Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/349 E. 2021/420 K. 02.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/349
KARAR NO : 2021/420

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2020
KARAR TARİHİ : 02/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili — tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili—- imzalandığı, işbu sözleşmede davalı …— kefalet olarak imza attığını,——— olduğu, kredinin ödeme planı uyarınca ödenmemesi üzerine Kadıköy —-.Noterliğinden keşide ——– yevmiye saylı ihtarnameleri ile hesapların kat edildiği, ihtarname ile netice alınamadığından kullandırılan kredinin tahsili için İstanbul Anadolu ——– Esas sayılı dosyası dosyasından haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının asıl borç miktarına ve işlemiş faizine ve faiz oranına itirazı nedeniyle takibin durduğunu belirterek davalının haksız itirazının iptaline ve %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile ücretim vekalten davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalıya dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı davaya cevap vermediği gibi duruşmalara da katılmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı kullandırılan krediden ödenmeyen alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup İİK 67 ve devamı maddelerine dayanmaktadır.
Mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilen yine Mahkememizin —Esas sayılı dava dosyası incelendiğinde; taraflarının aynı olduğu, davacı banka tarafından —— davalının müteselsil kefalet sıfatı ile kefil olduğu, bu nedenle ödenmeyen kredi alacağının tahsili için takip yapılarak takibe yapılan itirazın iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
HMK 166. Maddesi; “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar…” hükmü düzenlenmiştir.
Asıl ve birleşen dosyaların kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde, dava dosyalarındaki dava konusu uyuşmazlıkların davacı banka tarafından farklı tarihlerde dava dışı ———— müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzası bulunan davalı … aleyhine başlatılan icra takiplerine davalı/borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine eldeki davaların açıldığı, asıl ve birleşen dosyada uyuşmazlığa konu kredilerin farklı tarihlerde kullandırılmış ise de, davalarının taraflarının aynı olduğu, her iki dava dosyasının birlikte görülmesinde taraflar yönünden hukuki yarar bulunduğu gibi usul ekonomisi yönünden de menfaat olduğu anlaşıldığından HMK 166/1 maddesi gereğince davaların birleştirilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin —— sayılı dava dosyaları arasında gerek fiilen gerekse hukuken bağlantının oluştuğu, her iki davadaki uyuşmazlığın aynı kredi sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmakla, iş bu dava dosyasının Mahkememizin— Esasında kayıtlı dava dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Mahkememiz esasının bu şekilde KAPATILMASINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda esas hükümle birlikte istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi