Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/224 E. 2023/622 K. 17.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/734
KARAR NO : 2023/592

DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 28/09/2022
KARAR TARİHİ : 07/07/2023

DAVA:
Davacı vekili 28/09/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı kurumca müvekkilİ şirket adına 07/05/2019 tarihinde yaklaşık 55 adet telefon hattı aboneliği çıkarıldığını ve söz konusu hatların fatura borcu ödenmediği iddiasıyla müvekkili şirket aleyhine—-.İcra Dairesi —– esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalı kurum vekilince müvekkili şirketin eski yetkilisi —– yaklaşık 7 ay önce arandığını ve dosya borcunu ödemesini istediğinde müvekkili şirketin icra takibinden haberi olduğunu, müvekkili şirketin yetkilisinin söz konusu abonelikler için başvuru yapmadığını, aboneliklerin çıkarılmasında emir, talimat, onay veya imzasının da hiçbir zaman olmadığını, söz konusu hatların sahte imza ile çıkarıldığını öğrenen müvekkili şirketin eski yetkilisi —-tarafından ivedilikle —- Cumhuriyet Başsavcılığı —–Numaralı Soruşturma Dosyası kapsamında suç duyurusunda bulunulduğunu ve şikayet sonucunda ilgili kişiler hakkında —– Asliye Ceza Mahkemesi —- esas sayılı dosyasında Kamu davası açılmış olduğunu, davanın halen derdest olduğunu, davalı kurum adına icra takibi başlatan vekili —– numaralı telefondan müvekkil şirketin eski yetkilisi —–numaralı telefonu aranarak sürekli rahatsız edildiğini, müvekkili tarafından imzaların kendisine ait olmadığını hatları kendisinin çıkarmadığını hatta ceza dosyasına ilişkin tüm bilgi ve belgeler verilmesine rağmen davalı kurum vekilince müvekkilinin halen aranmakta olduğunu belirterek dava sonuna kadar —- İcra Dairesi —- esas sayılı dosyasındaki icra takibinin tedbiren duruldurulmasına, müvekkilimin —-.İcra Dairesi —-sayılı dosyasına konu 28.610,22-TL lik borç ve ferileri nedeniyle davalıya borcu olmadığının tespitine, davalı kurum aleyhine % 20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı kurum üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili 07/11/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı aleyhine müvekkili şirket tarafından ikame edilen davaya konu icra takibinin hukuka uygun olduğunu, davacının müvekkili şirkete fatura borcu bulunduğunun sabit olduğunu, davacının, icra takibine itiraz etmemesi nedeniyle icrai işlemlere devam edilmiş olduğunu, davacının kendi kusuru ile icra takiplerine itiraz etmemesi sonucunda icrai işlemlere devam edilmiş olması nedeniyle müvekkili şirkete kusur ve sorumluluk atfedilmesinin mümkün olmayacağını, işbu sebeple kötüniyet tazminatının talebinin reddinin gerektiğini, davacıya yasal takip üzerinden icra takibi başlatıldığını ve fakat davacının borcunu ödemediği gibi süresinde de icra dosyasına itiraz etmediği için takibin kesinleşmiş olduğunu, takibin kesinleşmesi üzerine müvekkili şirketçe yasal yollara ve usulüne uygun şekilde icrai işlemerin başlatıldığını ardından davacının takip kesinleştikten sonra icra dosyasına bağlı borcuna itiraz ettiğini, davacının takibi durdurmaya yetecek usulüne uygun ve yasal bir itirazı bulunmadığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, İİK 72. Maddesine dayalı menfi tespit ve kötü niyet tazminatı talebine ilişkindir.Somut uyuşmazlıkta; davalı tarafından—-. İcra Müdürlüğünün —–Esas sayılı dosyası ile, borçlu davacı şirket aleyhine 28.610,22- TL’nin tahsili için icra takibine başlandığı, davacı tarafından 28/09/2022 tarihinde eldeki davanın açıldığı, davalı alacaklı tarafından takipten vazgeçildiği ancak icra müdürlüğüne sehven haricen tahsil nedeninin bildirildiği, mahkememizin 07/07/2023 tarihli celsesinde davalı vekili tarafından icra takibinden feragat ettiklerini ve takipten vazgeçtikleri için dosyanın kapatıldığı ancak icra dairesine gönderdikleri talepte sehven haricen tahsil nedeniyle kapatılmasının talep edildiğinin belirtildiği anlaşılmakla, davalı alacaklı tarafından icra takibinden vazgeçilip dosya kapatıldığından dava konusuz kaldığı anlaşılmıştır.—-. Asliye Ceza Mahkemesinin —-Esas —- Karar sayılı dosyasında abonelik sözleşmesindeki imzanın müştekiye ait olmadığının tespit edildiği ve alt bayii yetkilisinin suçtan menfaat sağlayan olması nedeniyle yargılama yapılarak kovuşturmanın ertelenmesin ilişkin karar verildiği, davalı vekili tarafından dosyaya sunulan 03/07/2023 tarihli dilekçede yapılan inceleme sonucu davacının itirazında haklı olduğunun değerlendirilerek icra dosyasının kapatıldığının belirtildiği görülmüştür.
Dava devam ederken davacı hakkındaki takipten vazgeçildiğinden davanın konusuz kaldığından, dava tarihi itibariyle davacının dava açmakta haklı bulunmuştur.
Davalın belirtilen abonelik sözleşmesi ve faturalara dayanarak ve alacaklı olduğuna inanarak icra takibine girişmiş ise de, bilahare yargılama sırasında takibin haksız olduğunun anlaşılması üzerine 19.10.2021 tarihinde takipten feragat edildiği, bu nedenle davanın konusuz kaldığı anlaşılmaktadır.(Emsal kararlar için bkz. — Bölge Adliye Mahkemesi —. Hukuk Dairesi — Esas — Karar; —-Bölge Adliye Mahkemesi—-. Hukuk Dairesi — Esas —- Karar sayılı ilamı)Takibin haksız olduğu anlaşılmış ise de, davalının takipte kötü niyetli olduğu hususu ispat edilemediğinden davacının kötü niyet tazminatına ilişkin talebi yerinde değildir. Bu nedenle kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Konusuz kalan davanın esası hakkında karar tesisine yer olmadığına,
2-Yasal şartlar oluşmadığından davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 488,60 TL’nin mahsubu ile bakiye 308,70 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 488,60 TL peşin harç, 11,50 TL vekalet harcı, 80,70 TL başvurma harcı, posta, tebligat gideri, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 642,35 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının yatıran taraflara iadesine,Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —– Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.