Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/491 E. 2021/227 K. 16.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/491 Esas
KARAR NO : 2021/227

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/08/2019
KARAR TARİHİ : 16/03/2021

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 22/08/2019 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davalının, davacı şirket tarafından —— tutarında borçlandığını, bu nedenle davalı’nın borca ve fer’ilerine itirazı haksız olduğunu, bu ihlalli geçişler sonrasında —- aracın bağlı bulunduğu —– hesabında yetersiz bakiye bulunması nedeniyle banka tarafından reddedilmiş ve tahsilât yapılamadığını, uyuşmazlığın çözülmesi amacıyla zorunlu arabuluculuğa başvurulmuş ancak uzlaşma sağlanamadığını, bu nedenle işbu davayı açma zorunluluğu hâsıl olduğunu, hukukî gerekçelerinin 1. davalı’nın müvekkil şirket’e olan borcu kanundan kaynaklandığın, davacı —- ——- serbest geçiş sistemi bulunması da —- esnasında müvekkil şirket’in bildirimde —-, davacı şirket, kanunî yükümlülüğü bulunmamasına rağmen ——– bulunup bulunmadığını kontrol ederek üzerine düşeni fazlasıyla yerine getirdiğini beyanla davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 16/03/2021 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 23/09/2020 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın talep ettiği alacaklar zamanaşımına uğradığından zamanaşımı defisinde bulunduklarını, müvekili şirketin sözleşme yapıp geçiş cihazı alan hatta bu hususta bankaya otomatik ödeme talimatı veren ve banka bilgilerini idareye sunan bir şirket olduğunu, dolayısıyla —- sistemlerine araç plakalarının tanıtıldığı, bakiyenin yetmemesi yada sistemin kartı okumaması sonucu kaçak geçiş yapılması halinde ertesi gün karta ödeme yapıldığında borcun kapandığı ayrıca bakiyenizin azalması halinde sistemin sizi uyardığı yönündedir olduğunu—- bu uygulamaların olmadığı, okuyucuların hatalarının sürücülere yüklendiği, ikaz sisteminin devre dışı bırakıldığı, kesilen cezaların aylardır sürücülere bildirilmediği—–konuyla ilgili açıklamaları mevcut olduğunu, mezkur cezaların taraflarına tebliğ edilmeden icra takibine geçildiğini, öte yandantarafımızca yapılan inceleme sonucunda geçiş için sistemimizde eksi bakiye hiçbir zaman olmadığından bu denli yüksek bir geçişe anlam veremeyerek takibe itiraz edildiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 16/03/2021 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davalı adına kayıtlı araç ile davacının——- tarafın ihlalli geçiş yapıp yapmadığı, ayrıca davacı tarafın ihlalli geçiş nedeniyle ceza uygulama yetkisinin bulunup bulunmadığı, davalının——bakiyesinin geçiş anında ve ihlalli geçişten 15 günlük süre içerisinde yeterli olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen——– tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi mahkememize sunduğu —— yetersiz olduğunu,—— hesap bakiyesinin yeterli olduğunu, işbu geçişlere ait geçiş ücretlerinin ödenmesinden Davalının mesul olduğunu, geçişler sonrasındaki 15 günlük zaman dilimi içerisinde yeterli bakiyeye erişilmesiyle ceza bedelinden Davalının mesul olmadığını, 122 adet geçişin ücretinin tahsil edilememesinden ötürü Davalının 2.310,40 TL normal geçiş ücretini ve 60 adet ihlalli geçişten ötürü 4.608,00 TL ceza bedeli olmak üzere toplamda 6.918,40 TL ödemekle mesul olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi mahkememize sunduğu 26/01/2021 tarihli ek raporunda özetle; 122 adet geçişin ücretinin tahsil edilememesinden ötürü Davalının 2.310,40 TL normal geçiş ücretini ve 118 adet ihlalli geçişten ötürü 8.944,80 TL ceza bedeli olmak üzere toplamda 11.255,20 TL ödemekle mesul olduğu, diğer 4 adet geçişin sorgu sırasında, hesap bakiyesinin yeterli bakiyeye sahip olduğu ve cezai bedel hesabı tarafımca yapılmadığını, işbu geçişlerin mahsup edilmiş olsa dahi, bu sefer işbu geçişlerden sonra mahsup edilen geçişlerin ücretlerinin mahsup edilemeyeceği hesap ekstresinden anlaşıldığından —–haiz olup olmadığı hususunu beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi kök ve ek raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Davalıya ait ——tarihleri arasında gerçekleştirdiği—– bakiyenin bulunmadığı, ancak geçişten sonraki 15 günlük dönemde yeterli bakiyenin oluştuğu, bu geçişlerden dolayı davalının davacıya 2.310,40 TL normal geçiş ücretini ve 118 adet ihlalli geçişten ötürü 8.944,80 TL geçiş ücreti borcunun bulunduğu, geçişten sonraki 15 günlük sürede yeterli bakiyenin oluşması nedeniyle—– hesabında yeterli bakiyenin bulunmadığı, ancak geçişten sonraki 15 günlük dönemde yeterli bakiyenin oluştuğu, geçişten sonraki—- plakalı aracın——- hesabında yeterli bakiyenin bulunmadığı, geçişten sonraki 15 günlük dönemde de yeterli bakiyenin oluşmadığı, bu geçişlerden dolayı davalının davacıya——- sürede yeterli bakiye oluşmayan geçişler nedeniyle—– —ceza borcu bulunduğu, —–yapıldıktan sonra yüklemenin başka geçişlerden dolayı borcu bulunması nedeniyle başka geçişlerdeki borçtan mahsup edildiği bu nedenle ceza bedelinden davalının sorumlu olduğu iddia edilmiş ise de davalı tarafından yapılan yüklemenin hangi geçişin ücreti sayılacağına davacının karar verdiği, bu durumun davalı aleyhine sonuç yaratmasının hakkaniyete uygun olmayacağı değerlendirilerek geçişten sonraki 15 günlük dönemde yatan geçiş ücretinin daha önceki geçiş ücreti olarak kabul edilip ceza tahsilinin mümkün olmadığı kanaati hasıl olmuş ve davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın 11.255,20 yönünden haksız olduğu, alacağın likit olmaması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin yerinde olmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
2-Davalı/takip borçlusunun,—– geçiş ücreti ve 8.944,80 TL ceza bedeli olmak üzere toplam 11.255,20 TL yönünden İPTALİNE,
3-Alacağın likit olmaması nedeniyle icra inkar tazminatı isteminin reddine,
4-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli ‭768,84 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 139,52 TL ve icra dairesine peşin harç olarak yatırılan 57,76 TL’ nin mahsubu ile bakiye ‭571,56 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —–uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı dava— sürecine mazeretsiz olarak katılmadığından lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 53,40 TL posta ve tebligat giderinden oluşan yargılama giderinin ve 139,52 TL peşin harç ve 57,76 TL icra peşin harcının davalının zorunlu arabuluculuk sürecine mazeretsiz olarak katılmaması nedeniyle oranlama yapılmaksızın tamamı olan 895,08 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin davalının — olarak katılmaması nedeniyle kendi üzerinde bırakılmasına,
10-6325 sayılı yasanın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca arabulucuya ödenen 1.320,00 TL’nin arabuluculuk sürecine mazeretsiz katılmayan davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
11-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın davacı tarafa iadesine; bakiye delil avansının davalıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.