Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/7 E. 2021/245 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/7 Esas
KARAR NO : 2021/245
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/11/2017
KARAR TARİHİ : 18/03/2021
DAVA :Davacı vekili Mahkememize sunduğu —- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin — tarihinde dava dışı — maliki olduğu ———, davalı — sevk ve idaresindeki —– plaka sayılı araçla çarpıştıklarını, müvekkilinin yaralanması sonucu hastaneye kaldırılarak yoğun bakıma alındığını, müvekkilinin vücudunun değişik yerlerinden yaralanması sonucu ameliyata alındığını ve
devam eden —— aylık süreç içerisinde birden fazla ameliyat olduğunu, tedavi sürecinde müvekkilinin kurtarılamayacak şekilde yaralanan sol ayağının kesildiğini, omurga kemikleri kırıldığı için omurgasına toplam —- tane platin takıldığını, müvekkilinin——- ortalama—– civarında gelir elde ederek geçimini sağladığını, kaza sonucu bu gelirden yoksun kaldığını, trafik kazası sonrasında olay yerine intikal eden emniyet birimlerince rapor tutulduğunu, rapor sonucu davalı —— % 53 oranında kusurlu olduğunun ayrıca alkollü olduğunun da belirlendiğini ileri sürerek, ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile davalı—– adına kayıtlı —- plakalı araç üzerine ve davalı —–malvarlığı varsa sorgulanarak mal varlığı üzerine devir ve temliği önleyecek şekilde ihtiyati tedbir konulmasına, dava sonucunda hükmedilecek miktardan düşülmek üzere tedavi ve bakım masrafları için —- geçici ödemenin kaza tarihi itibariyle işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, geçici ödeme dahil olmak üzere şimdilik — maddi tazminatın ve—- manevi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili —– duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı —vekili Mahkememize sunduğu —– havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacının müvekkili şirkete başvurusu üzerine maluliyet oranının tespiti için hastane evraklarının talep edildiğini ancak davacının bu belgeleri ibraz etmediğinden müvekkili şirket tarafından tazminat hesaplaması yapılamadığını, davacının kaza esnasında ehliyetsiz araç kullanarak yolculuk yaptığını, davacının müterafık kusuru nedeniyle en az % 20 oranında indirim yapılması gerektiğini belirterek haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı—– Vekili hüküm duruşmasına katılmamıştır.
Davalı — vekili Mahkememize sunduğu —— havale tarihli beyan dilekçesinde özetle: müvkkilinin trafik ışıklarına az bir mesafe kala aniden önüne çıkan motorsikleti son anda farkettiğini ve tüm çabasına rağmen çarpışmaya önleyemediğini, kaza tespit tutanağında tarafların müterafik kusurlarının belirtildiğini, davacının sürücü ehliyeti olmadığını motorsikleti kullanırken de kask ve diğer güvenlik kıyafetlerini bulundurmadığını bunun kaza tespit tutanağında da açıkça yazılı olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı —— tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan —– duruşmada/esas hakkındaki beyanında; ben tarafıma atfedilen kusuru kabul etmiyorum, davacı tarafın kusuru nedeniyle kaza meydana gelmiştir, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep ederim, şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı — tarafından mahkememize sunulan ——- tarihli dilekçede; davacının teminatına giren maddi tazminata ilişkin talebi ile ilgili olarak davacı taraf ile sulh olunduğu ve sulh çerçevesinde — ibraname mukabilinde —- tarihinde ödendiğini beyan etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu —— tarihli dilekçede; dosyada görülen tazminat talepleri hususunda tarafların sulh olduğunu ve davadan feragat ettikleri şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı vekili mahkememize sunduğu —– tarihli dilekçede; davalılardan sigorta şirketi tarafından taraflarına maddi tazminata ilişkin ödeme yapıldığını, tarafların maddi tazminat hususunda mutabakata vardığı ve sulh olunduğunu, manevi tazminat davalarının devam ettiğini beyan etmiştir.
Davalı —- tarihli ara karar uyarınca beyanlarını içeren dilekçesinde, davacı tarafın —– tarihli dilekçesi ile tüm talepler hususunda taraflar sulh olduğundan davadan feragat ettiğini bildirdiğini, ancak —- tarihli dilekçesinde ise sadece maddi tazminata ilişkin talepleri yönünden feragat edildiğini bildirdiğini, dolayısıyla mahkemeye sunduğu dilekçe ile davadan feragat eden davacının daha sonra bu feragatten kısmen dönerek yalnızca maddi talepleri yönünden feragat ettiğini. Manevi tazminat yönünden davaya devam ettiğini bildirmesinin usulen mümkün olmadığını belirterek, davacının feragati nedeniyle davannı reddine karar verilmesini ayrıca HMK nun 312.maddesi gereğince davacının yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilmesini ve müvekkili lehine vekalet ücreti takdir edilmesini talep ettiği görülmüştür.
—— tarihli görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize tevzi edilmekle, mahkememizin—- esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce verilen —- sayılı ve — tarihli kararın—– sayılı kararı ile bozulduğu, bozma üzerine mahkememizce yeniden esas alınarak yargılama yapıldığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde —- tarihinde dava dışı—- maliki olduğu—-plakalı— davacı seyir halinde iken davalı —– kapsamında sigortalısı olan ve davalı —- sevk ve idaresindeki ——- plakalı araçla çarpışması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı sabit olmakla bu yaralanmadan kaynaklı davacıda kalıcı maluliyet oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise maluliyet oranı ve bu maluliyet nedeni ile davalılardan maddi manevi tazminat talep edip edemeyeceği, edebilecek ise miktarı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik olunan —— tarihli ölümlü/yaralamalı trafik kazası tespit tutanağına göre; —- sevk ve idaresindeki —- plakalı araç ile — sevk ve idaresindeki — plakalı —– kaza yaptıkları anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan tescil bilgileri incelendiğinde; kaza tarihi itibariyle — aracın —-plakalı —– ise davacı —– kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik edilen— incelendiğinde; poliçenin — tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalının — aracın—- model araç olduğu anlaşılmıştır.
—– sayılı MALULİYET raporuna göre; Gr1 XII(13Ba…….20)A %24, Gr1 X(2…….33)A %37, Balthazard formülüne göre 52.12(elliikinoktaoniki), E cetveline göre %48(yüzdekırksekiz) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin, kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, —– tarihinde maruz kaldığı trafik kazası neticesi meydana geldiği bildirilen yaralanması nedeniyle iyileşme süreci içinde 9 (dokuz) aylık dönemde ilk 2(iki) ayında başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceğini rapor etmiştir.
Makine Mühendisi bilirkişi mahkememize sunduğu —- tarihli raporunda özetle; davalı tarafa sigortalı araç sürücüsü- davalı — % 10 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü-sürücü belgesiz——% 90 oranında kusurlu olduğu şeklinde beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Mahkememizce verilen —– tarihli kararda davacının tüm talepleri yönünden davadan feragat etmesi nedeniyle davanın reddine karar verildiği, kararın istinaf edildiği, kararın istinaf incelemesi sonucunda feragatin manevi tazminatı kapsamadığı sadece maddi tazminat yönünden davadan feragat edildiği gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce daha önce maddi tazminat yönünden verilen kararın istinaf konusu yapılmaması ve istinaf mahkemesinin maddi tazminata ilişkin verilen kararı kaldırma sebebi yapmaması nedeniyle maddi tazminata ilişkin verilen kararın kesinleştiği anlaşılmış hüküm bütünlüğünün bozulmaması nedeniyle maddi tazminat yönünden önceki kararın aynen verilmesi gerekmiştir.
— tarihinde davacı —- sevk ve idaresindeki — plakalı—- davalı— sevk ve idaresindeki—— çarpışması neticesinde trafik kazasının meydana geldiği, kazanın meydana gelmesine yaya geçidi bulunan kavşağa geldiğinde hızını yolun durumuna göre tedbir alabilecek düzeyde düşürüp yeterince özenli ve dikkatli davranmayan davalı—— % 10 oranında, bölünmüş yolda ışık kontrollü mahalde —– yaya geçidini kullanarak ve gelen aracın uzaklık ve hızını dikkate almadan karşıdan karşıya geçmeye çalışan davacının % 90 oranında kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
—- tarihli kaza nedeniyle davacının % 48 oranında maluliyetinin oluştuğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından; kazanın meydana gelmesindeki kusur durumu, olayın meydana geliş şekli, davacının maluliyet oranı , tarafların ceza soruşturmasında tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları göz önüne alınarak zenginleşmeye sebebiyet vermeyecek ölçüde yerleşik yargı uygulamaları uyarınca hakkaniyete uygun bir miktar manevi tazminat hükmetmek gerektiği, tazminatın haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle belirlenen tazminat miktarına kaza tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminatı davası yönünden davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Manevi tazminat davası yönünden davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —— alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 512,33 TL karar ve ilam harcından 19/06/2019 tarihli karar ile davacıdan tahsiline karar verilen 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 467,93 TL karar ve ilam harcının davalı—— tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabulüne karar verilen manevi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı —- alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı —- kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddine karar verilen manevi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —- verilmesine,
7-Davalı —- kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddine karar verilen maddi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 25.950,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ——- verilmesine,
8-Maddi tazminat davası yönünden yapılan ve adli yardım kararı nedeniyle suç üstü ödeneğinden karşılanan 687,00 TL adli tıp fatura bedeli ve 84 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 771,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Manevi tazminat davası yönünden yapılan ve adli yardım kararı nedeniyle suç üstü ödeneğinden karşılanan 700,00 TL bilirkişi ücreti ve 28 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 728,00 TL’nin haklılık durumuna göre hesaplanan 706,16 TL’sinin davacıdan, 21,84 TL’sinin davalı —– tahsili ile hazineye irat kaydına,
10-Davacı tarafından istinaf kararından önce yatırılan ve maddi tazminat davası yönünden harcanan 373,50 TL posta ve tebligat giderinden oluşan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
11-Davacı tarafından yatırılan avanstan yapılan 81,50 TL posta ve tebligat giderinden oluşan yargılama giderinden haklılık durumuna göre hesaplanan 2,45 TL ile istinaf kararından önce davacıdan tahsiline karar verilen 44,40 TL harç olmak üzere toplam 46,85 TL’nin davalı —– alınarak davacıya verilmesine,
12-Davalı —- tarafından yargılama boyunca yapılan ve 86,70 TL posta ve tebligat giderinden oluşan yargılama giderinden haklılık durumuna göre hesaplanan 84,10 TL’nin davacıdan alınarak davalı ——– verilmesine,
13-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin, davalı —– vekilinin ve ihbar olunanın yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/03/2021