Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/196 E. 2022/174 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/196 Esas
KARAR NO : 2022/174

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 26/06/2020
KARAR TARİHİ : 15/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketine—-sorumluluğunda taşınması esnasında çalındığını, taşıyıcının—– —-. olduğunu, müvekkili şirketin oluşan hasarı — tespit ettirdiğini ve poliçede yer alan %1 muafiyet tenzilinden sonra —- tazminatının sigortalısına ödendiğini, yapılan bu ödeme ile müvekkil şirketin sigortalısının haklarına halef olduğunu ve davalı aleyhine— dosyası ile takip başlatıldığını, davalı şirketin bir kısım tutarı kabul etmeyerek icra dosyasına 1000 TL eksik ödeme yaptığını, eksik ödediği tutarın davalı tarafça muafiyet şartı nedeniyle tazminattan düşülmesini gerekçe olarak gösterildiğini, ancak — görüleceği üzere poliçedeki muafiyet şartı gereği %1 muafiyet tenzili sonrası hasar ödemesi yapılırken 258.60 TL eksiltildiğini, davalının itirazının kötü niyetli olduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı yana usulüne uygun olarak dava dilekçesinin tebliğ edildiği, ancak davalı yanca dava dilekçesine karşı cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, davacının poliçe kapsamında sigortasını ödediği hasar bedelinin davalı — rucuen tanzimine ilişkin yapılan İcra Takibine İtirazın İptali davasıdır.
Mahkememizce usulüne uygun olarak taraf teşkili sağlanmış ve ön inceleme duruşmasında uyuşmazlık; ” Taraflar arasında davacıya sigortalı — — davalıya– tarafından taşınması sırasında emtianın çalınması nedeniyle davacının sigortasına ödediği hasar bedelinden davalı tarafından eksik yapıldığı iddia edilen — poliçe kapsamında davalıdan rucuen istenip istenemeyeceği, davalının poliçede belirtilen — istinaden kısmi ödeme yapmakta haklı olup olmadığı hususunda ihtilaf olduğu şeklinde tespit edilmiştir.
Celp ve tetkik olunan,— esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 6.484,93 TL asıl alacak ve 567,84 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.048,77 TL alacağın tahsili için genel haciz yolu ile ilamsız takip yapıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde borcu ve tüm ferilerine kısmi itirazda bulunduğu, itiraz edilen kısmın 1.000,00 TL asıl alacak ve ferilerine ilişkin olduğu görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan ve davacı tarafından dosya sunulan ödeme dekontun incelenmesinde; davacı —-tarihinde — ödeme yapıldığı görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan ve davacı sigorta şirketi tarafından düzenlenen—; poliçenin başlama tarihinin—— olduğu sigortalısının dava dışı —- olduğu, sigorta konusunun — ait iştigal konusu emtianın —- sigortasız olduğu ve — üzerinden düzenlendiği ve poliçede her bir hasarda ve olayda araç başına sigorta bedeli üzerinden %1 oranında tenzili muafiyet uygulanacağının kararlaştırıldığı görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan ve davalı — tarafından düzenlenen —- incelenmesinde; poliçenin başlangıç tarihinin —- sigortalısının dava dışı — olduğu ve poliçede iş bu poliçe teminatına giren her bir hasarda ve olayda, —- başına ——- kararlaştırıldığı görülmüştür.
Dava dışı taşıma işini üstlenen—– dava dışı davacı sigortalısı—- hizmet sözleşmesi imzalandığı, yine dava dışı taşıma işlemini yapan—- irsaliyesi düzenlendiği görülmüştür.
Davacı sigorta şirketi tarafından dava konusu hasar ile ilgili —- araca emtianın yüklendiği, — aracının — sevk ve idaresinde muhtelif illerindeki alıcılarına da teslimat yapılmak üzere yola çıktığı ancak araç sürücüsüne ulaşılamaması üzerine araç içindeki ürünlerin — aracı ile birlikte araç sürücüsü tarafından çalınmış olduğu, akabinde ürünlerin bir depo da bulunduğu, araç da taşınan emtia bedelinin 25.855,93 TL olduğu ve poliçe kapsamında %1 oranında tenzili muafiyet tutarının 258,60 TL olduğu, çalınan ürünlerin — halde bulunup imha edildiği yönünden rapor düzenlendiği görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp olunmuş ve bilirkişi raporu alınmış olup, bilirkişi raporunu dosyaya sunmuş olduğu 08/12/2021 tarihli raporunda özetle; davalı — tarafından düzenlenen poliçede yer alan— — hasarın belli bir kısmının sigortalı tarafından ve üstünün ise — karşılanmasını ifade ettiğini,– sigorta bedelinin belirli bir oranının poliçeden muaf tutulması anlamına geldiğini, bu muafiyet ile sigorta şirketi hasarın sadece belirli bir kısmını karşılamaya üstlendiğini, davalı şirketinde düzenlediği yurt içi taşıyıcı mali mesuliyet sigorta poliçesinde meydana gelecek hasarın 1.000,00 TL yi aşan kısmını karşılamayı üstlendiğini, dava konusu olayda da davalı–kendi poliçesinde yer alan muafiyet şartının uygulamasının yerinde olduğunu ve 1.000,00 TL tenzili muafiyet yönünden davacı şirkete karşı poliçe kapsamında sorumluluğu olmadığı yönünde rapor düzenlenmiştir.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, — kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, bilirkişi raporu, iddia ve beyanlar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacıya sigortalı dava dışı şirkete ait emtianın davalının sigortalısı uhdesinde fiilen taşınması sırasında taşınmaya konu emtianın çalınması sonrası davacının poliçe kapsamında sigortalısına ödediği hasar bedelini TTK 1472 maddesi uyarınca rucuen davalıdan tahsilini talep ettiği, davacı– tarafından yapılan eksper raporu sonrasında hasar bedelinin tespit edildiği ve hasar bedelinin davacı tarafça sigortalısına ödendiği ve ödeme bedelinin rucuen davalıdan tahsili için davalı aleyhine icra takibine girişildiği, davalının takibe kısmi itiraz ederek poliçede düzenlenen muafiyet şartına istinaden 1.000,00 TL lik kısım yönünden takibe itiraz ettiği, geriye kalan kısım yönünden ise takibin kesinleştiği, davalının takibe kısmi itiraz etmesi sonucu davacı — tarafından tespit edilen hasar bedelini kabul ettiği ve bu tutar yönünden takibin kesinleştiği, davalı tarafından düzenlenen —– poliçesinin incelenmesinde; poliçede her bir hasarda ve olayda beher —– — uygulanacağının kararlaştırıldığını, davacı her ne kadar bu muafiyet şartının davacıya karşı ileri sürelemeyeceğini ancak davalının sigortalısına karşı ileri sürülebileceğini iddia etmiş ise de; sigorta poliçesinde yer alan muafiyet şartı muafiyetin hasarın belli bir kısmının sigortalı tarafından ve artan kısmın sigorta şirketi tarafından karşılanmasını hitabet ettiği, bu haliyle davalı sigorta şirketinin düzenlemiş olduğu poliçedeki muafiyet şartının uygulanmasında ve 1.000,00 TL lik muafiyet tutarını ödememekte haklı olduğu, davalının sorumluluğunun poliçe ile düzenlendiği ve poliçe limitini ve şartlarının aşan kısmından sorumluluğunun bulunmadığı sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereğince 80,70 -TL başvurma ve 80,70-TL peşin olmak üzere toplam 161,40.-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
5-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen ——davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibari ile KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.