Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/395 E. 2022/84 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/395 Esas
KARAR NO: 2022/84
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 23/09/2020
KARAR TARİHİ: 10/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının —- —- tarafından—- sunulduğunu, davalı tarafından ise söz konusu hizmete karşılık aylık —-ödeme yapılması hususunda anlaşmış olduklarını, müvekkil tarafından —döneminde görülen hizmetler karşılığında, taraflarca anlaşılan tutar olan —- —- ödenmiş olduğunu, müvekkil tarafından — sunulan hizmetlere karşılık, davalı’nın talebine istinaden düzenlenen —- bedelli faturanın davalı’ya iletildiğini, buna rağmen müvekkil’e herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine müvekkilin— tarihinde davalı şirket yetkilisi —- kullanmakta olduğu —-banka hesap bilgisini bildirdiğini ve ödemenin —- tarihine kadar yapılmasını talep etmiş olduğunu, taraflar arasında gerçekleştirilen arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını belirterek davanın kabulü ile—— dosyasında vaki haksız davalı itirazının iptaline, takip tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile devamına, alacağın likit olması ve yargılamayı gerektirmemesi nedeniyle davalı aleyhine takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davacı tarafın, —- döneminde, müvekkil şirketin davacı taraftan———- olacağı konusunda anlaşmış olduklarını, davacı şirketin taahhüt etmiş olduğu hizmetleri sunmamanın yanı sıra, sunmadığı hizmetlerin bedelini talep ettiğini, ve fatura göndermiş olduğunu, davacı tarafça, müvekkil şirkete taahhüt edilen hizmetlerin sunulmadığı gibi, kabul edilmemiş fatura dayanak gösterilerek işbu dava konusu olan haksız icra takibinin başlatılmış olduğunu, davacı tarafın taahhüt ettiği halde yerine getirmediği hizmetlerin bedeli için fatura düzenlemesi ve fatura müvekkil şirket tarafından kabul edilmediği halde icra takibine dayanak gösterilerek müvekkil şirket aleyhine icra takibine başlanmasının iyi niyetten tamamen uzak olduğunu belirterek davanın reddine, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Uyuşmazlık Konusu: Taraflar arasında sözlü olarak yapılan danışmanlık anlaşmasına istinaden davacının takibe konu fatura nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, davalının davacı tarafından taahhüt edilen hizmetlerin bir kısmını yerine getirmediği iddiasına dayalı olarak ödeme yapmamakta haklı olup olmadığı, davacının danışmanlık hizmetlerini sözleşmeye uygun şekilde yerine getirip getirmediği konusunda ihtilaf olduğu anlaşıldı.
Dava , taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Celp ve tetkik olunan —- esas sayılı dosyasının incelenmesinde davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine —–miktarlı fatura bedeli açıklaması ile alacağın tahsili için genel haciz yolu ile ilamsız takip yapıldığı, davalı/borçlunun süresi içinde ödeme emrine, borca, faize ve tüm fer’ilerine itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Celep ve tetkik olunan takip konusu faturanın incelenmesinde faturanın davacı tarafından davalı adına düzenlendiği, fatura tarihinin — fatura açıklamasının basım danışmanlığı ve halkla ilişkiler hizmeti olduğu, faturanın —– olduğu görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan —- tarihli faturanın da aynı şekilde davacı tarafından davalı adına düzenlendiği ve işbu fatura bedelinin davalı tarafından davacıya ödendiği, ödemeye ilişkin dekontların davacı tarafça dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan —-nolu ihtarnamenin incelenmesinde davacı tarafından davalıya hitaben takip konusu—-işbu ihtarın tebliğinden itibaren — iş günü içinde ödenmesinin ihtar edildiği görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan—— nolu cevabi ihtarnamede ise davacı şirket ile —— hususunda anlaşıldığını, bu anlaşma kapsamında davacı şirket tarafından — aylık hizmet planı çıkarıldığını ve davalı şirketin bu planı kabul ettiğini ancak davacı şirket tarafından tahaahhüt edilen hizmetlerin büyük bir çoğunluğunun yerine getirilmediğinden sunulmayan bu hizmetlere yönelik ödeme istenmesinin hukuka aykırı ve mesnetsiz olduğu, bu sebeple davalı şirketin haksız ve mesnetsiz şekilde kesilen faturanın kabul edilmediğinin ihtar edildiği görülmüştür.
Davacı tarafından davalı şirket yetkilisine gönderilen —– planımız ektedir. ——-etmek mümkün olmadığı zamanlar olsa bile hep birbirine eşdeğer yayınlarla ilerleyeceğiz” şeklinde olduğu ve ———- sunulduğu ve incelenmesinde nisan ayında verilecek olan hizmetlerin sıralandığı görülmüştür.
Davalıya ——– öngörülen yayınların;
1——–
2—–
3—–
4—-
5—– yapılması olduğu ve bu— gerçekleştirildiği, —– ayında yapılması kararlaştırılan yayınlardan —- yayınların ise taslak planda olmasına rağmen gerçekleştirilemediği, gerçekleştirilemeyen —- ise ——– ilişkin görsellerin davacı tarafça dosya içine sunulduğu görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp olunarak bir——–bilirkişiden rapor alınmış olup, bilirkişi dosyaya sunmuş olduğu —- tarihli raporunda özetle; ticari defter incelemesi yönünden yaptığı değerlendirmede davalının davacı tarafından düzenlenen —– olarak bildirdiği ancak takibe konu nisan ayına ilişkin hizmet faturasını ——– bildirmemiş olduğu, davacı ticari defter ve kayıtlarına göre davacının takibe dayanak yaptığı ——–alacaklı olarak göründüğü, davalının ise ticari defter ve kayıtlarını incelemeye ibraz etmediği yönünde rapor düzenlenmiştir.
Teknik yönden yapılan değerlendirmede ise; —– firmalarının basında yayınlanması için çalışır ancak bu yayınların garantisini veremeyeceği, —– mümkün olmadığını, birçok derneğin imzaladığı ————– —– temsil ettiği şirkete, markaya, kuruma ait içeriği, mecraların ihtiyaç ve beklentiseni uygun bir biçimde hazırlar ve medya mensubunun değerlendirmesine sunar—- — yöneticileri ile iletişim —————-cümlesinde de yayın garantisinin olmadığının ifade edildiği ve —— güncellenebileceği, eksikliklerin eşdeğer yayınlarla telafi edilebileceğinin anlaşıldığı, şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Tarafların bilirkişi raporuna itirazı üzerine basın yayın uzmanı bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi dosyaya sunmuş olduğu ek raporunda sonuç olarak davacının güncellenmiş medya planlamasını hazırlamış olması ve birbirine eşdeğer yayınları içeren ——- sunmuş olması nedeni ile yükümlülüklerine yerine getirmiş olacağı yönünden ek rapor düzenlenmiştir.
Davacının dosyaya sunmuş olduğu—— tarihli davalıya gönderilen —–yazışmalarında
—-ayında da —— nedeniyle daha önce hazırladığımız — aylık aksiyon planında yer alan içerikler yerine; virüsün gündelik hayatımızda yaratabilecekleri tehlikelere dikkat çeken, doğru bilgi veren, yol haritası sunan içerikler geliştirilmiştir. Söz konusu içeriklerde—– olarak değil, aynı zamanda bilişim sektörünün de sözcüsü olarak konumlandırılmıştır.
—- süresince, hazırladığımız basın bültenleriyle paralel olarak, özel haber çalışmaları organize edilmiştir. Bu aksiyon adımlarıyla —– —- olarak anılmasına yönelik, basınla samimi ve en önemlisi sürdürülebilir bir ilişki kurulmasına yönelik birkaç adım birden atılmıştır. —– gündemi etrafında bu yönde benzer nitelikli adımların atılması, basınla sürdürülebilir bir ilişki geliştirilmesi hedefine hizmet edecek şekilde ilerlenilmesi önerilmektedir.” şeklinde olduğu olduğu görülmüş olup, bilirkişinin ek raporda belirttiği şekilde davacının davalıya bu mail ile nisan ayında yapılamayan programlar yerine güncellenmiş medya planlamasını hazırlayarak davalıyı bilgilendirdiği anlaşılmıştır.
Yargı yetkisini, —– adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda—– dosyası, takibe dayanak fatura, taraflar arasındaki mail yazışmaları ve mail yazışması ekinde bulanan —– belirtilen yayınların bir kısmının yapıldığına ilişkin ——– ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında——aylık dönem için davalı şirkete ——- hizmeti sunulması hususunda sözlü bir anlaşma yapıldığı, sözleşmenin her iki tarafında kabulünde olduğu, sözleşmenin aylık bedelinin—- olmak üzere — olarak kararlaştırıldığı, davacı vekilince—- vermiş olduğu hizmet karşılığı düzenlemiş olduğu —tutarlı faturanın davalı tarafça ödendiği, nisan ayında verilen hizmetler karşılığında düzenlenen —- tutarlı faturanın ise nisan ayında sunulması kararlaştırılan hizmetlerin bir kısmının sunulmaması iddiasına dayalı olarak ödenmediği ve ödenmeyen fatura bedelinin tahsili için davacı tarafından davalı aleyhine——- dosyası ile genel haciz yolu ile ilamsız takip yapıldığı ve davalının süresi içinde takibe itiraz üzerine huzurdaki itirazın iptali davası ile davalının itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmış olup, taraflar arasında yapılan sözlü anlaşma gereği dosyadaki tüm deliler ve bilirkişi raporları bir bütün olarak değerlendirildiğinde taraflar arasındaki sözlü anlaşma uyarınca davacı tarafından davalıya gönderilen mail ile ——– şekilde bire bir aynı —– olmadığı, birbirine eşdeğer yayınlar ile ilerleneceğinin iletildiği ve sözleşmenin bu şekilde kurulduğu, —– ayında sunulması gereken bazı hizmetlerin bire bir sunulmadığı ancak eşdeğer yayınlarla mart ayında yapılması gereken ———-ayında yapıldığı, buna rağmen davalı tarafça davacının — ayına ilişkin düzenlemiş olduğu hizmet fatura bedelinin davalı tarafça ödendiği, davalının işbu fatura bedelin ödemekle medya —— uygulanmadığını bildiği halde fatura bedelini ödemekle bu durumu zımmen kabul ettiği, kaldı ki alınan bilirkişi raporuna göre de taraflar arasındaki —— verilen hizmetin niteliği itibariyle sözleşme kapsamında davacının işin doğası gereği yayın garantisi veremeyeceği ve davalıya göndermiş olduğu—– tarihli mail ile nisan ayında yapılması kararlaştırılan ancak çeşitli nedenlerle yapılamayan programlar ile güncellenmiş —— hazırladığı ve davalıyı bu konuda bilgilendirdiği, yine aynı şekilde nisan ayında da sunulması planlanan hizmetlerden bir kısmının davacı tarafça yerine getirildiği bir kısmının ise bire bir yerine getirilemediği ancak yerine getirilemeyen —— yerine davacı tarafça nisan ayında yerine getirilmesi gereken ——- yayınlandığı, yine nisan ayında yapılması gereken——yayınlandığı, bu hali ile davacının ——ve —— üzerine düşen yükümlülüklerine yerine getirdiği, davalının takip konusu fatura içeriği hizmeti almış olduğu bu hali ile fatura bedelini ödemekle yükümlü olduğu sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın kabulü ile; davalının —- dosyasına vaki itirazının iptaline,
2-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
3-Hükmolunan alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar Kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 685,14 TL harçtan daha önceden peşin olarak olarak ödenen toplam 121,14 TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 564,00 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 121,14 TL peşin harç, 7,80 TL vekalet ücreti, 1.549,00 TL tebligat, bilirkişi, posta ve diğer masraflar olmak üzere toplam 1.732,34 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının yatırana iadesine,
8-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/02/2022