Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/618 E. 2022/298 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/618
KARAR NO: 2022/298
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/12/2020
KARAR TARİHİ: 14/04/2022
DAVA:Davacı vekili mahkememize sunduğu —- tevzi tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkili hakkında ——dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve takibin kesinleştiğini, müvekkilinin davalı tarafa borcu bulunmadığını, Şöyle ki;icra takibinin dayanağı çekte ki imza müvekkiline ait olmadığını, Bu bağlamda takip konusu yapılan çekteki imza müvekkiline ait olmadığını, müvekkilim hakkında açılan haksız takiplerin iptali ve hacizlerin kaldırılması için iş bu davayı açma zaruriyeti doğduğunu, öncelikle takibin teminatsız olarak durdurulmasına, müvekkilinin davalıya borcu olmadığının tespit edilmesine, —–iptaline, davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni ile takip konusu asıl alacağın %20’si üzerinden kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini müvekkili adına saygıyla talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP :
Davalı vekili —- tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin tarafından davacının sahibi ve yetkilisi olduğu ———- keşidecisi olduğu davacının aval imzası bulunan ——- sayılı dosyası ile icraya konulduğunu müvekkilinin çekte son ciranta olup iyi niyetli 3. Kişi konumunda olduğu, çek üzerinde aynı zamanda davacının aval imzası da bulunduğunu, davacı çekteki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ederek iş bu davayı açtığını, davacının açmış olduğu dava haksız ve mesnetsiz olduğunu Şöyle ki; Öncelikli olarak husumet yönünden davaya itiraz ettiğini müvekkili tarafından davacıya karşı icra takibi —– sayılı dosyası ile icraya konulduğunu, Ancak, davacı dava dilekçesinin açıklama kısmında —– takibinden bahsettiğini ancak, dilekçesinin Sonuç ve Talep kısmında —–takibin iptalini talep ettiğini, müvekkili tarafından davacıya karşı bu icra dosyası ile herhangi bir icra takibi yapılmamış olduğundan öncelikle husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, müvekkilinin ——–olduğunu, çek müvekkilime ciro yoluyla geçtiğini, dolayısıyla ya çek üzerindeki keşideci ve aval imzasının kontrol etme ve inceleme olanağı bulunmadığını, çek üzerinde keşideci şirketin unvanın üstünde davacının el yazı ile adı yazmakta ve imzası bulunduğunu, davacı, şirket adına dava açmadığını yani, şirket unvanı üzerinde bulunan keşideci imzasına itiraz etmediğini, şahsı adına dava açmış olup, çek üzerindeki aval imzasına itiraz etmekte, —— imzasının kendisine ait olmadığını iddia ettiğini Ancak, çıplak gözle dahi incelendiğinde her iki imzanında aynı olduğu açıkça görüldüğünü yine, davacının imzası sahte, çek üzerine ‘—–yazısını kim yazmış ve kim imzalamıştır? Yine, şirketin mersis numarasının altında yine el yazı ile ‘…’ yazıldığını bu yazıyı da kim yazmıştır? Bu imza ve yazılar davacıya ait değilse ise neden şimdiye kadar bu hususta bir suç duyurusunda bulunmamıştır? Tüm bu soruların cevaplarının davacı tarafından verilmesi gerektiğini, Yine, sayın mahkeme tarafından sadece aval imzasının değil, çek üzerindeki, her iki imzanın ve yine çek üzerinde bulunan —— yazılarınında davacıya ait olup olmadığının bilirkişi marifetiyle tespit edilmesi gerektiğini, dosya da bilirkişi raporu alınacaksa tüm bu hususları tespit edecek geniş kapsamlı bir rapor alınmasını yine, davaya konu çekin keşide tarihinden geri ye doğru son iki yıl içerisinde davacı ve şirketi tarafından ödenen tüm çeklerin görüntülerinin istenilmesini ve ödenen çeklerdeki imzalar ile davaya konu çek üzerindeki imzalarında karşılaştırılmasını ve rapor alınmasını, haksız ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddine, müvekkilim lehine %20 icra inkar tazminatına yargılama giderleri ve vekalet ücretleri davacı üzerinde bırakılarak karar verilmesini arz ve talep etmişlerdir.
DELİLLER :
—– tarihli müzekkere cevabı ile gönderilen sicil kaydı
—- tarihli müzekkere cevabı
— tarihli müzekkere cevabı
— tarihli müzekkere cevabı
— tarihli müzekkere cevabı
—– sayılı dosyası
— tarihli raporu
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İ.İ.K. 72. maddesine istinaden icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, takibe ve davaya konu mezkur çek üzerindeki keşideci kaşe, imza ve altında yazılı —- ismi ile —- yazıları hususunda ihtilaf bulunmadığı, ihtilafın —- yazısı yanındaki imza hususunda olduğu, davaya ve takibe konu bono senet üzerinde aval olarak — adına atılan imzanın —- eli ürünü olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunduğu hususlarındadır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmıştır.
—- dosyasının incelenmesinde; alacaklısının — borçlularının İflas nedeniyle tasfiye halinde—olduğu, takibin dayanağının davaya konu — meblağlı çek olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizin —- tarihli ara kararı ile davacı tarafın takibin durdurulması talebi, davanın icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olduğu, İ.İ.K. 72/3 maddesine istinaden icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında katibin durdurulmasına karar verilemeyeceği gerekçesi ile reddedilmiştir.
Davacı tarafın imza incelemesine esas olmak üzere bildirdiği kurum ve kuruluşlardan ıslak imza örnekleri toplanmış ve mahkeme huzurunda davacı şirket yetkilisinin imza incelemesine esas olmak üzere imza örnekleri alınmıştır.
Mahkememizin —- tarihli celsesinde dosyanın grafoloji uzmanı bilirkişiye tevdii ile rapor aldırılmasına karar verilmiş, dosya bilirkişiye teslim edilmiş, bilirkişi raporunu ibraz etmiş ve rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
— bilirkişi mahkememize sunduğu —- tarihli raporunda sonuç olarak: “İnceleme konusu çekteki imza ile —– karşılaştırma belgelerindeki imzaları arasında —— unsurları açısından saptanan yüksek derecedeki benzerlikler nedeni ile, —- ait, alacaklısı —–el yazısı bitimindeki imzanın, —- eli ürünü olduğu kanaatine varıldığını” beyan ve rapor etmiştir.
Dosyada mevcut tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek, hükme esas alınan — tarihli—-bilirkişi raporu dayanak yapılarak:
Her ne kadar davacı tarafından davaya ve takibe konu çek ön yüzünde —yanındaki imzanın davacı — ait olmadığı iddia edilerek—— dosyasına konu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti için mahkememiz nezdinde menfi tespit davası açılmış ise de, mahkememizce davacıya ait ıslak imza örnekleri toplandıktan ve imza incelemesine esas olmak üzere davacı — ıslak imzaları alındıktan sonra — Uzmanı bilirkişiden rapor aldırıldığı, aldırılan——- tarihli rapora göre; davaya konu çek üzerindenki avalist imzasının davacıya ait olduğunun tespit edildiği, dava konusu çek üzerindeki imza kendisine ait olmasına rağmen dava açıldığından davalı lehine kötü niyet tazminatı koşullarının oluştuğu anlaşılmakla; davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davaya konu çek üzerindenki —-imzasının davacıya ait olduğu anlaşılmakla; dava konusu asıl alacak miktarı —— kötü niyet tazminatı olarak davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 2.654,00 TL harcın alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 2.573,30 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
4-Arabuluculuk aşamasında —- tarafından ödenen arabulucu ücreti 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
14/04/2022