Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/168 E. 2023/333 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/168
KARAR NO: 2023/333
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ: 16/02/2017
KARAR TARİHİ: 12/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 16/02/2017 tevzi tarihli dava dilekçesinde özetle; borçlu ——– müvekkil banka arasında 26/06/2013 tarihli kredi genel sözleşmeleri imzalandığını, kredi tahsisi yapıldığı ve işbu sözleşme davalılar tarafından müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, davalılar —- tarafından krediler ödenmediğini, davalılara—– yevmiye nolu ihtarnamesi keşide edilerek hesap özeti gönderildiğini, İhtarnameye rağmen ödeme yapmayan davalılar hakkında —— dosyasıyla tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile ilamsız icra takibine geçildiğini, davalılar tarafından söz konusu icra takibine asıl alacak, faiz ve ferileri yönünden itiraz edilmesinin haksız olduğunu belirterek itirazın iptaline, haksız itiraz nedeniyle icra inkar tazminatına ve yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalılara usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş, davalılar davaya cevap vermemiş olup, yargılama sırasında vekilleri aracılığıyla bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesi sunularak müvekkilleri kefillere müracaat koşullarının oluşmadığından bahisle davanın reddini talep etmişlerdir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, davalı ——- davacı banka arasında —— uyarınca kullandırılan kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği ve kullandırılan kredinin geri ödenmemiş olması nedeniyle tahsili için asıl borçlu şirket ile kefilleri aleyhine girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davaya konu —— sayılı icra takip dosyasının celbolunarak yapılan incelenmesinde; davacı banka tarafından davalılar aleyhine, davalı şirkete muhtelif tarihlerde kullandırılan kredilerden geri ödenmeyen toplam 6.730.785,88 TL asıl alacak, 983.539,67 TL işlemiş faiz ve 49.176,94 TL % 5 BSMV’den oluşur toplam 7.763.502,49 TL nin tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, davalıların takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu görülmüştür.
Dava dilekçesinde davalı olarak gösterilerek aleyhine iş bu itirazın iptali davası açılan—— hakkında açılan ve mahkememizde —– ertelenmesi davası bulunması nedeniyle, iş bu davalı yönünden dava dosyası 04.10.2017 tarihli karar ile tefrik edilerek yargılamaya davalılar—— devam olunmuştur.
Tarafların tüm delilleri celbolunarak davacı banka kayıtları ve dosya üzerinde uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılarak raporlar alınmıştır. Alınan raporlardan 29.08.2022 tarihli bilirkişi heyeti kök ve 14.03.2023 tarihli ek raporun birbiri ile uyumlu, dosyadaki verilere uygun ve deneteme açık bulunduğu görülmekle hükme esas alınmıştır.
Davacı bankanın —- asıl borçlu dava dışı ——–Arasında muhtelif tarihlerde olmak üzere 26.06.2013 tarihinde 3.600.000,00 TL limitli ve 7.200.000,00 TL kefalet limitli sözleşme imzalandığı, sözleşmenin muhtelif tarihlerde yapılan limit artırımları ile 05.12.2014 tarihinde 9.000.000,00 TL limite, kefalet limitlerinin de 18.000.000,00 TL’ye ulaştığı, yine davacı banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında sırasıyla ——— limitli döviz cinsinden düzenlenen sözleşmelerde davalıların aynı tutarlar dahilinde müteselsil kefaletlerinin sağlandığı, akdedilen kredi genel sözleşmesinin devamı niteliğindeki kefalet hükmü başlıklı metnin 12 madde halinde kefillerin kefalet koşullarına ilişkin özel düzenlemeleri ve kefalet limitlerini düzenlediği, dosya kapsamındaki delillerden anlaşılmıştır.
Davacı banka ile asıl borçlu şirket arasında düzenlenen —- uyarınca borçlu şirkete kullandırılan——- (borç yapılandırma protokolü) uyarınca düzenlenen protokolün 2. Maddesinde borçluların banka ile akdettikleri —— tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borçlarının tespitine, yeniden yapılandırılmasına, teminatlandırılmasına, vadeye bağlanmasına, geri ödeme planında belirtilen şekilde geri ödenmesine, mevcut borçlara uygulanacak faiz ve komisyonların tespit edilmesine, faiz tahakkuk usulünün saptanmasına, bu faizlerin ödenmesine ve bu suretle borcun tahsil ve tasfiyesine ilişkin usul ve esasların belirlenmesi doğrultusunda 10.12.2015 tarihli bir borç tasfiye protokolü imzalandığı, protokolün —- başlığı altında, borçluların bankadan kullandığı —– nolu krediler nedeniyle 10.12.2015 tarihi itibariyle bankaya 6.294.368,07 TL borçlu olduğu konusunda mutabık kalındığı, Protokolün —- Maddesinde, gerek borçlular, gerekse müşterek borçlu ve müteselsil kefillerin protokolün——- nolu maddesinde belirtildiği şekilde 10.12.2015 tarihi itibariyle tespit edilen borçların tamamından, borçlu, müşterek borçlu ve müteselsil kefil ve ipotek borçlusu olarak Müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını beyan, kabul ve taahhüt ettikleri, Protokole Konu Borcun Tasfiye Şekli başlıklı 5. Maddesinde; ——- maddede belirtilen borcun, borçlular tarafından bu protokolün ekinde yer alan geri ödeme planı doğrultusunda aylık —- ayda bankaya ödeneceği, —- imzalanmış olmasının taraflar arasında daha önce akdedilmiş —— değiştirmediği, ortadan kaldırmadığı ve yenilemediği hususlarında mutabakata vardıkları, Temerrüt ve Protokolün Feshi başlıklı 7. Maddesinde; borçlular ile müşterek borçlu ve Müteselsil kefiller tarafından iş bu protokol gereğince tasfiyeye tabi tutulan borçların herhangi iki tanesinin üst üste ödenmemesi, borçlular ile müşterek borçlu ve müteselsil kefillerin iş bu protokolde veya ——- yüklendiği yükümlülüklerden herhangi birine aykırı hareket etmesi halinde herhangi bir ihtar ve ihbara gerek kalmaksızın borcun tamamının muaccel, borçlular ile müşterek borçlu ve müteselsil kefillerin de mütemerrit olacağı, Protokolün Yürürlüğe Girmesi başlıklı 12. Maddesinde; borçlu tarafından imzalanan Kredi Genel Sözleşme ve taahhütnamelerinin ayrılmaz bir parçası olan iş bu protokolün ——– tarihinde tanzim edildiği, kabul edilerek birlikte imzalandığı ve yürürlüğe girdiği, düzenlemelerinin yer aldığı, söz konusu protokolün davacı banka yetkilileri ile dava dışı asıl borçlu şirket ve davalı kefiller tarafından imzalandığı, ayrıca protokole ek 11 maddeden ibaret kefalet sözleşmelerinin de her iki kefil tarafından da imzalandığı ve sözleşmenin sonuna el yazılarıyla 8.767.208,69 TL dahilinde müteselsil kefil olduklarının beyan edilerek imzalandığı, protokolün ——– maddelerinde davacı bankaya olan gecikmiş ticari borçları toplamımın tek bir kredi çatısı altında, 6.294.368,07 TL ana para tutarı üzerinde 6 ay ödemesiz 49 ayda ödenmek üzere 54 ay vadeli olarak yapılandırıldığı, bu yapılandırmaya ilişkin tüm davalılar tarafından imzalanan geri ödeme planında akdi faizin aylık % 1,10 (yıllık % 13,20), temerrüt faizinin ise % 39 olarak belirlendiği, ödeme planına göre 5 ay ödemesiz dönem süresi sonunda taksit ödemelerinin 10.06.2016 tarihinde başlamasının ve 10.06.2020 tarihinde sonlanmasının öngörüldüğü, taksitlerinin her birinin 178.921,12 TL (son taksidin 178.994,93 TL), dava dışı asıl borçlu şirket lehine 18.09.2013 tarihinde yine dava dışı üçüncü bir şirkete hitaben verilen ——- tutarlı kesin teminat mektubunun 30.09.2016 tarihinde davacı banka tarafından tazmin edildiği anlaşılmıştır.
—–yevmiye numaralı ihtarnamenin davacı banka tarafından davalılara keşide edildiği, ihtarnamede özetle;——– kullandırılan kredilerin kat edildiği, mevcut borcun 12.10.2016 tarihi itibariyle 7.652.413,48 TL olup… İhtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren bir gün içinde ödenmesi, 12.10.2016 tarihi itibariyle iade edilmeyen çeklerden kaynaklanan 30.960,00 TL tutarındaki sorumluluk bedelinin banka nezdinde açılacak vadesiz hesapta ihtarnamenin tebliğinden itibaren bir gün içinde depo edilmesi, ayrıca nakde dönüşmeyen üç adet toplam 1.625.834,00 TL’yi ve iki adet toplam 1.265.000,00 USD ‘lik teminat mektuplarının iade edilmesi…” ihtar edildiği, ihtarnamenin dava dışı asıl borçlu şirkete 13.10.2016 tarihinde, davalı kefillere ise muhatap adresinde bulunmadığından 13.10.2016 tarihinde “çıkış mercine iade” açıklaması ile tebligatın yapılamadığı, davacı banka ile davalılar arasındaki protokolün ekinde yer alan kefalet sözleşmesinde davalıların bildirdikleri adreslerden farklı bir adrese tebligat yapıldığı, bu nedenle davalı kefillerin temerrütlerinin icra takip tarihi olan 27.10.2016 tarihinde başladığı görülmüştür.
——– esas sayılı takip dosyasında, davacı banka tarafından kredi borçlusu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığı görülmüştür.
Yapılan yargılama sonucunda dosyadaki tüm delillere ve alınan bilirkişi raporlarına göre; davacı banka ile dava dışı asıl borçlu şirket ile müşterek borçlu müteselsil kefil olan davalılar arasında 10.12.2015 tarihinde borcun tasfiyesine yönelik imzalanan protokol uyarınca asıl borçlu şirketin —— kaynaklı borcun yapılandırıldığı, bu protokolü de davalıların kefalet protokolü uyarınca imzaladıkları, davacı bankanın yapılandırma kredisi, tazmin edilen teminat mektubu bedeli ve teminat mektubu komisyon, BSMV ‘den kayaklanan alacakları nedeniyle davalı kefillerden talep edebileceği miktarı icra takip tarihi itibariyle 6.730.785,88 TL asıl alacak, 741.622,01 TL işlemiş faiz ve 37.056,09 TL BSMV olmak üzere toplam 7.509.463,99 TL talep edebileceği sonuçlarına ulaşılarak —— Esas sayılı takip dosyası yönünden tahsilde tekerrür olmak kaydı ile aşağıdaki şekilde (iş bu dava dosyasında asıl borçlu şirket ——yönünden tefrik kararı verildiğinden, yani davalı olmadığından her ne kadar kısa kararda davalı şirketinde sorumluluğu yazılmış ise de bu hususun maddi hatadan kaynaklanması nedeniyle HMK 304 maddesi uyarınca düzeltim yapılmak suretiyle) karar vermek gerektiği sonucuna varılmıştır.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1.Davanın KISMEN KABULÜ ile —- sayılı takip dosyası yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile davalıların —— Esas sayılı takip dosyasına yaptıkları itirazın 6.730.785,88 TL asıl alacak 741.622,01 TL işlemiş faiz ve 37.056,09 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 7.509.463,99 TL alacak yönünden İPTALİNE, takibin bu miktarlar yönünden devamına,
2-Fazla istemlerin reddine,
3-Hükmolunan asıl alacak miktarı bilinir ve belirlenebilir olduğundan %20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 93.763,71 TL harcın ve icra takibi peşin harcı 38.817,51 TL’nin alınması gerekli olan 512.971,49 TL harçtan mahsubu ile bakiye 380.390,27 TL karar ve ilam harcının davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 31,40 TL, posta ve tebligat gideri 798,93 TL, bilirkişi ücretleri 5.500,00 TL olmak üzere toplam 6.330,33 TL yargılama masrafının, davacı yan davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 6.123,19 TL yargılama masrafına, peşin harç 93.763,71 TL eklenerek sonuç olarak 99.886,90 TL’nin davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 207,14 TL yargılama masrafının davacı yan üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 313.094,64 TL avukatlık ücretinin davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraf yargılama sırasında kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 38.565,39 TL avukatlık ücretinin davacı taraftan alınarak davalılara verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/04/2023