Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/575 E. 2022/165 K. 10.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/575 Esas
KARAR NO: 2022/165
DAVA-: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 30/11/2020
KARAR TARİHİ: 10/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacılar vekili — harç tarihli dava dilekçesinde özetle; müteveffa —- arızalanan kendi yönetimindeki——— şeridine—— arkasına geçtiğini, bu esnada —- çarpması sonucunda hayatını kaybettiğini, kazaya sebebiyet veren kamyon şoförü olan—— dosyasında yargılandığını, ancak yargılama sırasında —- vefat etmesi nedeniyle kamu davasının düştüğünü, —– kusurlu olduğunun belirlendiğini, kazaya sebebiyet veren — aracın davalı sigorta şirketi tarafından —–poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigorta poliçesinde manevi zarar tazmin teminatının yer aldığını, bu kapsamda davalı sigorta şirketine ihbarda bulunularak müracaat edildiğini ve sigorta şirketi tarafından açılan hasar dosyası sonucunda müvekkilleri tarafından yapılan teklifin kabul edilmediğini, kazaya —- —-plaka sayılı aracın ticari araç olması nedeniyle uygulanacak olan faiz türünün ticari faiz olduğunu, müvekkilleri olan davacıların, müteveffa —- mirasçıları olmaları nedeniyle elim kaza sonrasında babalarını kaybetmenin üzüntüsünü yaşadıklarını iddia ederek, her bir müvekkili için —–olmak üzere toplam — manevi tazminatın kazanın meydana geldiği ——- tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline. yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili——— tarihli cevap dilekçesinde özetle; kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirketin sorumluluğunun düşünülmesi halinde, müvekkili şirketin sorumluğunun teminat limitleri dahilinde olduğunu, zorunlu dava şartı olan sigorta şirketine usulüne uygun başvurunun davacı tarafından yerine getirilip getirilmediğinin ispat edilmesi gerektiğini, usulü yükümlülük olan başvuru şarlını yerine getirmeksizin dava açıldığından açılan davanın üsülen reddi gerektiğini, KTK ve TTK’nm ilgili maddeleri gereğince sigorta sözleşmesinden kaynaklanan talep ve dava haklarının ——–zarara uğradığını, bu ncdenle —- yıllık dava açma süresi geçmiş ise davanın zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, yine kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirkete herhangi bir başvuru olmaması nedeniyle faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini, manevi tazminatın zenginleşme aracı olarak kullanılmaması gerektiğini, davacıların manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu savunarak, haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Davacılar vekili —– tarihli dilekçesi ile davalı ile sulh olunduğuna ilişkin beyan dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili ———- tarihli beyan dilekçesi ile davacı ile sulh olunduğuna ve davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini ve yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığına beyan etmiştir.
Sulh, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan ve görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir(HMK m.313). Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir(HMK m.314) ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur(HMK m.315).
Sulh halinde Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir(HMK m.315).
Vekilin aracılığı ile sulh halinde, bu konuda vekaletnamesinde özel yetki bulunmalıdır(HMK m.74).
Sulh sözleşmesinde yargılama masrafı ve vekalet ücreti de düzenlendiğinden bu hususta ayrıca bir değerlendirme yapılmamıştır.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, sulh, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; tarafların yargılama sırasında sulh oldukları ve davanın konusuz kaldığını beyan ettikleri, sulh sözleşmesinin yasal şartları taşıdığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Sulh nedeni ile konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin yatan 1.024,65 TL harcın mahsubu ile fazla ödenen 943,95 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama masraflarının kendi üzerine bırakılmasına,
4-Davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Taraflarca sulh beyanı uyarınca sulh sözleşmesi sunulmadığından sulhun ne şekilde yapıldığı tespit edilememiş ve oranlama yapılamadığından Arabuluculuk aşamasında —– tarafından ödenen arabulucu ücreti —– davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye avansın ve kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğundan gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ————- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/03/2022