Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/173 E. 2022/415 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/173 Esas
KARAR NO: 2022/415
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/03/2021
KARAR TARİHİ: 07/06/2022
DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu —- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkil —- bulunduğu —–aralarındaki ticari ilişkiye istinaden — adet çeki keşide ederek— aracılığıyla gönderdiğini, bu —- tamamının kargo esnasında çalındığını ve kötü niyetli üçüncü kişilerin eline geçtiğini, işbu davanın konusunun —-bedelli çekin de bu çeklerden biri olduğunu, bahse konu çekin davalı tarafından bankaya ibraz edildiğni ve çek arkasında —– sahte cirosunun tanzim edildiğini,—–imza sirküleri ve çek arkasındaki sahte ciro incelendiğinde müvekkilin zarara uğratılmaya çalışıldığının anlaşılacağını, bu çekin de kargo esnasında çalındığı ve zayi nedeniyle —- tarafından—— çek iptali/ziyaı davası açıldığını, bu davada ödeme yasağı kararı verildiğini, ayrıca çeklerin çalınmasına ve müvekkil ile —- dolandırılması eylemlerine ilişkin —- sayılı soruşturma başlatıldığını, işbu davanın davalısı—- ayrıca şikayette bulunulduğunu, müvekkil ile bahse konu çekin lehtarı ——-sürekli ticari ilişkinin bulunması ve karşılıklı güven ilişkisi çerçevesinde çek bedelinin müvekkilce lehtara ödendiğini, dava konusu çekin bu dava dosyası davalısı tarafından ibraz edilmesi, takibe konulması ve müvekkil hakkında icra takibi yapılmasının muhtemel olması nedeniyle, müvekkilin ödediği çek bedelini tekrar ödemek durumu ile karşı karşıya kaldığını, müvekkilin gerek davalı ile gerekse çek arkasında cirosu bulunan cirantalarla hiçbir ticari ilişkisi bulunmadığını, hatta —– de gerek cirantalarla gerekse de davalı ile hiçbir hukuki veya ticari ilişkisi bulunmadığını, tedbir talebinin kabulü ile, ——–uygun görülecek teminat karşılığında ibrazının tedbiren önlenmesine, icra takibine konu edilmesi halinde takibin durdurulmasına, davanın dava dışı ——- ihbar edilmesine, davanın kabulü ile müvekkilin davalıya borçlu olmadığının tespitine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu —– havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilin, davacı firma ile ticari ilişki içerisinde olduğunu, ticari ilişki kapsamında ödeme aracı olarak, davacı Müvekkile ——- aracılığı ile çek göndermek istediğini, 3. şahısların eline geçtiği anlaşılan çekte kötüniyetli olarak Müvekkil şirket yetkilisi adına aslı ile hiç bir benzerlik göstermeyen imza atıldığını ve çekin davalıya ciro edildiğini, işbu çekte Müvekkil firma yetkililerinin imzası bulunmaz iken, imza taklit edilmeye çalışılarak, davalıya ciro edildiğini, ciro edilen işbu çeke ilişkin tarafımızca çekin kaybolması sebebi ile —- numaralı dosyası ile çek iptali istemli dava açıldığını, davanın henüz sonuçlanmadığını, bu dava kapsamında davalı şahsın çeki elinde bulundurduğunu bankaya bildirmesi sebebi ile taraflarına istirdat davası açması için süre verildiğini ve süresinde ———istirdat davası açıldığını, tüm bu sebepler ile davalının icra takibine konu çeki ciro etmeleri ve ticari iş karşılığı kullanmış gibi göstermelerinin kabul edilemeyeceğini, yapılan icra takibinin Müvekkili ve davacıyı zarara sokmak amacı ile kötüniyetle yapıldığını, Müvekkilin beyanları doğrultusunda davaya konu işlemden zarar gördüğü ortada olmakla davacı yanında fer’i müdahil olarak davaya kabulünü, davacının davasının kabulüne, tüm yargılama gideri ve masrafların davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu: Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde —– bedelli çekten dolayı davacının davalıya borçlu olup olmadığının tespiti noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, davaya konu çekte sahtelik iddiasına dayalı borçlu olmadığının tespiti(menfi tespit) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Menfi tespit davasını düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 72/1. Maddesindeki ” Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen —– dosyasında; davacı/takip borçlusu hakkında takip talebi ile —–bedelli çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, anlaşılmıştır.
—–çekin keşideci ve hesap bilgileri ibraz edilip edilmediği, ibraz edilmiş ise çekin onaylı bir örneğinin gönderilmesi istenilmiştir.
Davacının tescil bilgileri ——- celp edilmiştir.
——sayılı dosyası celp ve tetkik edilmiştir.
—- sayılı dosyası celp ve tetkik edilmiştir.
—- sayılı dosyası celp ve tetkik edilmiştir.
—- Soruşturma sayılı dosyası celp ve tetkik edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, davaya konu çekte sahtelik iddiasına dayalı borçlu olmadığının tespiti(menfi tespit) davasıdır.
Yargılama sırasında —- tarihli celsede tarafların davayı takip etmemesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırıldığı, davacı tarafça dosyanın yenilendikten sonra —– tarihli celsede de dosyanın takipsiz bırakıldığı, davanın basit yargılama usulüne tabi olması nedeniyle HMK 320/4 ve 150.maddeleri uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 1.280,82 TL karar ve ilam harcının işin hitamında ödenmesi gereken 80,70 TL harçtan fazla olduğu anlaşıldığından 492 sayılı Harçlar Kanunun 31. maddesi gereğince fazla alınan ‭1.200,12 TL harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile — Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/06/2022