Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/6 E. 2023/841 K. 20.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/6

KARAR NO: 2023/841

ASIL VE BİRLEŞEN DAVALAR: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ: 20/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

ASIL DAVA: Davacı vekili dilekçesinde özetle;

Ortakları ——- vatandaşı olan davacı şirket ile davalı şirket arasında 2014-2016 yılları arasında kereste ve muhtelif kaplama malzemeleri ticareti yapıldığını, taraflar arasında yapılan şifahi anlaşmalar doğrultusunda davacı tarafın davalının fabrika veya deposundaki numuneler üzerinden mal seçimi yapılarak, davalının belirlediği fiyatlardan, uzun vadeli bağlantıları karşılayacak tutardaki çeklerin davalı tarafa teslim edildiğini ve bilahare malların da kararlaştırılan termine göre davalı tarafından doğrudan ———- gönderilmekte olduğunu, ancak davacının seçip belirlediği malların yerine davalının daha düşük kalitedeki malları gönderdiğinin anlaşılması üzerine, davalı tarafın defalarca ikaz edildiğini buna rağmen ikazların sonuçsuz kaldığını, bunun üzerine düşük kalitede mal gönderilmeye devam edilmesi üzerine davacı tarafından mal alımının durdurulduğunu, mal bağlantısı için evvelce verilen çekler gibi dava konusu çeklerin de davalı tarafın elinde bedelsiz kaldığını, davacı tarafından davalıya verilen dava konusu iki adet çekin mal alınmamasına rağmen davalı tarafından ———– Esas sayılı dosyasından davacı aleyhine icra takibine girişildiğini, dava konusu çeklere karşılık davalı tarafından davacıya herhangi bir mal satılmadığını ve teslim edilmediğini belirterek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davalının elinde bedelsiz olarak kalan ——— şubesine ait———- seri nolu 30.11.2016 tarihli 251.980.00 TL lik ve ———- seri nolu 30.12.2016 keşide tarihli 251.980.00 TL tutarındaki çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle yetki itirazında bulunarak İİK nun 72. Maddesi uyarınca menfi tespit ve istirdat davalarının, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde veya davalının ikametgah mahkemesinde açılması gerektiğini, müvekkili şirketin adresinin ———– olduğunu, takibinde ———- İcra Müdürlüğünde yapıldığını, yetkili mahkemenin ———– Mahkemeleri olduğunu belirterek yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, esasa ilişkin beyanlarında da davacının beyanlarının tümünün gerçeğe aykırı olduğunu, takibe konu çekleri ödememek için haksız ve hukuka aykırı iddialar ileri sürdüğünü, davacı tarafından müvekkili şirkette görülerek incelenen ve sipariş edilen malların müvekkili şirket tarafından irsaliyeli faturalar düzenlenerek davacıya teslim edildiğini, açılan menfi tespit davasında, davacının iddialarını ispatlamaya yeterli hiçbir somut delil sunulmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini talep etmiştir.Birleşen———- Esas sayılı dava dosyasında;

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkili ile davalı şirket arasında yapılan sözlü anlaşmalar neticesinde müvekkilinin, davalının fabrika ve deposundaki numuneler üzerinden seçtiği malların davalının belirlediği fiyatlar üzerinden satın alındığını ve uzun vadeli bağlantıları karşılayacak tutardaki çeklerin davalıya teslim edildiğini, malların davalı tarafından peyderpey ———- gönderildiğini, gönderilen ilk bir iki parti dışındaki malların daha önce müvekkilinin belirlediği kalitede olmadığını, daha düşük kalitede malların gönderildiğinin tespit edildiğini, bunun üzerine müvekkilinin mal alımını durdurduğunu, bedelsiz hale geldiği için de çek bedellerinin ödenmediğini, davalının bu çeklere karşılıksızdır işlemi yaptığını, bu konuda davalı hakkında ceza davası açıldığını, dava konusu çeklere karşılık davalı tarafından müvekkiline herhangi mal satılmadığını ve teslim alınmadığını belirterek ———- Şubesine ait ——– seri nolu, 30/04/2017 tarihli, 251.980,00 TL bedelli; ———- seri nolu, 30/05/2017 tarihli, 251.980,00 TL bedelli; ——— seri nolu, 15/10/2017 tarihli, 200.000,00 TL bedelli olmak üzere toplam 703.960,00 TL bedelli 3 adet nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ve çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle mahkememizin yetkisine itiraz etmiş, dava konusu çeklerin icra takibine konu edilmediğini, şirket merkezinin ———- olduğunu, bu yüzden yetkili mahkemenin de ———- Mahkemeleri olduğunu belirtmiş ayrıca davacı iddialarının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, gönderilen malların davacı tarafça sipariş edildiğini ve sipariş formlarında malların kalite ve miktarının yazılı olduğunu, bu formların taraflarca imza altına alındığını, sipariş edilen malların müvekkili tarafından irsaliyeli faturalar ile birlikte davacıya gönderildiğini ve malların teslim alındığını, faturaların ödenmediğini ve davacı tarafından USD cinsinden verilen çeklerin karşılıksız çıktığını, davacının USD cinsinden çeklerin yenilenmesi talebinde bulunduğunu ve bu teklifin müvekkili tarafından kabul edildiğini, ibranamede taksitler USD cinsinden kararlaştırılmış olmakla birlikte davacının talebiyle o günkü dolar kuru esas alınarak çeklerin Türk Lirası üzerinden keşide edilerek müvekilline verildiğini, ibranamede belirtilen çeklerden 11 adetinin ödenmediğini, dava konusu çeklerin davacının borcuna karşılık daha önce verdiği ancak ödeyemediği çeklere karşılık verilmiş çekler olduğunu, malların teslim alınmadığı iddiasının asılsız olduğunu, aksi durumda davacının malları teslim almadığını ve çeklerin avans çeki olarak verildiğini ispatlaması gerektiğini, müvekkili tarafından davacıya gönderilen irsaliyeli faturalara davacı tarafça itiraz edilmediğini, fatura içeriklerinin davacı tarafça kabul edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Birleşen———- Esas sayılı dava dosyasında; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında sözlü anlaşmalar yapıldığını, bu anlaşmalar neticesinde müvekkilinin davalının fabrika ve deposundaki numuneler üzerinden seçtiği malların davalının belirlediği fiyatlar üzerinden satın alındığını ve uzun vadeli bağlantıları karşılayacak tutardaki çeklerin davalıya teslim edildiğini, malların davalı tarafından peyderpey ———– gönderildiğini, gönderilen ilk bir iki parti dışındaki malların daha önce müvekkilinin belirlediği kalitede olmadığını, daha düşük kalitede malların gönderildiğinin tespit edildiğini, bunun üzerine müvekkilinin mal alımını durdurduğunu, bedelsiz hale geldiği için de çek bedellerinin ödenmediğini, davalının bu çeklere karşılıksızdır işlemi yaptığını, bu konuda davalı hakkında ceza davası açıldığını, dava konusu çeklere karşılık davalı tarafından müvekkiline herhangi mal satılmadığını ve teslim alınmadığını belirterek ———- Şubesi’ne ait ——— seri nolu, 30/06/2017 tarihli, 251.980,00 TL bedelli, ———- seri nolu, 30/07/2017 tarihli, 251.980,00 TL bedelli, ——- seri nolu, 30/08/2017 tarihli, 251.980,00 TL bedelli, ———- seri nolu, 30/09/2017 tarihli, 234.400,00 TL bedelli olmak üzere toplam 4 adet toplam 990.340,00 TL bedelli çekler nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ve çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya bakmaya yetkili mahkemenin ———- Mahkemeleri olduğunu, davacı iddialarının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, gönderilen malların davacı tarafça sipariş edildiğini ve sipariş formlarında malların kalite ve miktarının yazılı olduğunu, bu formların taraflarca imza altına alındığını, sipariş edilen malların müvekkili tarafından irsaliyeli faturalar ile birlikte davacıya gönderildiğini ve malların teslim alındığını, faturaların ödenmediğini ve davacı tarafından USD cinsinden verilen çeklerin karşılıksız çıktığını, davacının USD cinsinden çeklerin yenilenmesi talebinde bulunduğunu ve bu teklifin müvekkili tarafından kabul edildiğini, ibranamede taksitler USD cinsinden kararlaştırılmış olmakla birlikte davacının talebiyle o günkü dolar kuru esas alınarak çeklerin Türk Lirası üzerinden keşide edilerek müvekilline verildiğini, ibranamede belirtilen çeklerden 11 adetinin ödenmediğini, dava konusu çeklerin davacının borcuna karşılık daha önce verdiği ancak ödeyemediği çeklere karşılık verilmiş çekler olduğunu, malların teslim alınmadığı iddiasının asılsız olduğunu, aksi durumda davacının malları teslim almadığını ve çeklerin avans çeki olarak verildiğini ispatlaması gerektiğini, müvekkili tarafından davacıya gönderilen irsaliyeli faturalara davacı tarafça itiraz edilmediğini, fatura içeriklerinin davacı tarafça kabul edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Birleşen ——— Esas sayılı dava dosyasında;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 2014-2016 yılları arasında kereste ve muhtelif kaplama malzemeleri ticareti yapıldığını, davalı şirketin belirlediği fiyatlar ile uzun vadeli bağlantıları karşılayacak tutardaki çeklerin davalıya teslim edildiğini ve malların davalı tarafından ——— gönderildiğini, ilk bir iki parti dışında müvekkilinin önceden seçtiği mallar yerine davalı tarafından düşük kalitede malların ———-gönderildiğini, yapılan müteaddit ikazlara rağmen, davalının kararlaştırılan mallar yerine düşük kaliteli malları göndermeyi sürdürmesi üzerine müvekkilinin mal alımını durdurduğunu, davalının elindeki çeklerin de bedelsiz hale geldiğini, davaya konu olan bedelsiz çeklerin davalı tarafından ibraz edilerek “karşılıksız” işlemi yaptırıldıktan sonra, İnegöl İcra Ceza Mahkemesi’nin ———- Esas sayılı dosyası ile “Çekte karşılıksızdır işlemi yaptırılmasına sebebiyet verme” iddiasıyla, davacı şirket yetkilisi aleyhinde şikayet davası açıldığını, dava konusu çeklere karşılık davalı tarafından davacıya herhangi bir mal satılıp teslim edilmediğini belirterek davacının, davalının elinde bedelsiz kalan çeklerle davalıya borçlu olmadığının tespiti ile dava konusu çeklerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ikamet adresinin ———-” olduğunu, davada ———- Mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkili şirketin, davacı şirket ve ———- organik bağının bulunduğu şirketlerle 2014 yılından bu yana orman ürünleri ticareti yaptığını, davacının sipariş ettiği malların incelendiği ve irsaliyeli faturalar ile davacıya teslim edildiğini, fatura borcuna karşılık müvekkiline verilen USD cinsinden çeklerin karşılıksız çıktığını, davacı şirketin, müvekkili şirkete USD cinsinden çeklerin yenilenmesi talebinde bulunduğunu ve ödemeler hakkında müvekili ile davacı şirket arasında anlaşma yapıldığını, yapılan anlaşmada 30.7.2016 – 30.08.2016 – 30.9.2016 30.10.2016 tarihli çeklerin davacı tarafından ödendiğini, ancak geride daha ödenmeyen 11 adet çekin bulunduğunu belirterek davanın yetkisizlik ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir. Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde;Dava, İİK.72 mad gereği takipten önce açılan menfi tespit davasıdır. Menfi tespit davasında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya düşer. Davacı (borçlu), davalının (alacaklının) varlığını iddia ettiği hukukî ilişkiyi (meselâ borcu) sadece inkâr etmekle yetinmekte ise, yani bu hukukî İlişkinin (borcun) hiç doğmadığını ileri sürmekte ise ispat yükü davalıya düşer. Çünkü hukukî ilişkinin (borcun) varlığını iddia eden davalı olduğu için, ispat yükü davalı alacaklıya düşer (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) m. 190; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK) m.6). Fakat, menfi tespit davasını açan davacı (borçlu), davalının (alacaklı) varlığını iddia ettiği hukukî ilişkinin hiç doğmadığını iddia etmeyip, bilakis bu ilişkinin doğduğunu bildirerek başka bir nedenle hukukî ilişkinin geçersiz olduğunu veya son bulduğunu ileri sürmekte ise bu iddiayı ispat yükü TMK’nın 6. maddesi gereğince davacıya düşer. Örneğin; alacaklının dayandığı senedin karşılıksız olduğunu ispat yükü, davacıya (borçluya) düşer. Bunun gibi, davacı (borçlu), davalının (alacaklının) iddia ettiği alacağın ödeme, ibra ve takas gibi bir nedenle son bulduğunu ileri sürerse, bu iddiayı ispat yükü de davacı borçluya düşer .Davacının mahkememizde açtığı menfi tespit davasında, davalı ile aralarında 2014-2016 yılları arasında kereste ve muhtelif kaplama malzemesi ticareti olduğunu, aralarındaki sözlü anlaşmalar uyarınca davalının fabrika ve deposundaki numuneler üzerinden seçilen malların davalının belirlediği fiyatlardan satın alındığını, karşılığı çeklerin davalıya teslim edildiğini, kararlaştırılan termine göre malların davalı tarafından peyderpey ——— gönderildiği, ancak ilk bir iki parti dışında kendilerinin seçtiği mallar yerine davalı tarafından düşük kalitede ve daha ucuz olan malların——— gönderildiğinin belirlendiğini, ikazların sonuçsuz kalması üzerine mal alımının durdurulduğunu, bedelsiz hale gelen asıl ve birleşen davalara konu edilen çeklerin ödenmediğini, davalının bu çekleri ibraz ederek karşılıksız kaşesi vurdurduğunu, dava konusu çeklere karşılık davalı taraftan mal satın ve teslim alınmadığını belirterek davalıya teslim edilen asıl ve birleşen davalara konu edilen tüm çeklerden ötürü davalıya borçlu olmadıklarının tespiti ile çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava ettiği, davalının da asıl ve birleşen davalarda cevap dilekçesinde davacı ve ——— organik bağının bulunduğu şirketlerle 2014 yılından bu yana orman ürünleri ticareti yapıldığını, dava konusu çekler bakımından davacının ileri sürdüğü iddiaların haksız ve hukuka aykırı olduğunu, düzenlenen sipariş formlarında sipariş edilen malların cins, miktar ve fiyatlarının yer aldığını, sipariş edilen malların kalite ve miktarının davacı tarafça görülüp incelendiğini ve sipariş formlarının taraflarca imza altına alınarak bu şekilde siparişlerin kabul edildiğini, davacı ile 2015-2016 yılları içinde 4.083.886,00 TL.tutarında ticaret yapılmış olup, davacı tarafından görülüp incelenerek sipariş edilen malların irsaliyeli faturalar ile davacıya teslim edildiğini, teslim edilen malların ——– Müdürlüğü tarafından onaylı gümrük beyannameleri ile ihracının yapıldığını, söz konusu fatura bedellerinin davacı tarafça ödenmediğini, fatura borcuna karşılık verilen USD cinsinden çeklerin karşılıksız çıktığını, davacının bu çeklerin yenilenmesi yönünde talepte bulunduğunu, davacının bu teklifinin kabul edilerek aralarında düzenlenen ibranameyle bu ibranamede belirtilen vade ve miktarlarda yapılandırma yapılması hususunda anlaşmaya varıldığını, ibranamede taksitler USD cinsinden belirtilmiş olmakla birlikte yine davacının talebiyle o günkü dolar kuru esas alınarak çeklerin TL üzerinden keşide edildiğini, ibranamede belirtilen çeklerden 2016 yılı Temmuz-Ağustos-Eylül ve Ekim aylarına ait olanların ödendiğini, kalan 11 adet çekin ödenmediğini, dava konusu çeklerin davacının borcuna karşılık daha önce verdiği ancak ödeyemediği çeklere karşılık verilmiş çekler olduğunu, bu hususun ibranameden de anlaşılacağını, davacının malı teslim almaması gibi bir durumun söz konusu olmadığını, aksi durumda davacının daha önce verdiği çekleri yenilemek yerine borcu kadar çekleri yenilemesi gerektiğini aksinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının satılan ve teslim edilen malları için düzenlenen irsaliyeli faturalara herhangi bir itirazda ileri sürmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunduğu, davacının da asıl ve birleşen davalarda cevaba cevap dilekçesinde davalıda bulunan USD çeklerinin TL çekleri ile değiştirildiği hususunu kabul etmekle birlikte bu işlemin huzurdaki davaya konu çeklerin bedelsizliği iddiasıyla bir ilgisi bulunmadığını, çek değişiminin davacı şirket ortaklarının İran vatandaşı olması ve——— uygulanan ———- ambargosu sebebiyle ilgili bankanın bu konudaki talebi gereği yapılmak zorunda kalındığını, davalının sunduğu sipariş formu, fatura ve diğer belgelerin dava konusu çeklerle ilgisi olmadığını, ispat yükünün davalıya ait olduğunu ileri sürdüğü uyuşmazlık konularının bunlardan ibaret olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda Mahkememizce davacının talepleri, davalı savunmaları ve tüm dosya kapsamı bakımından inceleme yapılabilmesi için dosya bilirkişiye tevdii edilmiş bilirkişi dava konusu alacaktan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığı mütalaa edilmiştir.Dosyaya sunulan bilimsel ve hükme dayanak olabilecek mahiyette olduğu Mahkememizce anlaşılmıştır. Davalı ise, davacının dava konusu çeklerle kendisine borçlu olduğunu kanıtlayamamış, iki taraf defterlerinde de davacının alacaklı olduğu anlaşılmakla asıl ve birleşen davacıların davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;

1-A-ASILDAVA YÖNÜNDEN: Davanın KABULÜ ile
:Davacının dava konusu :——– şubesine ait ——— seri nolu 30.11.2016 tarihli 251.980.00 TL lik ve ——– seri nolu 30.12.2016 keşide tarihli 251.980.00 TL tutarındaki çeklerden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti ile çeklerin iptaline,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 8.606,38 TL harcın alınması gerekli olan 34.425,51 TL harçtan mahsubu ile bakiye 25.819,13 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 31,40 TL, peşin harç 8.606,38 TL, posta ve tebligat gideri 710,00 TL, bilirkişi ücretleri 4.000,00 TL, talimat bilirkişi ücretleri 1.100,00 TL olmak üzere toplam 14.447,78 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalının yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 76.554,40 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa; artan delil avansının davalıya iadesine,

B – BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN: ——— Esas Davanın KABULÜ ile ; Davacının dava konusu :——— Şubesine ait ———- seri nolu, 30/04/2017 tarihli, 251.980,00 TL bedelli; ——– seri nolu, 30/05/2017 tarihli, 251.980,00 TL bedelli; ———– seri nolu, 15/10/2017 tarihli, 200.000,00 TL bedelli olmak üzere toplam 703.960,00 TL bedelli 3 adet nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespiti ile çeklerin iptaline,
1-Başlangıçta peşin olarak alınan 12.021,88 TL harcın alınması gerekli olan 48.087,51 TL harçtan mahsubu ile bakiye 36.065,63 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
2-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 35,90 TL, peşin harç 12.021,88 TL, posta ve tebligat gideri 166,00 TL olmak üzere toplam 12.223,78 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 104.554,40 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa; artan delil avansının davalıya iadesine,

C – BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN: ——– Esas
Davanın KABULÜ ile ; Davacının dava konusu :——— Şubesi’ne ait ———- seri nolu, 30/06/2017 tarihli, 251.980,00 TL bedelli, ——— seri nolu, 30/07/2017 tarihli, 251.980,00 TL bedelli, ——— seri nolu, 30/08/2017 tarihli, 251.980,00 TL bedelli, ——– seri nolu, 30/09/2017 tarihli, 234.400,00 TL bedelli olmak üzere toplam 4 adet toplam 990.340,00 TL bedelli çekler nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespiti ile çeklerin iptaline,
1-Başlangıçta peşin olarak alınan 16.912,54 TL harcın alınması gerekli olan 67.650,13 TL harçtan mahsubu ile bakiye 50.737,59 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
2-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 35,90 TL, peşin harç 16.912,54 TL, posta ve tebligat gideri 157,50 TL olmak üzere toplam 17.105,94 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 138.937,40 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,

D – BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN : ———- Esas
Davanın KABULÜ ile; Davacının dava konusu : A davacıya ait ——- Şubesi ———- nolu hesabına keşideli; ———- s.nolu 30.01.2017 tarihli, ——— s.nolu 28.02.2017 tarihli,—— s.no Ju 30.03.2017 tarihli, her biri 251.980,00.-TL bedelli çekler nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespiti ile çeklerin iptaline,
1-Başlangıçta peşin olarak alınan 1.290,96 TL harç ile tamamlama harcı 11.619,00 TL ile birlikte alınması gerekli olan 51.638,26 TL harçtan mahsubu ile bakiye 38.728,30 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
2-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 35,90 TL, peşin harç 1.290,96 TL, tamamlama harcı 11.619,00 TL, posta ve tebligat gideri 130,40 TL olmak üzere toplam 13.070,86 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 111.831,60 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekilleri yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde dilekçe ile başvurulacak İSTİNAF yolu açık olmak üzere OY BİRLİĞİ ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.20/12/2023