Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/391 E. 2023/472 K. 30.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/391 Esas
KARAR NO : 2023/472

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/03/2017
KARAR TARİHİ : 30/05/2023

DAVA:
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 10/03/2017 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davacının 31/12/2016 tarihinde davalı —–sürücüsü olduğu —— plakalı aracın kendisine çarpması sonucu yaralandığı, yüzünün üç yerinde kalıcı izler oluştuğunu, davacının kazadan sonra iş gücü kaybına uğradığını, gerçekleşen haksız fiil neticesinde davacının maddi ve manevi zarara uğradığını, beyan ederek iş gücü kaybı, kazanç kaybı ve ekonomik geleceğin sarsılması nedeniyle uğradığı zararlara ilişkin olarak maddi tazminat, ayrıca yaşadığı ızdırabın bir parça giderilmesi için manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 22/05/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacının davalının sürücüsü olduğu aracın önüne kontrolsüz ve elindeki telefonu ile meşgulken aniden çıktığını, davalının yasal hız sınırlarını aşmadığını, davacının bir eli cebinde, diğer eli ile de telefonla meşgul olması nedeniyle yere dengesiz düştüğünü ve kendisini koruyacak refleksi gösteremediğini, davacının kazanın oluşumunda kusurlu olmadığını, beyanla davanın reddini talep etmiştir.

Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde 31/12/2016 tarihli kazada kusur durumunun ne olduğu, davacının kalıcı iş gücü kaybının, geçici iş göremezliğinin bulunup bulunmadığı, davacının tedavi giderinin bulunup bulunmadığı varsa miktarı, kaza nedeniyle davacının kazanç kaybının oluşup oluşmadığı varsa miktarı ve davacının manevi zararının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise tüm bu zararlardan davalının sorumlu oluşup olmadığı, sorumlu ise sorumluluk miktarının ne olduğu noktasındadır.

Davanın Hukuki Niteliği: Dava, trafik kazasından kaynaklı geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, tedavi gideri ve manevi tazminat davasıdır.

Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.

Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.

DELİLLER :
Mahkememizden verilen 27/10/2017 tarih ve —— Esas—–sayılı kararı ——Bölge Adliye Mahkemesi —–Hukuk Dairesi’nin 26/06/2020 tarih ve—- Esas —— Karar sayılı ilamıyla BOZULMAKLA, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Kolluk biriminden dava konusu trafik kazasına ilişkin trafik kaza tespit tutanağı celp edilmiş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.——–Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılarak taraflar arasındaki soruşturma dosyasının onaylı bir sureti istenmiş ve dosya arasına alınmıştır.

Dava konusu kaza ile ilgili olarak davacı tarafa rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığının sorulması için—— İl Müdürlüğüne müzekkere yazılmış ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır. Davacı tarafın kaza tarihi itibariyle sosyal ve ekonomik durumunun tespiti için kolluğa müzekkere yazılmış ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır. Manevi tazminat istemi yönünden davalı ——dava tarihi itibariyle sosyal ve ekonomik durumunun tespiti için kolluğa müzekkere yazılmış ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.—–. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —— Esas dosyası celp ve tetkik edilmiştir.——Soruşturma numaralı dosyası uyap üzerinden celp edilmiş ve dosya arasına alınmıştır.
——Başkanlığından davacının geçici ve kalıcı iş göremezlik sürelerinin ne kadar olduğuna ilişkin “Maluliyet Tespit İşlemleri yönetmeliğine” ve ” Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılmasına ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları” yönetmeliğe göre ayrı ayrı rapor tanzimi istenilmiş ve gelen rapor incelenip dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizce 16/12/2021 tarihinde keşif yapılmıştır.
Bilirkişi heyeti 27/02/2021 tarihli raporunda özetle; davacı yaya ——% 75 oranında asli kusurlu olduğunu, davalı sürücü —– % 25 oranında tali kusurlu olduğunu beyan ve rapor etmiştir.—— Dairesi 23/08/2021 tarih ve——sayılı raporunda özetle; davalı sürücü .. %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğunu, davacı yaya .——%25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğunu beyan ve rapor etmiştir.Bilirkişi heyeti 19/09/2022 tarihli raporunda özetle; davacının kazada yaralanmalarından dolayı, 1.534,00 TL sağlık kurumlarına belgeli, 7.110,00 TL bakıcı, 500,00 TL pansuman ve bakım için gerekli tıbbi malzemeler için ve 1.000,00 TL sağlık kurumlarına ulaşım ve bu süreçteki temel ihtiyaçları için olmak üzere toplam 10.144,00 TL bakıcı ve belgeli,belgesiz tedavi gideri olduğunu, davacı … kazanın meydana gelmesinde 9675 kusurlu olarak değerlendirildiğinden 10.144,00 TL bakıcı ve tedavi giderinin Y025’i olan 2.536,00 TL kısmını talep edebileceğini, yüzündeki yara izleri için ve psikolojik tedavi görmesi gerektiği ile ilgili tibbi değerlendirme olmadığını, kazada kırılan dişleri ile ilgili tedavi giderleri diş hekimi tarafından değerlendirilmesinin gerekli olduğunu, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik maddi zararının 1.270,75 TL olduğunu, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının 136.056,86 TL olduğunu, temerrüt başlangıcının davalı sigorta şirketi yönünden 10.03.2017 dava tarihi davalı sürücü yönünden ise 31.12.2016 kaza tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğunu, davacının kaza tarihinden (1,5) yıl önce emekli olduğu, çalışmaya devam etmediği; davaya konu kaza neticesindeki sakatlığı nedeniyle, davacının kaza tarihindeki kazancına göre daha düşük ücretlerle çalışmak durumunda kalabileceği ya da işini kaybedebileceği ilişkin bir durum da bulunmadığına göre davacının ekonomik geleceğinin sarsılmasına ilişkin maddi zarar hesabına yer olmadığını beyan ve rapor etmiştir.
Aktüer bilirkişi 21/03/2023 tarihli ek raporunda özetle; doktor bilirkişi tarafından; davacının talep edebileceği tedavi giderleri maddi zararları toplamının 2.536,00 TL olduğunu, davacının kazada kırılan dişleri ile ilgili tedavi giderlerin ise diş hekimi tarafından değerlendirilmesi gerektiği kanaatinin bildirildiğini, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik maddi zararının 1.270,75 TL olduğunu, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının 187.107,49 TL olduğunu, temerrüt başlangıcının davalı sigorta şirketi yönünden 10.03.2017 dava tarihi davalı sürücü yönünden ise 31.12.2016 kaza tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğunu, davacının kaza tarihinden (1,5) yıl önce emekli olduğu, çalışmaya devam etmediğini, davaya konu kaza neticesindeki sakatlığı nedeniyle, davacının kaza tarihindeki kazancına göre daha düşük ücretlerle çalışmak durumunda kalabileceği ya da işini kaybedebileceğine ilişkin bir durum da ulunmadığına göre davacının ekonomik geleceğinin sarsılmasına ilişkin maddi zarar hesabına yer olmadığını beyan ve rapor etmiştir.

——-Sigorta şirketine müzekkere yazılarak davaya konu kaza nedeniyle davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise hangi zarar kaleminden ne kadar ödeme yapıldığı sorulmuş ve gelen yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Maddi Tazminat
Haksız fiil sonucunda ölüm gerçekleşmemişse 6098 sayılı TBK’nın 54. Maddesine göre; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar bedensel zararlar olarak kabul edilir.Aynı Kanunun tazminatın belirlenmesine ilişkin 55/1. Maddesine göre ise; bedensel zararlar, Borçlar Kanunu hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.
SORUMLULUK VE SİGORTA TEMİNATI
Müteselsil Sorumluluk
TBK’nın 61. Maddesine göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.Aynı şekilde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 88. Maddesine göre de Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.

MALULİYET/İŞ GÖREMEZLİK ORANININ TESPİTİ
Maluliyet/iş göremezlik/çalışma gücü kaybı oranının, kazalının şikayetleri dikkate alınarak trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarihe göre 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında ise Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir(Yargıtay —–. Hukuk Dairesi’nin 30/10/2017 tarih——Esas ve —— Karar Sayılı İlamı). 14/05/2015 tarih ve —- sayılı —–yayımlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na, 2/08/2016 Tarih ve —– sayılı——yayımlanarak yayım tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar’ın Ek:6 Tazminat Ödemelerinde İstenilecek Belgeler Maddesi ile eklenen düzenlemeye göre bedeni zararlardan sürekli sakatlık tazminatına esas sağlık kurulu raporunun 30/3/2013 tarihli ve —– sayılı ——- yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde düzenlenmesi gereklidir.Buna göre trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarih itibariyle Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği [bu yönetmelikte düzenleme bulunmayan hususlar yönünden Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği]’in uygulanması gereklidir.20/02/2019 tarihinden itibaren ise “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerinin uygulanması gerekmektedir ( Yargıtay —– Hukuk Dairesi —–Esas ve —— Karar sayılı ilamı).
Davanın başında ——- yönünden de dava açılmış ise de; mahkememizce bu dava yönünden davanın tefrikine karar verildiği ve bu davanın—— Esas numarasını aldığı, bu davanın usulden reddine karar verildiği, kararın bu şekilde kesinleştiği, davacı tarafça sigorta şirketi yönünden yeniden dava açıp eldeki dosyayla birleştirilmesinin sağlanmadığı, bu kapsamda eldeki dosyada sigorta şirketinin davalı olmadığı, tek davalının … olduğu anlaşılmıştır.Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; 31/12/2016 tarihinde davalının sevk ve idaresindeki ——- plakalı aracın yaya konumunda bulunan davacıya çarpması ile trafik kazası meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde elektriklerin olmadığı, gece vakti yağmurlu havada yaya geçidinin ve kavşak başının olmadığı mahalde karşıdan karşıya geçerken solundan geçen araca yeterince dikkat etmeyen elektriklerin olmadığı şartlarda farları nedeniyle kolaylıkla park edilebilecek aracı dikkat etmeyerek kontrolsüz şekilde yola giriş yapan davacının kazanın meydana gelmesinde %75 oranında kusurlu olduğu——— plakalı araç sürücüsü davalının ise elektriklerin kesik olması nedeniyle karanlık olan yolda ve yağmurlu havada daha dikkatli seyretmesi gerekirken yola gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek yolun sağından önüne çıkan davacı yaya karşı zamanında etkili fren tedbirini uygulamaması nedeniyle kazanın meydana gelmesinde %25 oranında kusurlu olduğu, bu yönde görüş mütalaa eden —— oluşturulan heyet tarafından sunulan raporun ceza dosyasında alınan rapor ile uyumlu olması ve ceza dosyasında olayın oluş şekline ilişkin kabule göre hazırlanmış olması nedeniyle hükme esas alınması gerektiği, ceza dosyası ve —–oluşturulan heyet tarafından sunulan rapor ile çelişen—— tarafından hazırlanan kusur raporunun ise olayın oluş şekline uygun olmaması ve diğer raporlarla çelişmesi nedeniyle hükme esas alınmasının mümkün olmadığı, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre; davacının kaza nedeniyle özür oranının %30 olduğu ve geçici iş göremezlik süresinin 4 ay olduğu, yerleşik Yargıtay uygulamaları ve mevzuata uygun olarak hazırlanması nedeniyle hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacının kaza nedeniyle 136.056,86 TL sürekli iş göremezlikten, 1.270,75 TL geçici iş göremezlikten ve 2.536,00 TL tedavi ve bakıcı giderinden kaynaklı zararının bulunduğu, kaza nedeniyle davacının uğradığı bu zararlardan haksız fiil hükümlerine göre davalının sorumlu olduğu, taleple bağlı kalınarak davacı tarafından sunulan ıslah dilekçesinde talep edilen 1.270,75 TL geçici iş göremezlik, 103.845,93 TL sürekli iş göremezlik ve 2.536,00 TL tedavi ve bakıcı gideri olmak üzere toplam 107,652,68 TL maddi tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, kazada kusur durumu ve kaza nedeniyle ortaya çıkan zararın boyutu değerlendirilerek davacının manevi tazminat davasının 10.000,00 TL yönünden kabulüne karar verilmesi gerektiği, temerrütün kaza tarihi olan 31/12/2016 tarihi itibariyle oluştuğu, kabulüne karar verilen tazminatlara bu tarihten itibaren talep gibi yasal faiz işletilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın maddi tazminat davası yönünden kabulüne, manevi tazminat davası yönünden kısmen kabul, kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafın maddi tazminat davasının KABULÜNE,
A-1.270,75 TL geçici iş göremezlikten kaynaklı tazminatın 31/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B-103.845,93 TL sürekli iş göremezlikten kaynaklı tazminatın 31/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
C-2.536,00 TL tedavi ve bakıcı giderinden kaynaklı tazminatın 31/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafın manevi tazminat davasının KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile; 10.000,00 TL manevi tazminatın 31/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Harçlar kanunu gereğince alınması gerekli 8.036,85 TL karar ve ilam harcından peşin 1.024,65 TL ve ıslah harcı olarak alınan 365,00 TL’nin mahsubundan sonra bakiye 6.647,20 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca maddi tazminat davası yönünden hesaplanan 17.147,90 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca manevi tazminat davası yönünden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca manevi tazminat davası yönünden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8- Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 6.400,00 TL bilirkişi ücreti, 1.044,54 TL—— fatura bedeli ve 170,00 TL keşif araç gideri ve 477,40 TL posta ve tebligat giderinden oluşan toplam 8.123,34‬ TL yargılama giderine ( manevi tazminat davasına has yargılama gideri yapılmamış olması nedeniyle manevi tazminat davası bakımından reddedilen kısım bakımından oranlama yapılmaksızın) peşin harç 1.024,65 TL ve ıslah harcı 365,00 TL eklenmek suretiyle bulunan 9.512,99 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının yatıran tarafa iadesine,Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —— Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.