Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/344 Esas
KARAR NO: 2021/559
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 03/09/2020
KARAR TARİHİ : 08/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile aralarında bankacılık işlemleri sözleşmesi düzenlendiğini, davalının kredi sözleşmesi hükümlerine aykırı davranarak borçlarını ödememesi üzerine borçlunun hesabı kat edilerek —– ihtarname gönderilerek davalıya tebliğ edildiğini, davalı aleyhine —— sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, davalının itirazının hukuki dayanaktan yoksun ve haksız olduğunu, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve % 20 icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar vermesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, davalı bankanın davalıya kullandırmış olduğu ——— tarihli bankacılık işlemleri sözleşmesine istinaden mevcut kredi borcunun ödenmemesi üzerine, alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, İİK nun 67 vd maddelerine dayanmaktadır.
Davaya konu—— sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı banka tarafından davalı hakkında kullandırılan kredilerden kaynaklı toplam ——- tutarında alacağın tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, davalıya gönderilen ödeme emri tebligatı iade gelmiş ise de davalının ödeme emri henüz tebliğ edilmeden icra takibine yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celbolunarak dosya ve davacı bankaya ait tüm yasal defter , kayıt ve dayanak belgeler ile bilgisayar kayıtları üzerinde bankacılık konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan raporun dosyadaki verilere uygun , gerekçeli ve denetime açık bulunduğu anlaşılmakla, hükme esas alınmıştır.
Uzman bilirkişi aracılığıyla yaptırılan incelemede, taraflar arasında imzalanan bankacılık sözleşmesi ile davalıya —– limitli kredi kartı ve bu kredi kartına bağlı olarak ek kart verildiği davalıya ait asıl ve ek kart işlemlerine ilişkin hesap özetlerinin incelenmesinde dava konusu kredi kartına —-son ödeme tarihli ——- dönem borçlarının asgari ödeme tutarları dahil herhangi bir ödeme yapılmadığı davacı banka tarafından davalı borçluya————- tarihi itibariyle hesabın kat edildiği ve —– gün içerisinde ödenmesinin ihtar edildiği kredi kartlarına uygulanacak akdi ve gecikme faiz oranlarının 5464 sayılı banka kartları ve kredi kartları kanunun ——-dönemi için kredi kartlarına ugulanacak azami gecikme faiz oranı—- belirlenmiş olup, icra takibinin —- gecikme faizi oranı üzerinden yapılan hesaplama sonucu davacı bankanın davalı borçludan —-asıl alacak, — kat tarihine kadar işlemiş faiz temerrüt tarihinden takip tarihine kadar işleyen —- ihtarname masarfı olmak üzere — alacaklı olduğu ancak davacı banka tarafından icra takibye davalıdan—————- talep edildiği yönünde rapor tanzim edilmiş ve rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamındaki tüm deliller ve bilirkişi raporuna göre; davacı banka ile davalının kullanmış olduğu kredi nedeniyle, davalının davacı bankaya ——- sayılı dosyasından dolayı hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre davacı bankanın davalıda davacının icra takibindeki talebi ile bağlı kalınmak suretiyle —— temerrüt tarihi ile takip tarihi arasında işleyen faiz, ———- talep edebileceği davalı tarafından kredi borcunun ödenmediğinin sabit olduğu, davalının itiraza konu icra takibine yapmış olduğu itirazın haksız olduğu, keza davalının cevap dilekçesi sunmadığı gibi borcun ödendiğine ilişkin bir itirazının olmadığı ve itirazın iptaline karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Mahkememizce maddi hata sonucu kısa kararda toplam alacak doğru hesaplanarak ——-belirlenmiş ve bu tutar yönünden itirazın iptaline karar verilmiş olmakla hükümde toplam tutara dahil edilmesi gereken ve bilirkişi raporuyla tespit edilen ——tutarındaki temerrüt tarihinden icra takip tarihine kadar olan işlemiş faiz alacağı sehven yazılmamıştır. Mahkememizce kısa kararda verilen hükümde bir değişiklik yapılmamıştır.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile; davalının —- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın ——— yönünden İPTALİNE, takibin bu tutarlar üzerinden DEVAMINA,
2.Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık —–oranında faiz uygulanmasına,
3-Hükmolunan alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 2.285,11-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 405,18-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 1.879,93-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 Üçüncü Kısım) göre hesaplanan 5.018,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 54,40-TL Başvuru Harcı, 405,18-TL Peşin/nisbi Harcı, olmak üzere toplam 459,58TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan; 750,00-TL Bilirkişi ücreti, 71,50-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 821,50-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 819,16-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
8-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9- Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/07/2021