Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/359 E. 2021/856 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/359
KARAR NO: 2021/856
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/02/2020
KARAR TARİHİ: 30/11/2021
DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu — havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin — yılında kurulan saygın bir kuruluş olduğunu, davalının —– başlığı altında kendi sunumuyla müvekkile yönelik hayal ürünü ve gerçek dışı suçlamalar yönelttiği, şirket ve yöneticilerinin ticari itibarını zedeleyecek ve hakaret niteliğinde suçlamalarda bulunduğu, malvarlığını hülle ile yurtdışına kaçırdığını, vergi kaçırmaya —– olduğu ithamlarında bulunduğunu, müvekkilin yapmadığı şeylerin yapılmış gibi gösterildiği, davalının ——– olduğunu, yapılan işlemin aslı ve içeriğini çarpıtarak müvekkil şirketin ticari itibarın, marka değerine ve kişilik haklarına saldırıda bulunduğunu, —- paylarının ——- şirkete hükümete yakın bir şirket tarafından çöküldüğü ya da —- malvarlıklarının yurtdışına kaçırıldığı, — şeklinde nitelendirdiğini, müvekkili şirketin ———- kaçtığına ilişkin bir intiba oluşturmaya çalıştığını, oysa mevzuat gereği, alıcının kimliği, satış bedeli ve satış nedeni hakkında bilgilerin —- olduğunu, ancak şirket hisselerinin devrinin geçerli olabilmesi için—- onay alınmadan hissedarlık yapısının kamuya açıklanmamasının talep edildiği, hisse devir sözleşmesinde satış bedelinin karşılıklı müzakere ile belirlenmiş adil piyasa fiyatına uygun olduğunu, davalının haksız ithamları ile müvekkilinin uğradığı maddi ve manevi zararların davalıdan talep edildiğini, dava konusu videoda birçok dayanaksız, delilsiz suçlamalar yapıldığını, ayrıca davaya konu yayında müvekkil şirketin —— yaptığı açıklamaların da çarpıtıldığı, hayal mahsulü iddialarını inandırıcı kılmak amacıyla rakamların —— edildiğini, — olduğunu, böyle bir şirketin —— satılmasının inandırıcı olmadığının belirtildiğini, bu ifadelere göre halka açık bir şirket olan müvekkilinin % 100 hissedarı olduğu şirket adeta yok pahasına kim olduğu belli olmayan yurtdışında bir şirkete satılmakta olduğu izlenimi uyandırılmaya çalışıldığını, oysa bir şirketin değerinin cirosu ile değil karlılığınca belirlendiği, müvekkili şirketin —— beri hiçbir kar payı elde edemediği, bu sebeple şirketi satarak başka yatırımlara odaklanmak istediğini, bunun için yatırımcılarla görüşülerek halen başka bir ——— yapan bir şirkete satmak için anlaşıldığını, davalının bu hususları bilmeden/ araştırmadan kötü niyetli olarak haksız fiilini gerçekleştirdiğini, payları—- gören halka açık bir şirket olan müvekkilin bu iddialarla yatırımcılar bakımından tedirginlik oluşturulmaya çalışıldığını, yatırımcıların bundan etkilenebileceği, müvekkil şirketin değeri ile ilgili ortaya çıkabilecek bir zararın davalının kastıyla gerçekleşmiş olacağı, dolayısıyla yapılan ithamların müvekkilin ticari itibarını zedelediği, marka değerini düşürdüğü ve şirkete açıkça zarar verdiği, —- kusurlu ve hukuksa aykırı bir fiille başkasına zarar verenin b zararı gidermekle yükümlü olduğunun düzenlendiği, bu konuda —- da bulunduğu, davalının gerçek dışı ve—- — — gözetildiğinde müvekkilin uğrayacağı zararın artacağı, davalının —- yaptığı bu paylaşımı diğer —- de paylaşıma açtığı, zararın tespitinde müvekkilin —— bilinirliği, —— değerlendirilmesi gerektiği, —- ölçütlerle yerel mahkemenin manevi tazminata hükmetmesi gerektiği yönünde kararları bulunduğu belirtilerek maddi ve manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER :
-Davaya konu videolara ilişkin ekran görüntüleri,
—– yevmiye nolu ihtarname ve tebliğ suretleri
—– sayılı görevsizlik kararı,
—-cevabi yazıları,
—– tarihli raporu,
—- tarihli raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, haksız fiile dayalı olarak açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı— davacı şirket hakkındaki —– tarihli paylaşımlarının haksız fiil teşkil edip etmediği, haksız fiil nedeniyle davacı şirketin maddi zararının oluşup oluşmadığı, zararı oluşmuş ise maddi zararının miktarı, davacı şirketin manevi zarar talep edip edemeyeceği, manevi zarar miktarı oluşup oluşmadığı noktasındadır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmıştır.
—- sayılı görevsizlik kararı verildiği,—- esasına tevzi edildiği görülmüştür.
— sayılı kararı ile davalı —tarihinde davacı şirket aleyhine bir adet —— erişimin engellenmesine karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce—- rapor aldırılmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti —— tarihinde raporunu ibraz etmiş ve rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
—- oluşan Bilirkişi heyetinin mahkememize sunduğu — tarihli raporunda özetle; —- adresinde yer alan ve dosya muhteviyatına sunulan —-tarihli kararında erişimin engellenmesine karar verildiği ve tarafımızca dosyaya sunulmuş — içeriğindeki —— üzerinden değerlendirme yapıldığını, —- içeriğinin incelenmesi neticesinde davalının paylaşımında geçen — anlamına geldiğini, bu şirketi satan kişinin de saf olması gerektiğini, — kutusu tarzında şirket kurup, —- satmış olabilirler, böylece de—- kurtarma operasyonu yapmış olabileceklerini, aynı zamanda vergi operasyonu yapmış olabilirler” ifadelerinin ölçüsüz ve eleştiri sınırını aşan —- olarak nitelendirilebileceği, gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemenin Türk Ticaret Kanunu madde 55/1 anlamında bir haksız rekabet hali olarak düzenlendiği, maddi zararın miktarını davacının kanıtlaması gerektiği, şu aşamada dosya kapsamı itibariyle tespitinin mümkün olmadığı, manevi zararın tayininin sayın mahkemeye ait olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını beyan ve rapor etmiştir.
Mahkememizce davalı tarafın haksız fiili nedeniyle davacı tarafın maddi zararı bulunup bulunmadığı yönünden sermaye piyasası uzmanı bilirkişiden rapor aldırılmasına karar verilmiş, bilirkişi —– tarihinde raporunu ibraz etmiş ve rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
— mahkememize sunduğu — tarihli raporunda özetle; Davacı şirket pay fiyatlarının davalının —- sonrasında düşme eğilimi gösterdiği, bu eğilimin davacı şirketin piyasa değeri üzerinde de etkili olduğu, ancak davacı şirketin pay fiyatlarındaki ve şirket değerindeki düşüşün sebebinin—- yılı ilk aylarından itibaren bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de kendisini gösteren pandemi koşullarına mı bağlı olduğu, yoksa davalının ——- neticesi mi gerçekleştiğinin mevcut dosya kapsamında gösterilemediği, davacı şirkete ait payın fiyatına, ilgili dönemde —- fiyatlarını etkileyen unsurlardan ayrı olarak, başka bir etmenin etkili olduğunun tespit edilemediği, davalı paylaşımlarında yer alan davacı şirkete ilişkin iddiaların doğruluk/ haklılığının davalı tarafından dosya kapsamında gösterilememesi sebebiyle davacı şirketin manevi zararının oluşmuş olabileceği, maddi zararın ise net tutar olarak davacı tarafından ortaya konulması gerektiği, yukarıda sözü edilen olağanüstü mevcut koşullarda davalı iddialarına dayanan maddi zararın tarafımdan tespit edilemeyeceği görüş ve kanaatini beyan ve rapor etmiştir.
Dosyada mevcut tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek, hükme esas alınan — raporu dayanak yapılarak;
Davalı — — tarihinde davacı şirket aleyhine bir adet — yayınladığı, — içerdiği,
—- kararı ile erişimin engellenmesine karar verildiği,
Davacı tarafın maddi tazminata yönelik talebinin değerlendirilmesinde;
Mahkememizce bilirkişi heyetinden aldırılan bilirkişi raporuna göre; — tarihli kararı ile erişimin karar verildiği dosyaya sunulan — değerlendirme yapıldığı, —-bu durumun şirkete çöküldüğü anlamına geldiğini, bu şirketi satan kişinin de saf olması gerektiğini de, — olabilirler, böylece de —- —– yapmış olabileceklerini, aynı —- yapmış olabilirler.” ifadelerinin ölçüsüz ve eleştiri sınırını aşan —– olarak nitelendirilebileceği, gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemenin TTK. 55/1-a-1 maddesi anlamında haksız rekabet olarak düzenlendiği,
Mahkememizce sermaye piyasası uzmanı bilirkişiden alınan rapora göre; davacı şirket pay fiyatlarının davalının —–paylaşımları sonrasında düşme eğilimi gösterdiği, bu eylemin davacı şirketin piyasa değeri üzerin de etkili olduğu, ancak davacı şirketin pay fiyatlarındaki şirket değerindeki düşüşün sebebinin —– aylarından itibaren bütün dünyada olduğu gibi —– de kendisini gösteren pandemi koşullarına mı bağlı olduğu yoksa davanın — neticesi mi gerçekleştiğinin mevcut dosya kapsamında gösterilemediği, davacı şirkete ait payın fiyatına ilgili dönemde —–unsurlardan ayrı olarak başka bir etmenin etkili olduğunu tespit edilemediği, davalı paylaşımlarında yer alan davalı şirkete ilişkin iddiaların —- tarafından dosya kapsamında gösterilememesi sebebi ile davacı şirketin manevi zararın oluşmuş olabileceği, maddi zararın ise net tutar olarak davacı tarafından ortaya konulması gerektiği, olağan üstü mevcut koşullardan davalı iddialarına dayanan maddi zararın bilirkişi tarafından tespit edilemediği anlaşılmakla davacı tarafın maddi tazminat talebinin reddine dair karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafın manevi tazminata yönelik talebinin değerlendirilmesinde;
Davalının ——- olarak nitelendirilebileceği, davalının ——- davacı şirket hakkında gereksiz yere incitici açıklamalarda bulunarak kötülemesi ile davacı şirketin kişilik haklarının zedelendiği, 4721 sayılı TMK 57.vd. Maddelerinde tüzel kişiliğin tanımlandığı, TMK 24. Maddesinde kişilik haklarına saldırının ilke olarak tanımının yapıldığı, TKM 24. Maddesi kapsamında davalının —– davacı şirketin kişilik haklarına saldırı niteliği taşıdığı ve hukuka aykırı olduğu,
6098 sayılı TBK 58. Maddesi kapsamında davacı şirketin kişilik haklarının zedelenmesi nedeniyle—– müstekar içtihatlarına göre manevi tazminat talep edebileceği,
Manevi tazminatın olay nedeni ile uğranılan zarar sonucu duyulan acı ve üzüntünün kısmen de olsa giderilmesi amacına matuf olup, haksız zenginleşmeye neden olmayacak şekilde hakkaniyete uygun bir miktarda takdir edilmesi gerektiği; bu kabul çerçevesinde davalının —– nedeniyle davacı şirketin kişilik haklarının zedelendiği, — hukuka aykırı olduğu, tarafların —— durumu, paranın alım gücü ile—– öngördüğü koşulların somut olayda gerçekleşme biçimine, hak ve nesafet kurallarına göre hükmedilmesi gerektiği, anılan hususların mahkememizce nazarı itibara alınarak davacının manevi tazminat talebinin kısmin kabulü ile kısmen reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere:
A-Davacının maddi tazminat talebinin; REDDİNE
B-Davacının manevi tazminat talebinin; KISMEN KABULÜ, KISMEN REDDİNE,
1-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; — haksız fiil tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Fazlaya dair talebin reddine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 2.049,46 TL karar ve ilam harcının işin hitamında ödenmesi gereken 683,1 TL harçtan fazla olduğu anlaşıldığından 492 sayılı harçlar kanunun 31. maddesi gereğince fazla alınan 1.366,36 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya ödenmesine,
4-Arabuluculuk aşamasında —- tarafından ödenen arabulucu ücreti —, davacı yan davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 110,00 TL’sinin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 1.210,00 TL yargılama masrafının davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
5-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 207,00TL tebligat ve posta gideri 2.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.007,00 TL yargılama masrafının davacı davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 250,58 TL yargılama masrafına davacının başlangıçta yatırdığı harç 683,10 TL ilave olunarak toplam 933,68 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 2.756,42 TL yargılama masrafının davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Manevi tazminat davası yönünden davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürülükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/11/2021