Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/133 E. 2021/572 K. 13.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/133 Esas
KARAR NO: 2021/572
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/05/2016
KARAR TARİHİ: 13/07/2021
DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu———– havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin —taşınmazda yer alan—- işletmesini devralmak istediğini, işletmeci ile yapılan devre ilişkin anlaşma sonucu devir bedeli ödenmek suretiyle şubenin — tarihinde işletme ile ilişiğinin kesileceğine ilişkin taahhüt alınarak taşınmazın — tarihinde kiralanarak teslim alındığını, kira sözleşmesinin başladığı tarihten önce —————- gerekçesi ile —- tarihinde müvekkili şirkete gelinerek tutanak tutulduğunu, tutanağın görevlilerce “şirketimizce kesilen elektrik açıldığından tutanak tutulmuştur. Dilekçeli abone. —- şeklinde beyanda bulunulduğunu, müvekkilinin ilgili dönemde abonelik başvuruları önceki abone sebebiyle gerçekleştirmediğini, dilekçeli abone olmadığını, müvekkili şirket yetkilileri tarafından — tarihinde kiracı olunmadığı ve müvekkiline ait aboneliğin bulunmadığı, kiralananın — tarihinde teslim alındığı, bu tarihten önceki cezaların, muhatap aboneye ait olduğu, başkasına ait borcun müvekkiline yükletilemeyeceği itirazında bulunulduğunu, tutanağın şirket yetkililerince imzalanmamasına karşın, ısrarlı tutum dolayısıyla yalnızca davacı şirkete ait kaşenin basıldığını, akabinde davalı şirket tarafından—— bedelin müvekkiline yükletildiğini, davalı şirkete başvurularak bedele itiraz edildiğini, şirket cevabında borcun açıkça önceki aboneye ait olduğunun beyan edildiğini, ancak müvekkilinin aboneliğinden kaynaklanmayan ve başkasına ait olan bir cezai bedelin müvekkiline yükletildiğini, yapılan itirazlara rağmen tümü tahsil edilmeden müvekkili şirket aboneliğinin başlatılmadığını, taşınmazın kiralandığı tarihten itibaren önceki abone adına devam eden elektrik ve sair faturaların tümünün aksatılmadan ödendiğini, faturaların zamanında ödeniyor olması sebebiyle elektriğin kesilmediğini, —- tarihinde davalı şirket görevlilerince yeniden müvekkili şirkete gelindiğini, ödeme yapılmaz ise elektriğin kesileceğini beyan ettiklerini, müvekkili şirkete tekrardan —- ceza çıkarıldığını, müvekkili şirketin ceza bedelini ödemek zorunda bırakıldığını —-tarihli taksitlendirme protokolü yapılarak—- taahhüdü altına girildiğini, borcun sebebinin müvekkili şirket olmadığını, cezayı ödemek zorunda bırakıldığını, dava tarihi itibariyle —– ödendiğini, borcun müvekkiline ait abonelikten kaynaklanmadığını, borcun ödemek zorunda bırakıldığını, davalının sebepsiz zenginleştiğini beyanla davalı şirketin haksız, dayanaksız ve sebepsiz olarak müvekkilinden edindiği —– bedelin faiz ve masrafları talep hakları saklı kalmak kaydı ile sebepsiz zenginleşme nedeniyle müvekkiline iadesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili —- tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu —– havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: kaçak-usulsüz elektrik kullanımına dair tespitlerin müvekkilim şirket personeli tarafından elektriğin kullanıldığı adreste gerçekleştirildiğini, yapılan tespitlerin elektriği kaçak-usulsüz olarak kullanılan tarafın ilgili mahalli ne suretle kullandığından, kiracımı yoksa malik mi olduğundan bağımsız olduğunu, davacı taraf ile ilgili mahalle ilgili kira sözleşmesinin müvekkili şirket personeli tarafından yapılan tespitlerden sonra imza edildiğini beyan etmesine rağmen, tutanak tarihi itibariyle kira sözleşmesinin imzalanıp imzalanmaması, hukuken kiracı olup olmaması ile elektriğin kaçak – usulsüz kullanılması arasında hiçbir bağın bulunmadığını, hukuki anlamda kiracılık sıfatı başlamamış olsa da, ilgili mahalde kaçak – usulsüz elektrik kullanılabilmesinin mümkün olduğunu, uygulamada, kira sözleşmesi ile kiracılık kiracılık sıfatı başlamamış olmasına rağmen, dekorasyon – tadilat amacıyla çalışma yapılan mahallerde “henüz kiracılık sıfatı başlamayan gerçek tüzel kişilerce” kaçak elektrik kullanıldığının sıkça rastlanıldığını, davaya konu adreste ——tarihlerinde iki kez usulsüz kullanımdan dolayı elektriğin kesildiğini, müvekkili şirketin bilgisi ve izni olmaksızın ilgililerce yeniden bağlanarak elektriğin kullanılmaya devam edildiğini, kaçak – usulsuz elektrik kullanım tutanağının da bu sebeple düzenlendiğini, zorlama ve baskı altında borçları ödemek zorunda bırakıldığına dair iddianın gerçek dışı olduğunu, davacının borca herhangi bir itirazının bulunmadığını, ihtirazı kayıt olmaksızın taksitlendirmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, taksitlerin bir kısmını ödediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili —– tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce verilen —— sayılı kararı ile bozulduğu, bozma üzerine mahkememizce yeniden esas alınarak yargılama yapıldığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, önceki aboneye ait usulsüz kullanım bulunup bulunnmadığı, usulsüz kullanım bedelinin davacıya fatura edilip edilmediği, bu nedenle ödenen bedelin iadesinin istenip istenemeyeceği noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: ——Borçlanmadığı edimi kendi isteğiyle yerine getiren kimse, bunu ancak, kendisini borçlu sanarak yerine getirdiğini ispat ederse geri isteyebilir. ” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Davacı vekili tarafından sunulan tarihi ——- kesilen elektrik açıldığından tutanak tutulmuştur. Dilekçeli —— kesilmedi şeklinde tutanak düzenlendiği görüldü.
—-tarihli mühürleme tutanağı incelendiğinde;—– mühürlendiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından sunulan tarihi ——- kesilen elektrik açıldığından tutanak tutuldu. Elektrik kesildi. şeklinde tutanak düzenlendiği görüldü.
— tarihli mühürleme tutanağı incelendiğinde; —– sayacın mühürlendiği anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik edilen——-nolu sayacın elektrik faturasının ödenmediği nedeniyle kesildiği ve mühürlendiği anlaşılmıştır.
——ödemesi açıklaması ile davacıdan tahsil edildiği anlaşılmıştır.
— tarihli dekontu incelendiğinde, — açıklaması ile davacıdan tahsil edildiği anlaşılmıştır.
——- tarihli dekontu incelendiğinde, —– açıklaması ile davacıdan tahsil edildiği anlaşılmıştır.
—- havale tarihli raporunda özetle; davalı şirketin—- adı geçen işyerini — tarihinde teslim alacak şekilde devir sözleşmesi imzaladığını, kira sözleşmesinin ise —– işyerinin açılış bildiriminin yapıldığını, davacı şirketin edindiği işyerinde elektrik kullanabilmesi için gereken elektriği sağlamak amacıyla kira sözleşmesi ile davalı şirkete müracaatta bulunduğunu, ancak —- imzalayabildiğini, bu süre zarfında elektriği—-kapsamında sağlamış olduğunu, ——– adına ise, tüketici bedelinin onun ödemesi gerekmekte olduğunu, ilgili mevzuat ve yönetmeliklere göre tüketicilerin elektrik kullanabilmesi için kendi adına düzenlenmiş —— bulunmasının elektrik piyasası mevzuatı uyarınca zorunluluk arz ettiği, müşteri kullanım yerini terk ederken mutlaka elektrik temin edilen —- firmasına giderek sözleşmenin iptal ettirilmesi gerektiği, aksi halde sözleşmeye ilişkin yükümlülüklerin devam edeceği dikkate alındığında, davalı şirket tarafından talep edilen ve dava tarihi itibariyle —- taksit olarak düzenlenen toplam —— davacı şirket tarafından ödenmesinin yerinde olmadığını beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Gerçek veya tüzel kişinin; ——— tüzel kişinin ilgili mevzuata uygun olarak kestiği elektrik enerjisini, mücbir sebep halleri dışında; yükümlülüklerini yerine getirmeden dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin izni dışında açması, —— bentlerinde tanımlanan hallerde, usulsüz elektrik enerjisi tüketimi tespitinden önce ilgili tüzel kişilere başvuruda bulunulmuş olması ve bunun belgelenmesi durumunda, usulsüz elektrik enerjisi tüketimine ilişkin hükümler uygulanmaz. ——
(…) Tüketiciye yükümlülüklerini yerine getirmesi için 15 gün süre verildiğini belirten kesme ihbarı bırakılır. Yükümlülüklerini yerine getirmeyen tüketicinin dahil olduğu abone grubundan ait olduğu yıla ilişkin—– belirlenen kesme-bağlama ücretinin —– bendine belirtilen hallerde ise görevli tedarik şirketinin bildirimi üzerine dağıtım şirketi tarafından elektriği kesilir. Bu madde kapsamında yapılan kesintiler hakkında dağıtım şirketi tarafından ilgili tedarikçiye iki gün içerisinde bilgi verilir—-
Mahkememizce verilen kararın ——- tarihli tutanakların celp edilip onların da değerlendirilmesi suretiyle karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın kaldırıldığı, mahkememizce yeniden yapılan yargılama sırasında ilgili tutanakların istenmesine ve davalı kurum tarafından ellerindeki tutanakların gönderilmesine rağmen —- tutanakların gönderilen tutanaklar arasında yer almadığı anlaşılmıştır.
—- —– hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda—- toplanan deliller,—– iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının —- işletmesini kiraladığı, devir sözleşmesine göre ise mağazanın ———– tutanağın alt kısmında kaçak elektrik tespiti nedeniyle elektriğin kesilerek—-mühürle mühürlendiğinin belirtildiği, tutanağın — imzalandığı, ancak herhangi bir tanık imzası bulunmadığı gibi davacı —- imzasının tutanakta yer almadığı, ayrıca imzadan imtina sebebinin de tutanakta belirtilmediği, bu tutanağa istinaden —- tarihli mühürleme tutanağının tanzim edildiği, yine—–açıldığından tutanak tutuldu, enerjisi kesildi.” şeklinde ——– düzenlendiği, tutanağın alt kısmında kaçak elektrik tespiti nedeniyle elektriğin kesilerek —- belirtildiği, tutanağın — yetkililerince ve tanık—- tarafından imzalandığı, ancak davacı —- yetkilisinin imzasının tutanakta yer almadığı, ayrıca imzadan imtina sebebinin de tutanakta belirtilmediği, bu tutanağa istinaden —-tarihli mühürleme tutanağının tanzim edildiği, her iki kaçak elektrik tespit tutanağına istinaden davacıya enerji bedeli tahakkuk ettirildiği ve buna istinaden taraflar arasında ——— tarihinde imzalanan taksitlendirme protokolü ile borcun —- belirlendiği ve takside bağlandığı, aylık taksit tutarının — olduğu, taksit planından tahakkuk eden damga vergisinin—- olarak peşin tahsil edileceğinin kararlaştırıldığı, ayrıca davacı tarafından —- ödendiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın kaçak elektrik kullanımının önceki aboneye ait olup olmadığı hususundan kaynaklandığı, her ne kadar— —- Kesilen elektriğin açıldığından ” bahisle tutanak düzenlenmiş ise de, bu tutanakta bahsedilen daha önce elektriğin kesilmesi işlemine ait dosyada herhangi bir —– olmadığı, bu nedenle kesilmiş elektriğin izinsiz açılmasına ilişkin tutanak tarihinde yürürlükte olan —– tarihli tutanakta enerjinin kesilmediği yazılı ise de, tutanağın alt bölümünde—– mühürlemenin yapıldığı ve buna ilişkin aynı tarihli mühürleme tutanağının düzenlendiği, buna karşın bağlantı kesme yerinin tutanakta yer almadığı, bu durumda mühürleme işlemine rağmen elektrik enerjisinin kesilmediğinin anlaşıldığı,—- tarihli tutanakta belirtildiği şekilde elektrik enerjisinin kesilmemiş olması nedeniyle —– tarihinden önce dosyaya sunulan ————–tarihli olduğu, bu mühürleme işlemine dair tutanak düzenlense de, esasen kaçak elektrik kullanımı tespiti tutanağına göre elektriğin kesilmediğinin anlaşılması nedeniyle—— tarihli tutanağa konu edilen kesilen elektriğin açılması durumundan bahsedilemeyeceği, — tarihinden sonra kesilen elektriğin davacı tarafından açıldığına dair herhangi bir tespit bulunmadığı, — tutulmuş tutanak tespit edilemediği, bu nedenle her iki tutanak yönünden anılan yönetmeliğin —maddesinin uygulanma olanağının bulunmadığı, bunların yanı sıra — tarihli tutanakta davacının dilekçeli abone olduğunun belirtildiği, bu kapsamda davalı tarafça anılan yönetmeliğin —- uyarınca süre verilmesine rağmen—— yerine getirmediği hususlarının iddia ve ispat edilemediği, tüm bu sebeplerle davalı tarafından davacı şirket aleyhine tahakkuk ettirilen enerji bedelinin yerinde olmadığı ve davacı taraftan tahsilatı yapılan —- gecikme cezasının iadesinin gerektiği, her ne kadar damga vergisinin ödendiğine dair dosyada dekont bulunmasa da ödeme planında —– peşin olarak tahsil edileceğinin belirtildiği, protokolün uygulandığı nazara alındığında davalı tarafça bu bedelin peşin tahsil edilmediği de iddia edilmediğinden, damga vergisinin de davacıya iadesinin gerektiği, iadesi gereken tutara faiz başlangıç tarihi ve türü belirtilmediğinden dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği, sonuç ve vicdani kanaatine—- davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2—- dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli —- bakiye karar ve ilam harcının mahsubundan sonra eksik harç kalmadığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4- Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu ——davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya, artan delil avansının daalıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—— Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/07/2021