Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/574 E. 2021/692 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/574 Esas
KARAR NO: 2021/692
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 30/11/2020
KARAR TARİHİ: 30/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket —– aralarındaki ticari ilişkiden kaynaklanan fatura alacağı bulunduğunu, ancak davalının haksız ve mesnetsiz şekilde kendisine tebliğ edilen fatura bedellerini ödemekten imtina ettiğini, işbu nedenle davalı aleyhine—— ödenmemiş fatura için alacağın tahsili amacıyla takip başlatıldığını, yukarıda da belirtilmiş olduğu üzere —– sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız takibin dayanağı; müvekkil şirket faturaları olduğunu, davalı tarafından yasal süresi içerisinde işbu faturalara itiraz edilmemiş olmasının da borcun açıkça ikrar edildiğini gösterdiğini beyanla, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın — aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini mahkememizden talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, muhtelif tarih ve bedelli faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup İİK 67 vd maddelerine dayanmaktadır.
Tarafların tüm delilleri celbolunarak dava dosyası ve ibraz edilen davacı ve davalı şirkete ait tüm ticari defter , kayıt ve dayanakları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan raporun dosyadaki verilere uygun ve denetime açık bulunduğu anlaşılmakla, hükme esas alınmıştır.
Davaya konu —-sayılı takip dosyasının celbolunarak yapılan incelenmesinde ; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine—– asıl alacağın faturalara dayalı olduğu belirtilerek tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı ve davalının bağlı olduğu vergi dairelerinden takibe konu fatura tarihlerini kapsayacak şekilde— celbine karar verilmiş, celp olunan —- incelenmesinde her iki tarafında takibe konu faturaları —- bildirdiği görülmüştür.
Tarafların ticari defterlerinin incelenmesi yönünden bilirkişi ara kararı oluşturulmuş, ve duruşmada hazır olmayan davalı vekiline ihtar yerine geçmek üzere duruşma zaptı tebliğ edilmiştir.
Bilirkişi dosyaya sunmuş olduğu —- tarihli raporunda özetle, usulüne uygun olarak tutulduğu anlaşılan davacının —-ticari defter ve kayıtlarına göre davacı şirketin icra takip tarihi itibariyle davalıdan —– alacaklı olduğunu, davalı şirketin ticari defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediği, davaya konu—- davacı kayıtları incelendiğinde davalının — mükellefi olduğu,—- mükelleflerinin şirketlerin adlarına düzenlenen faturaların faturayı kesen şirket sisteme tanımladığında—- üzerinden otomatik olarak gördükleri ve şirketlerin adlarına düzenlenen faturaları —- gün içerisinde noter üzerinden tebligat ile birlikte faturayı iade ederek veya faturayı kabul edip iade faturası keserek itiraz etme haklarına sahip olduğu, dosyadaki mevcut belgeler incelendiğinde davalının adına düzenlenen e faturalara itiraz ettiğine ilişkin bir belge olmadığı, alacağa konu faturalara ilişkin irsaliyeler incelendiğinde irsaliyeler üzerinden — imzasının olduğu, vergi dairesinden gelen — incelenmesinde davacının davaya konu fatura dahil olmak üzere — bildirim konusu yaptığı, davalı şirketin de— davaya konu faturayı bildirim konusu yaptığı, —- birbiri ile uyumlu olduğu ve davacının takip tarihi itibariyle incelenen ticari defter kayıtları ve —–olduğu yönünde rapor düzenlenmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda ; dosya kapsamındaki tüm deliller; vergi dairelerinden celbolunan — , alınan bilirkişi raporuna göre , taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davaya dayanak yapılan faturaların davalı tarafa tebliğ edildiği, davalının faturaları kabul ederek —- kapsamında vergi dairesine bildirdiği, fatura bedellerinden bir miktar davacı tarafa ödendiği, dolayısıyla taraflar arasında ticari ilişkinin var olduğu ve davaya dayanak faturaların davalının kabulünde olduğu, takip tarihi itibariyle davacı defterleri üzerinde yapılan ve usulüne uygun tutulduğu anlaşılan defterlere göre davalıdan takibe konu faturalar nedeniyle toplam —- alacağı bulunduğu, davalının davaya cevap vermediği gibi iş bu bakiye alacağı ödediğine ilişkin de belge dosyaya ibraz etmediği ve usulüne uygun olarak bilirkişi inceleme ara kararı tebliğ edilmiş olmasına rağmen ticari defter kayıt ve dayanak belgelerini de ibraz etmeyerek davacı ticari defter ve kayıt belgelerinin de teyidine olanak tanımadığı, davacının usulüne uygun olarak tutulan ticari defter ve kayıtları ile davalıdan takip tutarı kadar alacaklı olduğunu ispatlamış olduğu, davalının da takibe konu faturaları vergi dairesine bildirerek faturaları zımmen kabul etmiş olduğu, alacağın faturaya dayalı olduğu likit ve belirlenebilir olduğu, icra inkar tazminatı hüküm ve koşullarının oluştuğu, davacının takip tarihinden önce faiz talebinin olmadığı, tarafların tacir olması nedeniyle davacı talebi de dikkate alındığında asıl alacağa takip tarihi itibariyle ticari faiz uygulanması gerektiği, sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın KABULÜ ile; davalının—- dosyasına vaki itirazın iptaline,
2-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına,
3-Hükmolunan alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 4.386,10-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 1.096,53-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 3.289,57-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T’e göre hesaplanan 9.147,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; —— davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
7—- Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen —-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—–Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/09/2021