Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/80 E. 2021/106 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/80 Esas
KARAR NO : 2021/106
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/03/2019
KARAR TARİHİ : 09/02/2021
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu —- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin faaliyet alanları arasında —– alarak kurs, seminer, eğitim düzenlemek de olan temel olarak iş sağlığı ve güvenliği alanında faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, müvekkil şirketin davalı şirkete sağladığı temel ilk yardım eğitimi hizmetleri karşılığında —- tutarındaki fatura, —– tutarındaki faturaların davalıya gönderdiğini, müvekkilince düzenlenerek davalıya gönderilen ve davalı şirket tarafından TTK hükümlerine uygun şekilde ve sürede iade edilmeyen faturalar, her iki tarafın da TTK hükümleri uyarınca tacir sıfatını haiz olması nedeniyle müvekkilin alacağını ispatlar nitelikte olduğunu, davalının borcununu cari hesap kayıtları ile de sabit olduğunu, davalının müvekkilince düzenlenen faturaları ödememesi nedeniyle —– sayılı takip dosyası kapsamında davalı şirket aleyhine icra takibi başladığını, işbu dava konusu borcun her türlü kayıt ile sabit olmasına karşın davalı şirket tarafından süre kazanmak amacıyla borca itiraz edilerek icra takibinin durdurulduğunu, bunun üzerine dava şartı ticari arabuluculuk başvurusu yapıldığı, —– numaralı ticari arabuluculuk başvuruları kapsamında atanan arabulucu tarafından davalı şirketle telefon görüşmesi ve e-mail yollarıyla iletişime geçilmiş, toplantı tarih ve saatinin bildirildiğini, toplantı günü ve saatinde davalı şirket yetkilileri arabulucu tarafından tekrar aranmış, gerekirse toplantıya gelmelerinin bekleneceği veya telefon ile görüşmeye katılabileceklerini belirtmiş fakat toplantıya katılmamış olduklarını, davalının icra takibine itirazlarının tamamının gerçek dışı ve usule aykırı olduğunu, müvekkilinin alacağının yapılan açıklamalar ve sunulan belgeler ile sabit olduğunu, müvekkil şirketin alacağına karşı davalı şirketin haksız ve temelsiz itirazı nedeni ile işbu davayı açmak zorunluluğunun hasıl olduğunu, dava kapsamında asıl alacağa ilaveten davalının borca itirazının kötü niyetli olması ve yalnızca süre kazanma amacı taşıması nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiş, davalının icra takibine itirazlarının tamamının iptali ile takibin aynen devamına, davalının haksız itirazları nedeni ile %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, müvekkilin alacağına takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, her türlü yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ve tensip zaptı davalıya usulüne uygun tebliğ edilmiştir.
CEVAP :
Davalı taraf davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER :
—- sayılı takip dosyası,
—- tarihli müzekkere cevabı,
-Davacı şirketin ticari defter ve belgeleri, cari hesap ekstresi, faturaları ve ödeme dekontları—- tarihli raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT:
Dava, fatura alacağından dolayı açılan icra takibine istinaden açılan itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; Davacı tarafın, davalı tarafa ilkyardım eğitim hizmeti verip vermediği, faturadan kaynaklanan alacağının olup olmadığı, alacağın miktarı, faiz ve oranı takip öncesi faiz talep edilip edelimeyeceği, icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmıştır.
Mahkememizin —- tarihli celsesinde dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdi ile defterlerin incelenerek rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişi mahkememize sunduğu —- tarihli raporunda sonuç olarak; Davacının —– yılı hesap dönemine ilişkin tutulması zorunlu ticari defterlerinin kanuna uygun, eksiksiz olarak tutulduğu, açılış ve kapanış onaylarının yetkili makamlarca zamanında yapıldığının tespit edildiğini, taraflar arasındaki uyuşmazlığın fatura ve cari hesap bakiyesi alacağı konusu olduğunun görüldüğünü, davalı tarafından dosya kapsamına borcunun olmadığı beyan edilmiş ise de dosya kapsamında ve davalı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemelerde davacı tarafından davalıya verilen hizmetin tesliminin yapıldığı, dava konusu olan cari hesap bakiyesinin davalı tarafın aldığı tarihten itibaren—- gün içinde faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmadığının görüldüğünü, bu bağlamda tüm bu hususların dikkate alındığında davacının icra takip tarihi itibari ile davalıdan kaydi olarak —-alacaklı olduğunun görüldüğü, davacı şirketin sahibi lehine delil niteliği bulunan ticari defterlerine göre davacı şirketin takip tarihi itibari ile davalı şirketten asıl alacağın — işlemiş faizin — olmak üzere toplam — tutarında asıl alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı şeklinde rapor beyan etmiştir.
Davacı tarafın incelenen —- ticari defterlerinin usul ve yasaya uygun tutulduğu, davacı lehine delil vasfına haiz olduğu, defter kayıtlarına göre taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, davacının defterine alacak kaydını yaptığı faturalara istinaden davalı şirketten cari hesap alacağı bulunduğu, davalı şirket tarafından — tarihinde —kısmi ödeme yapıldığı, takip tarihi itibari ile davacı tarafın —bakiye alacağının bulunduğu,
Ön inceleme duruşma tutanağı ile tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verildiği, ticari defter ve kayıtlarının ibraz edilmemesi halinde kendi ticari defterlerine delil olarak dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağının ihtarına karar verildiği, davalı tarafa ihtaratın duruşma zaptının davalı şirkete tebliği ile yerine getirildiği, ihtarata rağmen davalı şirketin ticari defterlerini ibraz etmediği,
Davacı vekilince davanın harca esas olmak üzere —-üzerinden açıldığı, takip tarihinden itibaren avans faizi talep edildiği, takip tarihinden önce davacı tarafça TBK 117 maddesine istinaden davalı tarafın temerrüde düşürülmediğinden takip öncesi faiz talebinin yerinde olmadığı,
Alacağın faturaya dayalı olması nedeniyle asıl alacağın davalı tarafça belirli ve bilinebilir olduğu, itirazın haksız olduğu anlaşılmakla; talebe bağlılık ilkesi gereğince davanın kabulüne dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. .
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE;
—- Sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline, takibin —- olarak takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte devamına,
2-Alacağın faturaya dayalı olması nedeniyle asıl alacağın davalı tarafça belirli ve bilinebilir olduğu, itirazın haksız olduğu anlaşılmakla; dava konusu asıl alacak miktarı —- icra inkar tazminatı olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine.
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 44,40 TL harcın ve icra takibi peşin harcı 10,04 TL’nin, alınması gerekli olan 99,05 TL harçtan mahsubu ile bakiye 44,61 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Arabuluculuk aşamasında —- tarafından ödenen arabulucu ücreti 1320 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 44,40 TL, peşin harç 44,4 TL, posta ve tebligat gideri 171,20 TL, bilirkişi ücreti 700,00 TL, olmak üzere toplam 960,00 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 1.450,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7 -Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
8——–sayılı takip dosyasının merciine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, miktar itibari ile kesin olarak açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/02/2021