Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/504 E. 2021/448 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/504 Esas
KARAR NO: 2021/448
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/11/2020
KARAR TARİHİ : 10/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı ——- yapıldığını, davalının kredi sözleşmesi hükümlerine aykırı davranarak borçlarını ödemediğini, bunun üzerine borçluların hesabı kat ederek ihtarname ile borçları keşide edildiğini, ihtarnamenin borçluya tebliğ edildiğini, davalının ise ihtarnameye karşı hiç bir itirazda bulunmadığını ve borcunu da ödemediğini, davalı aleyhine —– tarihinde icra müdürlüğünden ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlunun borcun tamamına haksız olarak itiraz ettiğini, iş bu itiraz üzerine hukuk uyuşmazlıklarında arabulucuya başvurulduğunu, ve anlaşma sağlanamadığını, davalının borcun tamamına itiraz ettiğini, iş bu itiraz hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyetli, tamamıyla takibi sürüncemede bırakmaya yönelik olduğunu, borçlunun herhangi bir sebep göstermeden sadece borcun tamamına itiraz ettiğini, tüm bu nedenlerle takibin tamamına yapılan itirazın hukuki dayanaktan yoksun ve haksız olduğunu, bu nedenle itirazların iptaline ve takibin devamına, davalının % 20 siniden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, dava harç ve gider davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, ve lehine vekalet ücretine karar verilmesini mahkememizden talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; her ne kadar davacı yan huzurda ki davayı Asliye Ticaret Mahkemesinde ikame etmiş ise de taraflar arasında ilişki tüketici ilişkisi olup, yetkili mahkeme Tüketici Mahkemeleri olduğu, bu yönüyle görevsizlik itirazları olduğunu, mahkememizce görevsizlik kararı verilerek dosyanın yetkili ve görevli ——- Tüketici Mahkemelerine tevdini talep ettiklerini, müvekkilinin avukat olup bireysel ihtiyaçları için kredi kullandığını, müvekkilinin hiçbir şekilde tacir sıfatı bulunmamakla birlikte, kredi çektiği dönemde ve halen sigortalı olarak hukuk bürosunda çalıştığını, takibe dayanak kredi sözleşmesinde de hiçbir ticari unsur bulunmadığını, buna rağmen davacı bankanın neye istinaden taraflar arasındaki ilişkiyi ticari olarak atfettiği ve Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açtığı tarafımızca anlaşılamadığını, tüm bu nedenlerle taraflar arasındaki ilişki satıcı tüketici arasında akdedilen tüketici kredisinden kaynaklı olup, 6502 sayılı Tüketici kanunu’na tabi olduğunu, bu yönüyle mahkememizce görevsizlik kararı verilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde Davalının kullanmış olduğu bireysel tüketici kredisinin geri ödememesinden dolayı davalının sorumlu olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
Davacı vekili ——– tarihli duruşmadaki beyanında takip konusu alacağın dayanağı kredilerin tamamının tüketici kredisinden kaynaklanmakta olduğunu beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır(TTK m.4). Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalara bakmakla görevlidir.(TTK m.5).
Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir(TTK m.11 ).
——ister gezici olsun ister bir dükkânda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedenî çalışmasına dayanan ve geliri esnaf işletmesi için öngörülen sınırda kalan, sanat veya ticaretle uğraşan kişidir(TTK m.15 ).
Buna karşılık, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden(TKHK m.3/k) davacı ile ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan(TKHK m.3/ı) davalı arasında tüketici işlemi(TKHK m.3/l) bulunmaktadır.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, ——- adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, kredi sözleşmesi, takip dosyası, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; uyuşmazlığın davalının, davacı banka nezdinde kullandırılan bireysel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, bu işlem, 6502 sayılı kanun uyarınca tüketici işlemi olup, davalının tüketici sıfatını haiz bulunduğu, buna göre dava tarihinde yürürlüğe girmiş olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3, 73/1 ve 83/2 maddeleri uyarınca davaya bakma görevinin tüketici mahkemesine ait bulunduğu——–her ne kadar bankacılık işlemleri Ticaret Kanununda ticari dava olarak düzenlenmiş ise de yürürlük tarihi Ticaret Kanunundan daha sonra olan ve dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ayrıca tüketici hakkında öncelikle uygulanması gereken özel nitelikteki 6502 sayılı TKHK uyarınca uyuşmazlığın Mahkememizin görevine girmediği, görevin tüketici işleminden kaynaklanan uyuşmazlıklara ilişkin olması nedeniyle tüketici mahkemesine (TKHK m.73) ait olduğu, Mahkemenin görevli olmasının(HMK m.114/1-c) dava şartlarından olduğu, Mahkemece, dava şartlarının mevcut olup olmadığının, davanın her aşamasında kendiliğinden(HMK m. 115/1) nazara alınacağı, tespit edilen dava şartı noksanlığının giderilmesinin mümkün olmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak yargılama harç ve giderleri görevli mahkemede değerlendirilmek üzere Mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli —— NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİ’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tefhim/tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/06/2021