarını çözdükten sonra kaldırılan sepete tutunarak aşağıya inerken 85 kg ağırlığı olan taşıma sepetinin üzerine devrilmesi sonucu kaldırıldığı hastanede 27/07/2018 tarihinde hayatını kaybetmesi” ile sonuçlandığını, davacı müvekkilin şirket yetkilisinin kendisi de dahil olmak üzere müteveffanın tedavisi boyunca hastane işleri işleri ile ilgilenilmesi için işyerinden dava dışı ——yetkilendirdiğini ve her şeyi ile yakinen ilgilenildiğini, müvekkili şirket tarafından müteveffanın ailesine manevi desteğin yanında maddi her türlü desteği sağlayarak yasal mirasçıların tüm zararlarının karşılandığını, bu doğrultuda müteveffanın yasal mirasçısı olan eşi —— banka hesabına kendisi ve iki çocuğu için 31/08/2018 tarihinde 300.000 TL maddi tazminat (destekten yoksun kalma tazminatı) ve yine aynı tarihte 50.000 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 350.000 TL tazminat ödemesi yapıldığını, davacı müvekkil ile müteveffanın yasal mirasçıları arasında —– Noterliği’nin 31/08/2018 tarih —–yevmiye numaralı “Düzenleme Şeklinde Tazminat Makbuzu ve İbranamesi” akdedildiğini, yasal mirasçılar tarafından —–İş Mahkemesi’nin —— Karar sayılı dosyası ile maddi – manevi tazminat davası açıldığını ve bu davada feragat nedeniyle davanın reddine karar verilerek kararın kesinleştiğini, davacı alacaklı müvekkil ile—— Sigorta şirketleriyle sorumluluk sigorta poliçeleri imzalandığını, müvekkilin prim karşılığında sorumluluğun ekonomik sonuçlarına karşı kendisini sigorta güvencesi altına aldığını, meydana gelen iş kazası neticesinde sorumluluğunun olması sebebiyle asıl sigortacı —– Şirketi aleyhine —— İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayısı ile icra takibi başlatılmış olup, sigorta şirketinden iş kazası neticesiyle ölen işçinin yasal mirasçılarına ödenen 300.000 TL maddi tazminatın poliçe limiti olan 200.000 TL ödenmesinin talep edildiğini,—— sigorta şirketinin kendi üzerine düşen sorumluluğu yerine getirerek icra takibinde belirtilen miktarı ödediğini, akabinde tamamlayıcı sigortacı davalı —–. aleyhine —–İcra Müdürlüğü’nün—–Esassayılı dosyası ile 17/01/2018 başlangıç tarihli —— poliçe müşteri numaralı —–(Tamamlayıcı) sigorta poliçesi gereğince iş kazası sebebiyle ölen işçinin yasal mirasçılarına ödenen asıl sigortacı—— 200.000 TL’lik limiti üzerinde kalan 100.000 TL maddi, 50.000 TL manevi toplam 150.000 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile ödenmesinin talep edildiğini ancak davalı şirketin müvekkil şirkete takibe konu borç nedeniyle hiçbir sorumluluğu ve borcu olmadığını iddia ederek takibi durdurduğunu beyan ederek davalın takip borçlusunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın iş kazası sebebiyle hak sahiplerine ödemiş olduğu tutarların ödeme tarihi itibariyle 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, müvekkil sigorta şirketi nezdinde davacı adına ——- numaralı ve 17/07/2018-17/01/2019 tarihleri arasında geçerli —– Sigorta Poliçesi” bulunduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun İşveren Mali Mesuliyet Genel Şartları ve poliçede belirtilmiş olan özel şartlar çerçevesinde geçerli olduğunu, poliçenin ——poliçe olduğunu yani asıl poliçe limitinden sonra devreye gireceğinin belirtildiğini, söz konusu kaza nedeniyle oluşmuş olan zararın kabul anlamına gelmemekle birlikte 200.000 TL üzerinde devreye gireceğini, davacı tarafın yapmış olduğu maddi tazminat ödemesine ilişkin olarak herhangi bir bilirkişi raporu bulunmadığını, arabuluculuk süreci de dahil olmak üzere konu tazminatın nasıl hesaplandığına ilişkin bir belge paylaşılmadığını, konu ödemenin talebinin iş kazasına istinaden yapılmış olan bir ödeme olduğunu, iş kazasında yapılacak olan ödemelerin bilirkişi tarafından işverenin kusur oranı ve müteveffanın maaş bilgileri ile beraber hesaplanması gerektiğini, hesaplanmış olan tazminattan ——tarafından hak sahiplerine bağlanan bir gelir var ise bunların mükerrer ödeme oluşmaması için tespiti ve tenzilinin gerektiğini, davacı yanın sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan dolayı sorumluluğu nedeniyle kabul anlamına gelmemek kaydı ile zarar görene yalnızca zararı kadar ödeme yapmak zorunda olduğunu, ilgili taleplerde müteveffanın hak sahipleri için ne kadar zarar görmüş olduklarının herhangi bir şekilde tespit edilmemiş olup, müvekkili sigorta şirketinin herhangi bir sorumluluğunun bulunup bulunmadığının belli olmadığını, müvekkili şirketin tazminat ödeme borcu altında olduğunu kabul anlamına gelmemek üzere faiz sorumluluğu doğacak ise hükmedilecek faizin ancak yasal faiz olabileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tensip zaptı ile —–Genel Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 31/08/2020 tarihli —— yasal mirasçıları —– ve 2 çocuğuna yapılan ödeme dekontlarının onaylı suretlerinin istenilmesine, davalı .—– müzekkere yazılarak taraflar arasında akdedilen 17/01/2018 başlangıç, —– poliçe numaralı —– müşteri numaralı—— Sigorta Poliçesinin ve —— nolu hasar dosyasının istenilmesine,—–. Asliye Ceza Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak —— Esas sayılı dosyasının UYAP üzerinden istenilmesine, —– İş Mahkemesi’nin —- Esas —— Karar sayılı dosyası ile verilen kararın ve kesinleşme şerhinin istenilmesine,
—–Noterliği’ne müzekkere yazılarak 31/08/2018 tarih ve—– yevmiye numaralı “Düzenleme şeklinde sulh sözleşmesinin” onaylı suretinin istenilmesine karar verilmiş olup, müzekkere cevapları dosya içerisine alınmıştır.Mahkememizce ödeme tarihinden iki yıl içerisinde davalı aleyhine icra takibi yapılması nedeniyle kesilen zamanaşımı süresi dikkate alınarak davalı vekilinin zamanaşımı def’inin reddine karar verilmiştir. —– İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı dosyasının incelenmesinde alacaklının —— tarafından dosya borçlusu —— aleyhine olarak 150.000 TL asıl alacak , 53.482 TL işlemiş reeskont avans faizi olmak üzere toplam 203.482 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu yana 06.07.2020 tarihinde tebliği edildiği, dosya borçlusu tarafından icra dosyasına sunulan 07.07.2020 tarihli borca ve faize itiraz üzerine icra takibinin durduğu görülmüştür.
—–. Asliye Ceza Mahkemesi’nin —— Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; sanıklar ——hakkında taksirle ölüme neden olma suçuna ilişkin yapılan yargılamada —— Şirketi yönünden olayın meydana geldiği işyeri bölümünde imal edilen profillerin konulduğu profil paletlerinin üst üste istiflenmesinin başlı başına güvensiz durumu oluşturduğu, buna mukabil üst üste istiflenen profil paletlerinin, vinç kancasından çözülmesi işinin de güvensiz şekilde istiflenen profil paletlerine tırmanmak, profil paletlerinin üzerine çıkmak suretiyle yapıldığı ve bu hususun da ayrıca bir güvensiz durum oluşturduğu ve işyerinde bunun olağan bir çalışma haline gelmiş olduğu, dosyasındaki iş sağlığı güvenliği belgelerinde kaza tarihi öncesi işveren/işveren vekiline bildirilmiş olduğu, buna rağmen herhangi bir tedbir ve önlem alınmadığı, sanık —— iş sağlığı güvenliği belgelerinde kaza tarihi öncesinde bildirilen önlemleri almaması, çalışma yöntemlerini çalışanların dikkat ve insiyatiflerine bırakmayacak şekilde belirlememesi ve çalışanlara bu doğrultuda gerekli talimatları vermemesi, iş güvenliği kültürünü şirketi içerisinde oluşturmaması, geçici olarak yüksekte yapılan çalışmalarda çalışanlara yaptıkları işe özgü ekipmanları (merdiven veya platform) sağlamaması, belgeli iş güvenliği uzmanı tarafından verilen iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin sahada uygulanabilirliğini kontrol etmemesi suretiyle müteveffanın ölümüne taksire dayalı kusuru ile sebebiyet verdiği anlaşıldığından işyeri yetkilisi olan sanık ——cezalandırılmasına ve hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına , iş güvenliği uzmanı olan sanık —— mevzuattan kaynaklanan sorumluluklarını yerine getirdiği, taksirle işlenebilen suçlar yönünden failin cezalandırılabilmesi için isnat edilebilecek bir kusur durumunun mevcudiyeti gerektiği, somut olayda sanık ——atfı kabil bir kusur bulunmadığı anlaşıldığından beraatine karar verildiği, verilen kararların istinaf edilmeksizin kesinleştiği görülmüştür.
—–. İş Mahkemesi’nin ——Karar sayılı dosyasının incelenmesinde: vefat eden işçi —– mirasçıları tarafından ——. Aleyhine maddi ve manevi tazminat talepli dava açıldığı, işbu davaya istinaden —–. Noterliğinin 31.08.2018 tarih —— yevmiye sayılı sulh sözleşmesi kapsamında davacı —— tarafından —- mirasçılarına maddi ve manevi tazminat adı altında toplam 350.000 TL ödeme yapıldığı, sulh sözleşmesi sonrasında davacıların davalarından feragat ettikleri görülmüştür.Mahkememizce dosyanın iş güvenliği uzmanı, bir sigorta uzmanı bilirkişiden oluşan heyete tevdiine karar verilmiş olup, alınan 14/02/2022 tarihli bilirkişi raporunda işverenin 6331 sayılı İSG Kanununun İlgili Mevzuat bölümünde belirtilen 1,4,5,10,16.maddelerinde ve “İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği Madde 5, Ek-İV/4.1. ve 4.2 de belirtilen hususları yerine getirmediği, geçici olarak yüksekte yapılan çalışmalarda, yapılan işe özgü ekipmanlar (merdiven veya platform) verilmediği , kaldırma-indirme operasyonunda ve takibinde uyması gereken kuralların belirtildiği talimatların çalışana tebliğ edildiğine dair belge görülemediği, işveren firma tarafından yüklerin kaldırma işlemine ait bir prosedür oluşturmadığı, vinçle mal aktarma, kaldırma , taşıma, indirme -boşaltma, vinç kancalarının metal sepetlerden çözülmesi aşamasında yapılması gerekenleri, kancalara ulaşmak için kullanılması gereken merdiven-platformdan bilgi veren prosedür hazırlanmadığı, bir talimata bağlı kalmadan merdiven, platform verilmeksizin çalışanların inisiyatifinde faaliyetin yürütüldüğü, çalışma sırasında işveren tarafından yeterli denetim ve gözetim uygulanmadığı, işveren vekili Genel Müdür —– 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 4. 5. 16. 17. Maddeleri, İş Ekipmanları Kullanımında Sağlık ve Güvenlik şartları Yönetmeliği 5., EK-IW4.1 ve 4.2 Maddelerine göre asli derecede kusurlu olduğu, iş güvenliği uzmanı —– görev aldığı işyerinde göreviyle ilgili mevzuat ve teknik gelişmeleri göz önünde bulundurarak iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili eksiklik ve aksaklıkları, tedbir ve tavsiyeleri belirleyeceği ve işverene yazılı olarak bildireceği, çalışma ortamında risklerin kendisi tarafından anlatıldığı, 6331 sayılı Kanunda belirtilen İş Güvenliği eğitimlerini kazalı işçi—–verdiğinden, fabrikada denetim ve gözetim ile ilgili bir sorumluluğu olmadığından kaza tarihi öncesi işveren/işveren vekiline bildirilmiş olduğu, bu nedenle kusurunun bulunmadığı, müteveffa İşçi —— kaza tarihinde 41 yaşında, okuma yazması olan, —– kaydından ilkokul mezunu olduğu tespit edilen, akliselim sahibi, sorumluluğunun bilincinde olup; vinç kancasını çözmek amacıyla yetişmek için demir sepetin üzerine tırmanmaması, çalışması sırasında kendi güvenliği yönünden özenli ve tedbirli olması gerektiği, demir sepete çıkması ve de inebilmesi için işverenden merdiven veya uygun platform talep etmesi gerektiği, İSG kurallarına uymak zorunda olduğu, 6331 sayılı İSG Kanunu 19.Maddeye riayet etmediğinden tali derecede kusurunun bulunduğu bildirilmiştir.Mahkememizce —— müzekkere yazılarak müteveffa işçi —–iş kazası tarihi olan 28.06.2018 tarihinden önceki son 3 aylık maaş durumunu gösterir belgelerin gönderilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, müzekkere cevabı geldikten sonra dosyaya bir aktüer bilirkişi atanarak önceki bilirkişi heyetinden Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık doğrultusunda bilirkişi heyetinden kusurun matematiksel kusur oranı olarak belirlenmesi ile müteveffa işçi … yönünden destekten yoksun kalma tazminatı bakımından yasal mirasçıları adına aktüer hesabının yapılması, sigorta mevzuatı yönünden davalı … şirketinin sorumlu olup olmadığı, sorumlu olduğu miktar, temerrüt tarihi, faizin başlangıcı, takip öncesi faiz talebi nedeniyle faiz hesabının yapılması konusunda rapor tanzimi istenmiş , alınan 19/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda —–. İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayısı icra dosyasının dosya içerisine alınması gerektiği,—–müzekkere yazılarak 28.06.2018 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu 27.07.2018 tarihinde vefat ettiği bildirilen .—–ölümü—–ödeme yapılıp yapılmadığı, ödeme yapılmış ise sigorta kuruluşu nezdinde oluşturulan hasar dosyası ile ödemenin mesnedini teşkil eden işyeri mali mesuliyet sigorta poliçesinin dosya içerisine alınması gerektiği,—– Başkanlığı’na veya —– müzekkere yazılarak 28.06.2018 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu 27.07.2018 tarihinde vefat ettiği tespit edilen —– ölümü nedeniyle —– tarafından hak sahiplerine iş kazası geliri bağlanıp bağlanmadığı, hak sahiplerine iş kazası geliri bağlanmış ise kurum tarafından hak sahiplerine bağlanan iş kazası geliri ilk gelir peşin sermaye değerine ilişkin tablonun dosya içerisine alınması gerektiği, 28.06.2018 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu 27.07.2018 tarihinde vefat ettiği tespit edilen …’ın ölümü nedeniyle, —— kayıt inceleme tutanağı-kurum müfettiş raporunun bir suretinin dosyaya celbi gerektiği bildirilmiştir.Mahkememizce bilirkişi heyeti raporundaki eksiklikler giderildikten sonra dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmiş , alınan 16/02/2023 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda—– İl Müdürlüğü —–Merkezi’nin 29.11.2022 tarihli cevap yazılarında 28.06.2018 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu 27.07.2018 tarihinde vefat ettiği tespit edilen—–ölümü nedeniyle ——tarafından hak sahiplerine 01.08.2018 tarihinde geçerli 25.01.2019 onay tarihli iş kazası geliri bağlandığı (hak sahibi eşi —– bağlanan gelirin ilk gelir —– 306.490,10 TL, hak sahibi oğlu —- bağlanan gelirin ilk gelir —- – 61.680,77 TL, hak sahibi oğlu —– bağlanan gelirin ilk gelir —-73.910,63 TL), —– Merkezi’nin 22.11.2022 tarihli cevap yazılarında ekli 12.04.2019 tarih ve —–sayılı inceleme raporuna göre davaya konu iş kazasında işveren müessesesi —— % 80 oranında kusurlu olduğu, sigortalı-kazalı …’ın % 20 oranında kusurlu olduğu, —– İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayılı icra dosyası içerisinde mevut ve icra takibinin mesnedini teşkil eden —–31.08.2018 işlem tarihli 300.000 TL tutarlı banka dekontuna göre ödeme yapanın —— alıcının —— (Destekten yoksun kalma tazminatı) olduğu, —— Esas sayılı icra dosyası içerisinde mevut ve icra takibinin mesnedini teşkil eden —– 31.08.2018 işlem tarihli 50.000 TL tutarlı banka dekontuna göre ödeme yapanın ——, alıcının——(Manevi Tazminat) olduğu, hak sahibi ——- destekten yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararının 81.738,53 TL olduğu, hak sahibi ——destekten yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararının 25.489,32 TL olduğu ve —– tarafından bağlanan gelir nedeniyle zararının kalmadığı, hak sahibi ——destekten yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararının 35.401,83 TL olduğu ve—– tarafından bağlanan gelir nedeniyle zararının kalmadığı, hak sahiplerinin destekten yoksun kalma yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararının 81.738,53 TL olduğu, —– numaralı Ticari Sınai İşletme Poliçesine göre teminat limitinin kişi başı 200.000 TL olduğu,—– 18.11.2022 tarih ve —- sayılı cevap yazılarında 27.07.2018 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu vefat eden —– ölümü nedeniyle —— rücuan tazminat davası sonucunda 23.07.2020 tarihinde asıl alacak ve ferileri ile birlikte 301.739,71 TL ödeme yapıldığı bildirilerek ödeme dekontu, hasar dosyası ve poliçe sureti sunulduğu , —–ait 23.07.2020 işlem tarihli banka dekontlarına göre —–tarafından —– İcra Müdürlüğünün—— Esas sayılı dosyasına 289.690,56 TL+12.049,15 TL olmak üzere toplam 301.739,71 TL ödeme yapıldığı, —–Poliçesine göre sigortacı şirketin —–olduğu, davaya konu 28.06.2018 olay tarihini kapsayan 17.01.2018/2019 tarihleri arası —– Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı, teminat limitinin kişi başı 300.000 TL olay başına 900.000 TL olduğu, alt poliçe limiti- muafiyetinin teminat beher hasarda alt poliçe limiti olan kişi başı 200.000 TL, olay başı 600.000 TL üzerinde devreye gireceği, manevi tazminat teminatı ise poliçe teminat limitinin %20’si ile sınırlı olarak kapsam dahiline alındığı,—–. İcra Müdürlüğü’nün—— Esas sayısı icra dosyasından dava dışı ——200.000 TL tahsil etmiş olduğunu belirterek kalan 150.000 TL’lik kısım yönünden davalı … şirketine poliçe teminatı kapsamında rücu ettiği, davacı işveren müessesi tarafından hak sahiplerin olarak bildirilen iş ve çocuklara göre hak sahiplerinin nihai ve gerçek maddi zararları toplamı 81.738,53 TL olup, söz konusu miktarın tazminat ödemesinde 1. Sırada sorumlu olan dava dışı ——numaralı Ticari Sınai İşletme Poliçesi teminat limit 200.000 TL nin altında kaldığı, davalı … kuruluşunun sorumluğunun bulunmadığı, davacı işveren müessesenin —–karşı sorumlu olduğu miktarın 353.665,18 TL olup, 25.01.2019 onay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte —– karşı sorumlu olup, söz konusu miktar —— ödenme yapılmasından sonra davacı işveren müessesinin rücu hakkı doğmasının mümkün olacağı , iş bu itirazın iptali talebine konu icra takibine ilişkin alacağın konusu——- ödenen kurum rücu alacağının ödemesine bağlı rücuan tazminat alacağına ilişkin talep olmaması nedeniyle bu hususa ilişkin başkaca değerlendirme yapılmadığı, dava dosyasında mevcut —– sayılı ——Sigorta Poliçesine göre manevi tazminat teminatı ise poliçe teminat limitinin %20’si ile sınırlı olarak kapsam dahiline alındığı, davalı … kuruluşunun manevi tazminat teminat limiti sorumluluğu 300.000 TL x % 20=60.000 TL olduğu, davacı —— tarafından —— 31.08.2018 işlem tarihli 50.000 TL tutarlı banka dekontu ile hak sahiplerine manevi tazminata ilişkin olarak 50.000 TL ödemiş olup, söz konusu miktarın davalı … kuruluşunun sorumlu olduğu manevi tazminat teminat limiti olan 60.000 TL ‘nin altında olduğu, 50.000 TL asıl alacak ve 16.143,15 TL işlemiş avans faizi olmak üzere toplam 66.143,15 TL üzerinden icra takibinin devamı gerektiği bildirilmiştir. Tüm dosya kapsamına göre; davacı şirket tarafından dava dışı işçinin mirasçılarına yapılan ödemeden dava dışı ticari sınai işletme sigortacısı dava dışı —— 200.000 TLlik kısmının tahsil edilmesi üzerine kalan 150.000 TL’lik kısım ve faizi üzerinden davalı … şirketinin tamamlayıcı sigorta poliçesi nedeniyle yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu,—–İş Mahkemesi’nin —– Karar sayılı dosyasında vefat eden işçi —–mirasçıları tarafından ——. Aleyhine maddi ve manevi tazminat talepli olarak açılan davada sulh sözleşmesi kapsamında davacı şirket tarafından ——- mirasçılarına 350.000 TL (300.000 TL maddi , 50.000 TL manevi tazminat ödemesi) ödeme yapıldığı, sulh sözleşmesi sonrasında davacıların davalarından feragat ettikleri , sonrasında davacı tarafça başlatılan—– İcra Müdürlüğünün —–Esas sayılı icra dosyasında dava dışı —— tarafından 23.07.2020 tarihinde asıl alacak ve ferileri ile birlikte 301.739,71 TL ödeme yapıldığı, kalan 150.000 TL (100.000 TL maddi , 50.000 TL manevi tazminat ödemesi) üzerinden davalı aleyhine —–. İcra Müdürlüğünün ——- Esas sayılı icra takibinin başlatıldığı, bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan ek bilirkişi rapora göre iş kazası sonucu vefat eden işçinin mirasçıları olan eşi ve çocuklarının destekten yoksun kalma yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararlarının —— tarafından bağlanan peşin sermaye değeri düşüldükten sonra- 81.738,53 TL olduğu, bu miktarın dava dışı ticari sınai işletme sigortacı olan ——- Sigorta şirketinin sorumluluğunda olduğu (teminat limitinin kişi başı 200.000 TL olduğu) her ne kadar davacı tarafça —— yapılan ödemelerin davalı … şirketinin sorumluluğunda olduğu yönünde beyanda bulunulmuş ise de iş bu itirazın iptali talebine konu icra takibinde dava dışı işçi mirasçılarına yapılan ödemeye bağlı tahsil isteminin bulunduğu, bu nedenle davacı tarafça icra takibine konu edilen ve dava dışı işçi mirasçılarına ödenen 100.000 TL (maddi) tazminat yönünden davalı … şirketinin sorumluluğu bulunmadığı, davalı … şirketinin —— İcra Müdürlüğü’nün—— Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 100.000 TL asıl alacak ve işlemiş faizi yönünden yerinde olduğu; davalı … tarafından hazırlanan poliçe kapsamında manevi tazminat teminatının , poliçe limitinin %20’si ile sınırlı olarak kapsam dahiline alındığı, davalı … kuruluşunun manevi tazminat teminat limiti sorumluluğunun 60.000 TL olduğu, davacı tarafından dava dışı mirasçılara yapılan 50.000 TL manevi tazminat ödemesinden davalı … şirketinin sorumlu olduğu, bu nedenle davalı … şirketinin —– İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 50.000 TL asıl alacak yönünden yerinde olmadığı , İş Mahkemesinde görülen davanın ve iş kazasının, davalı aleyhine başlatılan icra takibinden önce davalı … şirketine ihbar edildiğine ilişkin delil bulunmadığı, bu nedenle davacı şirketin dava dışı işçi mirasçılarına ödediği manevi tazminattan işlemiş faiz yönünden sorumluluğu bulunmadığı, bu nedenle davalı … şirketinin—— Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın, işlemiş faiz yönünden yerinde olduğu anlaşıldığından davalı takip borçlusunun —— Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile asıl alacağın 50.000 TL olmak üzere takibin devamına, hükmedilen asıl alacağa takipten itibaren reeskont avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin asıl alacak ve işlemiş faiz isteminin reddine, hükmolunan asıl alacak miktarı yargılama sonunda belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davalı takip borçlusunun —– İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile asıl alacak 50.000,00 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağa takipten itibaren reeskont avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin asıl alacak ve işlemiş faize dair istemin reddine,
2-Hükmolunan asıl alacak miktarı yargılama sonunda belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 3.415,50 TL karar ve ilam harcının davanın başında alınan 2.457,56 TL peşin harç ile 1.017,41 TL icra peşin harcından mahsubu ile arta kalan 59,47 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 10 adet e tebligat gideri 80,00 TL, 1 adet tebligat gideri 25,00 TL, 2 adet kep gideri 1,60 TL, posta masrafı 18,00 TL, iş güvenliği uzmanı bilirkişi 700,00 TL, sigorta bilirkişi ücreti 700,00TL, aktüer bilirkişi ücreti 1.000 TL, talimat masrafı 10,60 TL olmak üzere toplam 2.535,20 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre (% 24,57)dan alınarak 622,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Uyarınca 9.200 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesin olduğundan yatıran tarafa iadesine,
7-Davacı tarafça yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 2.457,56 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.516,86 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Uyarınca 24.022,30 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—– Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.