Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/292 E. 2021/197 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/292 Esas
KARAR NO : 2021/197

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/08/2020
KARAR TARİHİ : 09/03/2021

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 12/08/2020 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin—-faaliyet gösterdiğini, alanında —- üretim yaptığını, aynı zamanda———) arasındaki ticari ilişki kapsamında davalı yana, 20.11.2015 tarihli —– barkod numaralı —- — teslim edildiğini, ancak sözleşmenin sona ermiş olmasına rağmen davalı tarafça bahsi geçen—- müvekkil şirkete iade edilmediğini, —- müvekkil şirketçe davalı yana ——kullanılmak üzere teslim edilen —— iadesi gerektiği halde iade edilmemesi ve bedelinin de ödenmemesi akabinde davalı borçlu aleyhine— dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe, borca ve faize haksız surette itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, akabinde uyuşmazlığın ticari uyuşmazlık olması ve arabuluculuk kapsamında olması nedeniyle — başvuru yapıldığını, görüşmelerin anlaşamama ile sonuçlandığını, davalı/borçlu tarafça haksız olarak takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı/borçlu tarafın, dava konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava haklarımızın saklı tutulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 09/03/2021 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı Mahkememize sunduğu 02/09/2020 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: tarafı davacı tarafından çıkarılmış olan ödeme emri tebellüğ edildiğini, yasal süre içerisinde itirazda bulunduğunu, söz konusu sözleşmeye dayanarak ticari faaliyette bulunduğunu—- kapatmış olduğunu,– hakları ve taşınmaz, taşınan tüm eşyaları vs. ve mükellefiyetleri ile birlikte 08/06/2017 tarihinde devir ve teslim ettiğini, davaya, takibe, borca, ferilere, faize, faiz oranına itirazının kabulüyle takibin ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde taraflar arasındaki — kullanılması hakkında teslim ve izin belgesi” başlıklı sözleşme uyarınca davalının teslim aldığı —- davacıya teslim edip etmediği, teslim etmedi ise bedelinden sorumlu olup olmadığı ve takibe yapılan itirazın haklı olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen— sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından 23/01/2020 tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna 03/02/2020 tarihinde tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Davacı tarafından davalıya 20/11/2015 tarihli —- hakkında teslim ve izin belgesi” başlıklı belge—- ettiğini ancak aralarındaki sözleşme sona ermesine rağmen davalının —- etmediğini bunun üzerine — bedelinin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptıklarını, davalının takibe itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu beyanla takibe vaki itirazın iptalini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı cevap dilekçesinde; davaya dayanak sözleşmeyi işletmesi nedeniyle imzaladığını ancak ticari faaliyetini sona erdirdiğini, ticari işletmesini — devrettiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini dilediği anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi ekinde yer alan –kullanılması hakkında teslim ve izin belgesi—- tarihinde imzalandığı, altında davacının ve davalının imza ve kaşelerinin bulunduğu, belgenin ikinci maddesi ile davalının—- etmeyi, teslim etmediği takdirde belirlenen— taahhüt ettiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından— davalıya teslim edildiği ancak davalının sözleşmenin sona ermesine rağmen — davacıya teslim etmediği hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Davalı tarafından işletmenin dava — devredildiği bu nedenle borçlu olmadığı iddia edilmiş– sözleşmede imzasının bulunmaması, davalının sözleşme ile bizzat teslim — talep halinde iade edeceğini,— teslim etmediği takdirde bedelini ödeyeceğini taahhüt etmiş olması nedeniyle işletmeyi devretmesi nedeniyle borçlu olmadığı yönündeki savunmaya itibar etme imkanı bulunmadığı kanaatine ulaşılmıştır. İcra takibine konu alacağın her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili olması nedeniyle davacının takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesi talebinin haklı olduğu, alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin yerinde olduğu sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davalı/takip borçlusunun,—dosyasına vaki itirazının İPTALİNE,
3-Kabulüne karar verilen alacağın %20 ‘si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 504,86 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 89,27 TL’nin mahsubu ile bakiye 415,59 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan — uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 54,40 TL başvurma harcı ve 57,50 TL posta ve tebligat giderinden oluşan yargılama gideri ile 89,27 TL peşin harç olmak üzere toplam 201,17 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı yasanın 18A maddesinin 11 ve 13.fıkraları uyarınca Arabuluculuk nedeniyle hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.