Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/351 E. 2020/607 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/351 Esas
KARAR NO: 2020/607
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/09/2020
KARAR TARİHİ : 12/11/2020
DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu —– havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davalı kuruma bağlı okulda tamir , tadilat ve bir çok imalat yapıldığını, işlerin faturaya yansıtıldığı ve yapılan inşaa işlerinin aynı zamanda ———defterine de kaydedildiği ve eski yönetimin borcu ödemeyi kabul etmiş ise deyeni yönetimin bu bedeli ödemeyi kabul etmediğini, davalı kuruma bağlı okul için yapılan işçilik bedelinin tamiratlarının yapılması bedeli olarak şimdilik ——— arabulucu görüşme tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faiziyle davalı tarftan tahsili ile taraflarına ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili mazeret bildirirek hüküm duruşmasına katılmamıştır.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu ———– havale tarihli cevap dilekçesinde özetle:
Öncelikle davaya karşı ilk itirazlarını, yetkisizlik, görevsizlik, zamanaşımı, dava şartı yokluğu ve davanın kabule şayan olmadığı itirazlarını ileri sürerek, davanın bu yönlerden reddini talep ettiklerini, davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, idarenin davacı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacı şirketin ihale konusu işleri harici sözleşme dışı işler yapıldığının iddia edildiğini, davalı bakanlığın ve onarım yapıldığı iddia edilen okulun resmi bir kurum olduğunu, rastgele hiçbir idarecinin tamir, bakım ve onarım yaptırmasının mümkün olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili ——— tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır(TTK m.4). Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalara bakmakla görevlidir.(TTK m.5).
Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir(TTK m.11 ).
Esnaf ise; ister gezici olsun ister bir dükkânda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedenî çalışmasına dayanan ve geliri esnaf işletmesi için öngörülen sınırda kalan, sanat veya ticaretle uğraşan kişidir(TTK m.15 ).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalı idareye ait okulda bir takım tadilat ve imalat yaptığı, bu yaptığı işlerin karşılığı olarak faturalar düzenlediği ancak davalı tarafça fatura bedellerinin ödenmediği iddiasıyla eldeki davayı açtığı, davanın eser sözleşmesinden kaynaklandığı ve eser sözleşmesinin Borçlar Kanununda düzenlendiği, bu kapsamda eldeki davanın mutlak ticari dava niteliğinde bulunmadığı, öte yandan davacı yönünden dava konusu tadilat ve imalat işi ticari iş olmakla birlikte davalı idare yönünden ticari olmadığı, bu kapsamda her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmaması nedeniyle nisbi ticari dava olarak da değerlendirilemeyeceği, davaya bakma görevinin genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine(HMK m.2) ait olduğu, mahkemenin görevli olmasının(HMK m.114/1-c) dava şartlarından olduğu, mahkemece, dava şartlarının mevcut olup olmadığının, davanın her aşamasında kendiliğinden(HMK m. 115/1) nazara alınacağı, tespit edilen dava şartı noksanlığının giderilmesinin mümkün olmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak yargılama harç ve giderleri görevli mahkemede değerlendirilmek üzere Mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli ———–Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tefhim/tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ————-Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/11/2020