Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/143 E. 2022/890 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/143 Esas
KARAR NO: 2022/890
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 03/03/2021
KARAR TARİHİ: 15/12/2022
DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu —- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili —– firmasına ait —–seferini yapacak—– numaralı bileti aldığını ve yolculuk yaptığını, müvekkilin — inmiş ve sürücüsü davalılardan —- araca —- bindiğini, bindiği bu servis aracı—- sıralarında, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde yol kenarındaki direğe çarptığını, aracın devrildiğini içerisinde bulunan müvekkilin kaza neticesinde ağır yaralandığını, bu kaza sebebiyle yüzünde derin izler kaldığını, aradan geçen uzun zamana rağmen yüzündeki bu izin hala geçmediğini, yaşamı boyunca bu iz ile yaşayacağını, davacının bakiye yaşam süresine, beden gücü kayıp oranına, davalı sürücünün asli kusurlu oluşuna ve yargılama sırasında toplanacak delillere göre ,fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 6100 sayılı yasanın 107. maddesine göre, maddi tazminat miktarı belirlendikten sonra, müddeabihi belirli hale getirmek üzere şimdilik——– maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve bilirkişi raporu doğrultusunda müddeabihi belirli hale getirilmek üzere haksız eylem sebebiyle şimdilik —–maddi tazminatın davalılardan —- sigortası kapsamında yalnızca poliçe miktarı ile sınırlı olacak şekilde haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren davalılardan avans faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tazminine hükmedilmesini, müvekkilin haksız fiil sebebiyle uğradığı elem ve acılardan kaynaklanan manevi zarar doğrultusunda ——— manevi tazminatın, davalılardan—— haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tazminine hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Davalı—- vekili Mahkememize sunduğu ——- havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: yetki yönünden itirazları bulunduğunu, davanın, müvekkil şirket bakımından ise husumet yönünden reddini talep ettiklerini, davanın zamanaşımı itirazı doğrultusunda reddini talep ettiklerini, kazanın meydana gelmesinde müvekkil şirkete atfı kabil herhangi bir kusur bulunmadığını, hukuki dayanaktan yoksun olarak ikame edilen işbu davanın maddi ve manevi tazminat taleplerinin esas yönünden de reddi ile tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —– vekili Mahkememize sunduğu —havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: — plakalı araç müvekkil şirket nezdinde —– tarihleri arasında sigortalı olduğunu, poliçeden dolayı sakatlanma halinde kişi başına azami sorumluluk limitinin —– olduğunu, poliçe limitini bildirmesinin davayı ve iddiaları kabul anlamında olmadığını, hiçbir surette işbu davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla; zorunlu trafik sigortası sorumluluk sigortası olup, bu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanmasının amaçlandığını, davacıda herhangi bir maluliyet oluşmadığı için davanın reddi gerektiğini, müvekkil sigorta şirketi aleyhine ikame edilen işbu davanın reddine, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı———-havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yargılamaya konu kazanın oluşumunda müvekkil şirkete ait aracın sürücüsünün kusurunun olmadığını, kazanın arızi sebeplerle meydana geldiğini, müvekkil şirketin hukuki sorumluluğundan söz edebilmenin mümkün olmadığını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde ——- tarihli kazadan dolayı kusur durumunun ne olduğu, kaza nedeniyle davacının talep ettiği maddi tazminat kalemlerinden zararın bulunup bulunmadığı, var ise miktarı, yine davacının manevi zararının bulunup bulunmadığı, var ise miktarı ve davalıların zarardan sorumlu olup olmadıkları, sorumlu iseler sorumluluk miktarlarının ne olduğu, zararın meydana gelmesinde veya artmasında davacının müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, trafik kazasından kaynaklı geçici ve sürekli iş göremezlik zararının tazmini, maddi tazminat ve manevi tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
—- müzekkere yazılarak dava konusu kazaya karışan —–plakalı aracın kaza tarihi olan—- tarihi itibariyle tescil bilgilerinin mahkememize gönderilmesi istenilmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
—— Esas sayılı dosyası celp ve tetkik edilmiştir.
———– dava konusu kaza ile ilgili olarak davacının tedavi evraklarının mahkememize gönderilmesi istenilmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
Davacı tarafın ve davalı —— kaza tarihi itibariyle sosyal ve ekonomik durumunun tespiti için kolluğa müzekkere yazılmış ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
Celp ve tetkik olunan, —-tarafından tanzim edilen—- incelendiğinde; poliçenin —- tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının —— sigortalanan aracın ——plakalı araç olduğu anlaşılmıştır.
——– müzekkere yazılarak davacının sosyal ve ekonomik duruşma araştırmasının yapılması istenilmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
———tarih ve—– sayılı raporunda özetle; ——göre; meslekte kazanma gücünden sürekli kayba neden olmadığını, geçici iş göremezliğine neden olan arızalarının iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceğini beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi heyeti —- tarihli raporunda özetle; davalı sürücü—- 100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğunu, davacı yolcu —–olayın oluşumunda ve kendi yaralanmasında kusursuz olduğunu, davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının ——– olduğunu, davacının talep edebileceği tedavi giderlerinin alanında uzman tıp doktoru bilirkişi tarafından tespiti gerektiğinden bu hususta heyetimizce değerlendirme yapılabilmesinin mümkün olmadığını, temerrüt başlangıcının davalı sigorta şirketi yönünden —- dava tarihi; davalı sürücü ve işleten yönünden —— kaza tarihi ve faiz nev’inin avans faizi olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, trafik kazasından kaynaklı geçici ve sürekli iş göremezlik zararının tazmini, maddi tazminat ve manevi tazminat davasıdır.
Tüm dosya kapsamından; — tarihinde davalı—- sevk ve idaresindeki ——aracın tek taraflı kaza yapması ile araçta yolcu konumunda bulunan davacının yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde davalı —– tam kusurlu olduğu, kaza nedeniyle kaza tarihinde yürürlükte bulunan maluliyet tespit işlemleri yönetmeliğine göre davacının sürekli iş göremezlik durumunun bulunmadığı, geçici iş göremezlik süresinin 3 hafta olduğu, dosya kapsamına uygun olması nedeniyle hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacının geçici iş göremezlik zararının —– olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
Davalılar ——- tarafından yetki itirazında bulunulmuş ise de; davalı sigorta şirketinin merkezinin mahkememiz yetki sınırları içerisinde bulunması, HMK7/1 maddesi uyarınca davalılardan birinin yerleşim yeri mahkemesinin diğerleri için de yetkili olması nedeniyle yetki itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılmış ve yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
—– tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacının —– geçici iş göremezlik zararının bulunduğu, sürekli iş göremezlik zararının bulunmadığı, aracın niteliği gereği KTK 150.maddesine göre davacının kemer takma yükümlülüğünün bulunmadığı, bu kapsamda tespit edilen tazminat miktarında müterafik kusur indirimi yapılmasının gerekmediği, zarardan davalı—–kazaya tam kusuruyla sebebiyet veren araç şoförü olması nedeniyle haksız fiil hükümlerine göre sorumlu olduğu, davalı —–kazaya tam kusuruyla sebep olan aracın maliki olması nedeniyle KTK 85.maddesi hükümlerine göre işleten olarak sorumlu olduğu, davalı ———— yolcularını şehir içinde taşıma sözleşmesinin kapsamında taşırken kaza yapması nedeniyle zarardan zarar görene karşı işletenle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, aralarındaki rücu ilişkisinin iç ilişkiye ilişkin olup, zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği, bu nedenle zarardan diğer davalılarla birlikte sorumlu olduğu, davalı ——- kazaya tam kusuruyla sebebiyet veren aracın kaza tarihinde geçerli —— sigortacısı olduğu, bu nedenle KTK 97.maddesi hükümlerine göre zarardan sorumlu olduğu, davalıların arasındaki sorumluluk ilişkisinin teselsül şeklinde olduğu, davalı —–Yönünden temerrüt tarihinin — diğer davalılar yönünden temerrüt tarihinin kaza tarihi olan ——- tarihi olduğu, kazaya sebebiyet veren aracın ticari araç olması nedeniyle hükmedilen maddi tazminata temerrüt tarihinden itibaren avans faizi uygulanması gerektiği, davacı tarafın manevi tazminat talebinin tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kazanın meydana geliş şekli, zararın büyüklüğü gözönüne alınarak zenginleşmeye sebebiyet vermeyecek şekilde uygun bir manevi tazminata hükmetmek gerektiği, hükmedilen manevi tazminat miktarına kaza tarihi olan— tarihinden itibaren talep gibi yasal faiz işletilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine——- varılarak davanın sürekli iş göremezlik zararından kaynaklı tazminat talebi yönünden reddine, geçici iş göremezlik tazminat talebi yönünden kısmen kabul, kısmen reddine, manevi tazminat talebi yönünden kısmen kabul, kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafın sürekli iş göremezlik zararından kaynaklı tazminat talebinin REDDİNE,
2-Davacı tarafın geçici iş göremezlikten kaynaklı tazminat talebinin KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile 664,35 TL’nin ——diğer davalılar yönünden —–tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Davacı tarafın manevi tazminat davasının KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile — manevi tazminatın — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ——- müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 386,93 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 375,71 TL harcın mahsubu ile bakiye 11,22 TL’nin terkin sınırının altında kaldığından tahsiline yer olmadığına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabulüne karar verilen maddi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 664,35 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabulüne karar verilen manevi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan —–vekalet ücretinin davalılar ——– alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalılar ——kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden reddine karar verilen maddi tazminat miktarı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar ———verilmesine,
9-Davalılar ——-kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden reddine karar verilen manevi tazminat miktarı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar —-verilmesine,
10-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 59,30 başvurma harcı, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 451,10 posta ve tebligat gideri, 600,00 TL Atk fatura bedelinden oluşan 3.110,40 TL yargılama giderinden haklılık durumuna göre hesaplanan 206,64 TL ile peşin harç olarak alınan 375,71 TL’nin toplamı olan 582,35 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafça yapılan diğer giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
11-Davalı —— tarafından yapılan 35,50 TL posta giderinden oluşan yargılama giderinin haklılık durumuna göre hesaplanan 33,14 TL’sinin davacıdan alınarak davalı —-verilmesine,
12-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.360,00 TL’nin haklılık durumuna göre hesaplanan 90,35 TL’sinin davalılardan, 1.269,65 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
13-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı ———- vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2022