Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/160 E. 2022/239 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/160 Esas
KARAR NO: 2022/239
DAVA: Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 08/06/2020
KARAR TARİHİ: 29/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirkete ait— gerçekleşen trafik kazası neticesinde pert olduğunu, müvekkiline toplamda —ödeme yapıldığını aracın kaza tarihindeki rayiç değerinin yaklaşık —- civarında bulunduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından müvekkil şirkete yetersiz miktarda ödeme yapıldığını, —- gereğince tazminat miktarına ilişkin yetersiz olduğu açıkça belli olan anlaşmaların yapıldığı tarihten itibaren—-içinde iptal edilebileceğini belirterek rayiç değer fark bedeli —— kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirket tarafından ekspertiz raporu uyarınca ödeme yapılarak sorumluluğun yerine getirildiğini, davacı tarafın ibraname / mutabakatname imzaladığını ve rayiç bedelin —- olduğunu kabul ettiğini, KTK 111.maddesinin uygulanamayacağını ve müvekkili şirketin kaza tarihinden itibaren işleyecek faizden sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Uyuşmazlık; davacıya ait—- tarihinde yapmış olduğu trafik kazası sonrası poliçe kapsamında davalı sigorta tarafından davacıya yapılan —- ödemenin eksik olup olmadığı, taraflara arasında yapılan ibranameye rağmen davacının davalıdan eksik ödeme iddiasına dayalı olarak davalıdan poliçe kapsamında davalı tarafından yapılan ödeme tarihiyle kaza tarihindeki aracın raiç değeri arasındaki farkı davacının isteyip isteyemeyeceği hususlarında ihtilaf bulunduğu tespit edildi.
Dava, —- kaynaklı olarak —- tarihli kaza nedeniyle davacının maliki olduğu araçta meydana gelen hasar bedelinden davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme mahsup edildikten sonra bakiye tazminat bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Celp ve tetkik olunan; — incelenmesinde, poliçenin davalı şirket tarafından düzenlendiği, başlangıç tarihinin — olduğu, sigortalanan aracın —– olduğu, sigortalının ise davacı şirket olduğu, —— sigorta bedelinin rayiç bedel olarak belirlendiği görülmüştür.
Dava konusu kaza nedeniyle sigorta şirketi tarafından hasar dosyası oluşturulduğu ve alınan eksper raporu ile aracın piyasa rayiç bedelinin — sovtaj bedelinin ise —- olabileceği yönünden eksper rapor düzenlendiği görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan, davacı ve davalı arasında düzenlenen bila tarihli ibranamenin incelenmesinde; davaya konu — tarihli kaza nedeniyle araçta oluşan kaza bedelinin —- olarak belirlendiği ve davacı ve davalı şirketin bu tutar üzerinde anlaştıkları, davacının bu ibraname ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuğuna dair ihtirazi kayıt ileri sürmediği ve ibraname düzenlendikleri görülmüş olup, ibranameye istinaden davacıya yapılan ödemeye ilişkin dekont suretinin bir örneğinin dosyada mevcut olduğu görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp olunarak bilirkişi heyetinden rapor alınmış olup, dosyaya sunmuş oldukları—tarihli raporda özetle; dosyadaki mevcut belge ve bilgilere göre — tarihinde kaza sonucu hasar gören dava konusu —— model araç olduğu, sigorta eksperinin tespitleri aracın kilometresi, teknik özellikleri ve hasar geçmişi de dikkate alındığında, serbest piyasa koşullarında, piyasa rayiç bedelinin ortalama —– olabileceği, araca ait hasarlı parça ve malzeme listesindeki iş kalemlerinin şekli, niteliği ve aracın onarılması durumunda eklenebilecek işçilik tutarı da dikkate alındığında, onarımının ekonomik olmayacağı bu nedenle de pert – total kabul edilebileceği ve — değerinin —- olabileceği yönünde rapor tanzim edilmiştir.
Yargı yetkisini,—-adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda—- toplanan deliller, kasko poliçesi, hasar dosyası, bilirkişi raporu, kaza tespit tutanağı, araç tescil bilgileri, iddia ve beyanlar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davalıya genişletilmiş —- sigortalı —- plakalı aracın —- tarihinde meydana gelen trafik kazasında hasara uğraması sebebiyle davacının kasko poliçesi kapsamında davalı sigortalıya başvurusu sonrası oluşturulan hasar dosyası ve alınan eksper raporu sonucu hasara konu kaza sebebiyle davacıya ait aracın pert – total olduğu, tamir ve onarımın ekonomik olmadığı, sigorta poliçesinde araç bedelinin rayiç değer olarak teminat altına alındığı ve eksper raporu ile aracın kaza tarihindeki rayiç bedelinin — olarak belirlendiği, pert – total değerinin—, hasar bedelinin ise — olarak tespit edildiği ve eksper raporu ile tespit edilen bu tutarlar üzerinde davacı ile davalının mutabık kaldığı ve —- ödenmesi hususunda ibraname imzalandığı ve iş bu ibranameye rağmen davacı tarafça sigorta şirketi tarafından ödenen hasar bedelinin eksik olduğu iddiasına dayalı olarak açmış olduğu huzurdaki davada tarafların tüm delilleri celp olunmuş ve bilirkişi raporu alınmış olup, alınan rapora göre de sigorta şirketince alınan eksper raporunun yerinde olduğu, — tarihinde davacının maliki olduğu —- plakalı aracın rayiç bedelinin —olabileceği, aracın almış olduğu hasara göre onarımının, tamirinin ekonomik olmayacağı, —-kabul edilebileceği, sovdaj değerinin—- hasar zarar tutarının ise —-olabileceği yönünde rapor düzenlenmiş olup, gerek alınan bilirkişi raporu gerek sigorta şirketi tarafından alınan eksper raporunun birbiri ile uyumlu olduğu ve davalı sigorta şirketi tarafından tespit edilen araç rayiç bedelinin tamamının poliçe kapsamında davacıya ödendiği ve davalı sigorta şirketinin bu bedeli ödemekle poliçe kapsamında başkaca sorumluluğunun kalmadığı ve yapılan ödemenin eksik olmadığı ve aracın rayiç değeri ile uyumlu olduğu, bu haliyle davacının eksik ödeme yapıldığı iddiasını ispatlayamadığının sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 512,33 TL olarak yatırılan harçtan Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcı çıkarıldıktan sonra bakiye‭ 431,63 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
5-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalı yana verilmesine,
6-6325 Sayılı Yasa’nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekili yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—–Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/03/2022