Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/492 E. 2020/396 K. 22.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/492 Esas
KARAR NO : 2020/396

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/08/2019
KARAR TARİHİ : 22/09/2020

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 22/08/2019 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkil davacı ile davalı şirket arasında—— satışı işlemi gerçekleştiğini, bu satış neticesinde davalı tarafından müvekkil adına ——– tutarında fatura tanzim edildiğini, bu fatura karşılığında 25/08/2014 tarihinde müvekkile ait —— —— numaralı hesabından davalının —– nezdinde kayıtlı —-ödeme yapıldığını, kalan 35.000,00 TL tutarındaki ödeme ise—— işlem numarası ile davalıya havale edildiğini, ödenen fatura karşılığında davalı tarafından davacı aleyhine İstanbul ——–. İcra Müdürlüğünün ————- Esas sayılı dosyası ile ilamsız takibe geçildiğini, ilamsız takipten müvekkil zamanında haberdar olamadığını dolayısıyla süresinde itiraz edemediğini, haksız ve hukuka aykırı icra takibini kesinleştiren davalı müvekkile ait bir kısım mallar ile araçları üzerinde haciz tatbik edildiğini, müvekkil adına tanzim edilen——— tutarındaki fatura nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve İstanbul —–. İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı icra takibinin iptaline ve yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalı yandan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 22/09/2020 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 10/10/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: müvekkil şirket tarafından davacı/borçluya 205.000,000 TL değerinde minibüs satışı yapıldığı, buna ilişkin olarak da icra takibine konu edilen fatura tanzim edildiğini, davacının fatura bedelinden 170.000,00 TL’yi ödediğini, bakiye 35.000,00 TL için de davacının, ikinci el bir minibüsü müvekkil şirkete satılarak bedelinin borç karşılığında alınması için getirdiğini, bu süreçte yıl sonu hesapların kapatılması maksadıyla müvekkil şirket davacı/borçludan tahsil edemediği 35.000,00 TL’yi kendi hesabına yatırmış ve ticari defterler üzerinde davacı/borçlunun hesabını kapattığını, ancak davacının müvekkile getirdiği minibüs uzun bir süre satılamadığından davacıya aynen geri verildiğini, davalının 35.000,00 TL ödeme işlemini çalışanı ——————–kanalı ile yaptığını, davanın reddine, %20 İcra inkar tazminatına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinini davacı tarafça ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 22/09/2020 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davalının davacı adına tanzim ettiği —— tutarlı fatura karşılığında davacının borcunun olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti(menfi tespit) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Menfi tespit davasını düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 72/1. Maddesindeki ” Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen İstanbul Anadolu—–. İcra Müdürlüğü’nün —————- Esas sayılı dosyasında; davacı/takip borçlusu hakkında 07/09/2018 tarihli takip başlatıldığı, davacı/takip borçlusunun süresinde takibe itiraz etmemesi nedeni ile takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez ———- bedelli irsaliyeli fatura incelendiğinde faturanın —————- tarafından …’ kesildiği, anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez————— şubesi nezdinde dekont incelendiğinde; davacının ————davalıya havale ettiği anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez —– nezdinde ——– işlem numaralı dekont incelendiğinde; davacının ———— davalıya havale ettiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi 15/01/2020 havale tarihli raporunda özetle; davacı ile davalı arasında ———- numaralı fatura ———- tarihinde yapılan —–ödeme konusunda itilaf bulunmadığı, davalının ticari defterlerini TTK’na ve ———- düzenlemelerine göre usulüne uygun tuttuğu, davalının 2015 yılı ticari defterlerini ————- tasdiklerini zamanında yaptığı, davalının ———————— iban numaralı hesabına davalının çalışanı ———- tutarın yatırıldığı,———– tutarlı ödemenin, davalının ticari defter kayıtlarına ————— yevmiye numarası ile davacıdan tahsilat olarak işlendiği, davalının ticari defter kayıtlarında davacının borç ya da alacak bakiyesinin bulunmadığını beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller, ticaret sicil kayıtları, fatura, sevk irsaliyesi, takip dosyası, bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı ve davalı arasında araç satışına ilişkin sözleşme yapıldığı sözleşme kapsamında davalı tarafından 205.000,00 TL bedelli fatura tanzim edildiği, davacı tarafından bu fatura bedelinin ———- açıklaması ile davalı şirkete gönderildiği, davalı şirketin ticari defterlerinde ——————yevmiye madde numarası—– tutarlı ödemenin tahsilat olarak işlendiği, davalı ticari defterlerine göre davacının borç ya da alacak bakiyesinin bulunmadığı, davalı tarafça davacı tarafından borcun ———- şirket çalışanı olduğu, —– tarafından yapıldığı, ancak davacı——— davalı şirkete ödeme yapıldığı, iddia edilmiş ise de davalının kendi ticari defterlerinin aksine ancak yazılı delille ispatının mümkün olduğu, buna ilişkin bir ispat sunamaması ve cevap dilekçesinde yemin deliline dayanmış olması nedeniyle davalı tarafa yemin delili hatırlatılmış, davalı tarafça davacıya yemin teklif edilmiş, davacıda 22/09/2020 tarihli duruşmada fatura bedelinin 35.000,00 TL’lik kısmını da ödediği hususunda yemin etmiş ve davacı tarafın davalıya ————— tutarlı faturadan dolayı borcunun kalmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davacının davalıya ———- seri numaralı —- faturanın İstanbul —- İcra Müdürlüğünün —— takip numaralı dosyasının konu edilen ——–nedeniyle borçlu olmadığının tespitine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 2.390,85 TL karar ve ilam harcından yargılamanın başında peşin olarak alınan 597,72 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.793,13 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ———– uyarınca hesaplanan 5.250,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yargılama gideri olarak yapılan 44,40 TL başvuru harcı, 597,72 TL peşin harç, 700,00 TL bilirkişi ücreti, 176,80 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.518,92 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı asil ve taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.