Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/369 E. 2021/18 K. 12.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/369 Esas
KARAR NO : 2021/18

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/09/2020
KARAR TARİHİ : 12/01/2021

DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu ——- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü — Esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senedine dayalı ilamsız takip başlatıldığını, davalı tarafından başlatılan icra takibinde müvekkilinin borçlu olmadığını, uygulamada genelde sözleşmeler akdedilirken veya kambiyo senetleri düzenlenirken imza yerine geçen— imza işlemlerinin gerçekleşmekte olduğunu, ancak bunun– — ———–yazılması suretiyle de imzanın atıldığı — olduğunu, icra takip dosyasındaki senet metninin incelendiğinde müvekkiline ait — olmamasına rağmen müvekkilinin —— yazılı olduğunun açık şekilde görülmekte olduğunu ancak senet ——– atılan imza yerine geçen bir paraf ne de ——— söz konusu olduğunu, senet üzerinde her ne kadar müvekkilin — yazılmış ise de bunun müvekkili tarafından yazılmadığını, mahkeme huzurunda müvekkiline en basit yöntemle kendi ——— bunun açıkça görülebilecek olduğunu, müvekkilinin imzası olmaması nedeni ile borçlu olmadığının açık olduğunu, senette imzası olan kişinin———olduğunu, bu senetin bu şahıs tarafından paraf atılmak suretiyle imzalanmış ve keşide edilmiş olduğunu, senet örneğinin ellerinde olduğunu, takibe konulmadan önce senet —- adının senette olmadığı konuda senette tahrifat yapmak sureti ile müvekkilin isminin ve soy isminin senede takip öncesinde eklendiğinin açık olduğunu, bu nedenle —- savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını, tedbir yönünden müvekkili aleyhine İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü —- Esas sayılı dosyasından takipte müvekkilinin taşınır ve taşınmaz mal varlıkları ile banka hesaplarına hacizler uygulandığını, müvekkilinin bu nedenle zor durumda kaldığını, takibe dayanak senette müvekkilin imzası olmaması ve —- yapılmak suretiyle senede sonradan —- yazılarak aleyhine takip başlatılması nedeniyle söz konusu icra dosyasının telafisi imkânsız zararlara neden olmaması için, tedbiren durdurulması gerektiğini, bu nedenle dava sonuna kadar takibin öncelikle teminatsız sayın mahkeme aksi kanaatte ise uygun bir teminatla tedbiren durdurulmasını talep etmek gerektiğini beyan etmiş, bu nedenlerle davalının İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü —-Esas sayılı dosyasında takibe dayanak senette imzası olamaması ve imzanın müvekkile ait olmaması nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, devamla müvekkiline büyük zarar veren icra takiplerinin yargılama bitinceye kadar müvekkil yönünden durdurulmasına, durdurma kararının sundukları deliller ve mevcut durum dikkate alınarak takdiren teminatsız, mahkeme aksi kanaatte ise uygun bir teminatla olarak verilmesine, davalının iik 170/son maddesi uyarınca takip konusu alacağın %20’si oranında tazminata ve aynı madde gereğince %10 para cezasına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ve tensip zaptı davalıya usulüne uygun tebliğ edilmiştir.
CEVAP :
Davalı taraf davaya cevap vermemiş, duruşmaya katılmamıştır.
DELİLLER :
-İstanbul Anadolu —-İcra Dairesi’nin —– Esas sayılı dosyası,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT:
Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davaya ve takibe bono senet üzerinde kefil kısmında yazılı …——— senet üzerinde bulunan imzanın davacıya ait olup olmadığı, davacının davalı alacaklıya borçlu olup olmadığı noktasındadır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmıştır.
İstanbul Anadolu —. İcra Dairesi’nin —– Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının ..——bedelli bono senet olduğu, bono senede göre ——— ise kefil olduğu, takibin borçlular yönünden kesinleştiği görülmüştür.
12/01/2021 tarihli ön inceleme duruşmasında davalı …, takibe konu bono senedi kendisinin düzenlediğini, bono senedin üzerindeki —bono senet üzerinde borçlu——— imzasının bulunduğunu, senet düzenlenirken ..—–imzasını almayı unuttuğunu beyan ile ikrar etmiştir.
6100 Sayılı HMK 187/1. Maddesine göre davalının mahkeme huzurunda davaya konu bono senette davalı .—— imzasını almayı unuttuğunu ikrar ederek vakıanın çekişmeli olmaktan çıkarak ispatına gerek kalmadığından davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
İstanbul Anadolu —. İcra Dairesinin—— Esas sayılı takip dosyasında davacı …———– borçlu olmadığının tespitine,
2-Bono senet üzerinde davacının imzasının bulunmadığı, davalı tarafından belirli ve bilinebilir olduğu, bono senedin davalı … tarafından bizzat düzenlendiği anlaşılmakla asıl alacak miktarı 30.000,00 TL’nin %20 si olan 6.000,00 TL’nin kötü niyet tazminatı olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 537,48 TL harcın alınması gerekli olan 2.049,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.511,82 TL karar ve ilam harcının davalı ‘dan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 537,48 TL, posta ve tebligat gideri 30,00 TL, başvuru harcı 54,40 TL, olmak üzere toplam 621,88 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan —– 4.500,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6- Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalının yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.