Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/225 E. 2021/8 K. 05.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/225 Esas
KARAR NO : 2021/8

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/07/2020
KARAR TARİHİ : 05/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil tarafından davalı — onarımlarından doğan faturaların tahsili amacıyla —–İcra Müdürlüğü’nün —–Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı yanın icra takibine haksız ve kötü niyetli şekilde itiraz ettiğini, davalı yanın % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davacı vekili 27/11/2020 tarihli dilekçesi ile takip konusu — ödenmiş olduğunu bildirerek davanın konusuz kalması nedeniyle reddine karar verilmesini ve yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunduğunu beyan etmiştir.
CEVAP : Davalı herhangi bir cevap dilekçesi sunmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Celp ve tetkik olunan — İcra Müdürlüğü’nün —— esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde takip tarihinin — olduğu, takibin faturaya dayalı olduğu ve işlemiş faizle birlikte toplam alacağın 1.460,42 TL olduğu, işlemiş faizin ise 361,21 TL olduğu, ödeme emrinin davalıya tebliği üzerine davalının süresi içerisinde itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından 27/11/2020 tarihli dilekçe ile davalının 03/04/2020 tarihinde takip tutarı alacağı 3.089,00 TL olarak yapmış olduğu ödeme ile ödediğini, söz konusu tutarın icra dosya borcunu karşıladığını, ancak masraf ve vekalet ücreti talebi bulunduğunu beyan etmiş ve davalı tarafından yapılan ödemeye — dekontun bir örneğini sunmuş olup, dekontun incelenmesinde ödeme yapanın davalı şirket olduğu, alıcısının davacı vekili olduğu ve açıklama kısmında —————- dosyasına mahsuben açıklamasının bulunduğu, ödeme tutarının ise 3.089,00 TL olduğu görülmüştür.
Takip konusu alacağın haricen ödemesine yönelik belge dava ve icra dosyasına sunulmasa da, davaya konu borcun dava açılmasından sonra haricen ödendiği hususu taraflar arasında ihtilafsızdır. Davalının davadan sonra yaptığı ödemeyle, borçlu olduğu alacağın tahsili için yapılan icra takibine bilerek ve haksız itiraz etmek suretiyle icra takibinin durmasına neden olduğu gibi itirazdan sonrada borcunu ödemeyerek eldeki davanın açılmasına sebebiyet verdiği anlaşılmaktadır. (Yrg. —-. HD. ——K.) Buna göre mahkemece davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedildiği, davalı borçlu takip konusu alacağı dava sonrası haricen ödemiş ise de, bu ödemeler BK’nın 100. maddesi uyarınca infaz sırasında dikkate alınacağı, takip konusu fatura alacağının önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı ve dolayısıyla likit alacak niteliği taşıdığı, bu haliyle İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleştiği görülmekle, mahkemece davacının talebi gibi, davalı aleyhine yargılama gideri ve icra inkar tazminatına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olmadığı anlaşıldığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b1 maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur. (—– BAM — H.D —— )
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davanın, ilamsız icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, icra takibi ile 1.821,63 TL alacağın tahsilinin talep edildiği, davalı tarafından icra takip dosyasına dosya borcuna istinaden toplam 3.089,00 TL nin davacıya haricen ödendiği anlaşılmakla davanın konusuz kaldığı, yukarıda belirtilen — Hukuk Dairesi’nin emsal kararı doğrultusunda davalı tarafın davanın açılmasına sebebiyet verdiği ve haksız olduğu anlaşılmakla ve alacağın faturaya dayalı ve likit olduğu da dikkate alındığında davacının icra inkar tazminatı talebinin ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesi talebinin yerinde olduğu sonuç ve vicdani kanaatine varılarak konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Konusuz kalan davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 54,40 TL harcın alınması gerekli olan 124,43 TL harçtan mahsubu ile bakiye 70,03 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 54,40 TL, posta ve tebligat gideri 24,50 TL, olmak üzere toplam 78,90 TL yargılama masrafının davalı taraftan davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ——- davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı ve davalının yokluğunda, miktar itibari ile kesin olmak üzere karar verildi.