Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/18 E. 2020/141 K. 17.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/18
KARAR NO : 2020/141

DAVA : Haklı Nedenle Şirketin Feshi, bu kabul edilmezse davacı paylarının davalı şirket tarafından satın alınması ve Denetim Kayyımı Atanması
DAVA TARİHİ : 11/02/2020
KARAR TARİHİ : 17/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Haklı Nedenle Şirketin Feshi, bu kabul edilmezse davacı paylarının davalı şirket tarafından satın alınması ve ——— davası ile ilgili olarak dosyanın ele alınıp incelenmesi sonucunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dilekçesinde , müvekkilinin toplam——- kurulu güç büyüklüğüne ulaşmış olan ve —— büyüklükteki —— ———– kıymet gördüğü bir ——- şirketler topluluğunun kuruluşundan bu yana 10 yılı aşkın süredir % 10 pay sahibi olduğunu, müvekkiline bugüne kadar 1 TL dahi kar ödemesi yapılmadığını, müvekkilinin herhangi bir konuda en makul ve olağan taleplerinin — ve keyfi bir şekilde reddedildiğini, davalı şirket ve onun hakim ortağı ———- tarafından ——- uğratıldığını, davalı şirketin de bulunduğu
şirketler topluluğunun tüm üyelerinin—— olduğunu , bu şirketlerin % 90 ile hakim pay sahibinin ise ——- olduğunu, bu ————– şirketin ise ——– hakimiyeti altında olup, bu ——————tarafından yönetildiğini, müvekkilinin % 10 ortağı olduğu şirketler ile gerek bu şirketlerin % 90 hakim ortağı olan —————– adresinde faaliyet gösterdiğini, — taraf şirketlerin yönetiminde tek başına hareket ettiğini ve yönetim kurulu toplantılarının göstermelik olarak yapılarak müvekkili ile hiçbir bilgi paylaşılmadığını, müvekkilinin kendisine yaşatılan sıkıntılara rağmen —- ile olan dostluk ve çalışma hukukunun gereği olarak—————– hastalığı süresince ona ve ailesine tedavi için destek olduğunu, —- ortak yetkilileri tarafından müvekkilinin tehdit edildiğini, hakim ortağın oldu bittiye getirerek yönetim kurulu ve genel kurul yapmaya çalıştığını ancak müvekkilinin direnci ile karşılaştığını, davalı şirketin feshi için haklı sebeplerin oluştuğunu, somut olayda hakim ortağın gücünü kötüye kullandığını, müvekkilinin şirket iş ve işleyişinden dışlandığını belirterek , davalı şirkete yargılama süresince görev yapmak ve şirketin iş ve işleyişini denetleyerek düzenli olarak raporlamak üzere tensiben ve tedbiren denetim kayyımı/kayyımları atanmasını, davalı şirketin TTK m.531 hükmü uyarınca haklı nedenle fesih ve tasfiyesine karar verilmesini, bu talebin kabul örmemesi halinde ise müvekkilinin paylarının karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değerinin hesaplanarak davalı şirket tarafından satın alınmasını talep ve dava etmiştir.
Dava, TTK nun 531. Maddesi gereğince şirketin haklı nedenle feshi ve tasfiyesi, bunun kabul edilmemesi halinde ise çıkma akçesi karşılığında hissenin davalı şirket tarafından alınmasına ilişkindir.
Dava dilekçesinde açıkça bahsedildiği gibi davalı şirket bir grup şirketin üyesi olup., bu grup şirket içinde 8 şirket mevcuttur. Dosyamız davacısı bu 8 şirketin de % 10 hissedarı olup, kalan % ——————– isimli şirkete aittir. Davacımız aynı sebebe dayalı olarak bu —– aynı gün içinde aynı taleplerle davalar açmış olup, bu davalardan—— İstanbul Anadolu —–. Asliye Ticaret Mahkemesinin —————- esas sayılı dosyasına kaydolan davadır ve —- açılmıştır.
Mahkememizce her ne kadar ——– tarihinde tensip tutanağı tanzim edilerek ve duruşma günü verilmiş ve taraflara bu hususta tebligatlar gönderilmiş ise de, İstanbul Anadolu —- ASliye Ticaret Mahkemesinin ——— esas sayılı dava dosyası celbedilerek incelenmiştir.
Davalar arasında, davacısının aynı olması, davalı şirketler farklı olsa da aynı grup şirketin üyeleri olması, tüm davalı şirketlerdeki hisse dağılımı ve hissedarların aynı oluşu, tüm davalarda davacımızın aynı nedenlere dayalı olarak fesih ve tasfiye talep ettiği, bu olmazsa çıkma akçesi karşılığında şirketten çıkmasına izin verilmesini talep ettiği, bu nedenle davalar arasında konu birliği bulunduğu ve ileride toplanması düşünülecek delillerinde bütünlük arzettiği, yaptırılacak bilirkişi incelemesinde aynı fesih /tasfiye sebeplerinin araştırılacak oluşu, bu nedenle usul ekonomisi yönünden de davaların birlikte görülmesinde menfaat olduğu nazara alınarak HMK nun 166. Maddesinin şartlarının gerçekleştiği, davaların birleştirilmesi gerektiği kanaati oluşmuş, aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Yazılı gerekçe ile ,
1-İş bu dava dosyasının İstanbul Anadolu ———. Asliye Ticaret Mahkemesinin ————- esas sayılı dava dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamaya İstanbul Anadolu ——-. ASliye Ticaret Mahkemesinin —————-esas sayılı dava dosyası üzerinden devam edilmesine,
3-Yargılama giderleri, vekalet ücreti ve harçların —– esas sayılı dosyada verilecek nihai hükümde değerlendirilmesine,
4-Usul ekonomisi yönünden birleştirme kararının ve tebligatların ——————– esas sayılı dosya üzerinden yapılmak üzere dosyanın derhal birleştirilen mahkemeye gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinden ve esas hükümle birlikte istinafı kabil olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.