Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/469 E. 2020/703 K. 16.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/86 Esas
KARAR NO: 2020/671
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 10/03/2020
KARAR TARİHİ: 09/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirkete sigortalı —- plakalı araç ile davalı sigortalı —- tarihinde çarpışması neticesinde dava konusu kazanın meydana geldiğini, meydana gelen hasar kapsamında —- tarafından karşılandığını, kaza sonrası tanzim olunan Kaza Tespit Tutanağında araç sürücüsünün % 100 kusurlu olması nedeniyle davalı şirketin halefiyet gereği ödemiş olduğu —- için rücu talebinde bulunduğunu, müvekkili şirketin kusuru nispetinde söz konusu — tazminat tutarının ilgili sigorta şirketine ödendiğini, davalı tarafa ilk kusur durumuna göre —fazla ödeme yapıldığını, bu durumun sebepsiz zenginleşmeye yol açtığını, müvekkili şirket tarafından fazla ödenen miktarın davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduğunu, ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine müvekkili şirkete ödenmeyen —- tutar için davalı borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, ancak takibe borçlu tarafından itiraz edildiğini, tüm bu nedenlerle, borçlunun icra takibine yaptığı haksız itirazın iptali ile ——– üzerinden haksız itiraz nedeniyle % 20 icra inkar tazminatına ve davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı — tarafından müvekkili şirket aleyhine —- dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirket tarafından yasal süresi içinde — tarihinde takibe itiraz edildiğini,—- takibin durdurulmasına karar verildiğini,— tarihli itiraz dilekçeleri ve — karar tensip tutanağı—– tarihinde tebliğ olduğunu, İcra ve İflas Kanunu madde 67 gereğince, Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. İş bu dava itirazın iptali davası olup davacı/alacaklı şirket tarafından —- tarihinde açıldığını, ancak müvekkili şirketin itirazı —- tarihinde davacı şirkete tebliğ olduğunu, davacı şirket yasal süresi içinde itirazın iptali davası açmadığını, bu nedenle söz konusu dava zamanaşımına uğradığını bu nedenle davanın reddine karar verilmesini mahkememizden talep etmiştir.
Dava :İtirazın iptali davasıdır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Celp ve tetkik olunan —- sayılı takip dosyasının incelenmesinde davacı tarafından davalı aleyhine — asıl alacağın — işlemiş faizin tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız takip yaptırdığı, davalı borçlu tarafından süresi içerisinde yetkiye, borca ve ferilerine — tarihinde itiraz edildiği, davalı borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazın davacıya usulüne uygun olarak — tarihinde tebliğ edildiği, huzurdaki itirazın iptali davasının ise — görülmüştür.
İ.İ.K. Madde 67: Takip talebine itiraz eden alacaklı itirazın tebliğ tarihinden itibaren 1 sene içerisinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
İtirazın iptali davası bir süreye tabidir. Alacaklı, bu davayı itirazın kendisine (varsa vekiline) tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde açabilir.
Alacaklı bir yıl içinde itirazın iptali davası açmazsa yaptığı ilamsız takip düşer fakat, bir yıllık süreyi geçiren alacaklının genel hükümlere göre alacağını dava etme hakkı saklıdır.
İİK.’nun 67. maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliğ tarihinden itibaren 1 sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Hükümde itirazın iptali davasının açılması için öngörülen sürenin itirazın tebliğinden itibaren başlayacağı açıkça belirtilmiştir. Borçlunun itirazı alacaklıya tebliğ edilmiş olmadıkça itirazın iptali davası açılması için öngörülen süre işlemeye başlamaz. ———–
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, icra takip dosyası, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine —— sayılı takip dosyasından genel haciz yoluyla ilamsız takip yapıldığı, davalı borçlu tarafından süresi içerisinde takibe itiraz edildiği ve davalı borçlunun itiraz dilekçesinin davacıya —tarihinde tebliğ edildiği, huzurdaki itirazın iptali davasının — tarihinde açıldığı, İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali davasının davalı borçlunun itirazının davacıya tebliğinden itibaren 1 yıl içinde açılması gerektiği anlaşılmakla, süresinde açılmayan itirazın iptali davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın REDDİNE,
2-Dava açılırken alınması gerekli 54,40 harcın peşin olarak 227,98 TL alındığından bakiye fazla alınan ‭173,58‬ TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca davacıya iadesine,
6-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile——Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/12/2020