Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/48 E. 2021/107 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/48 Esas
KARAR NO: 2021/107
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/03/2019
KARAR TARİHİ : 09/02/2021
DAVA:
Davacı vekili Mahkememize sunduğu ——— havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davalı yan tarafından davacı aleyhine————– icra takibi başlatıldığını, başlatılan bu icra takibinin, haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacı yanın, takibe konu senetten veya başkaca herhangi bir nedenden dolayı, davalı yana borcunun bulunmadığını, bu nedenle, borcun tamamına ve varlığı iddia olunan akdi ilişkiye de itiraz ettiklerini, davacı ile davalı alacaklı arasında ————- yıllarında düzenli bir ticari ilişki bulunduğunu, davacı yanın muavin defterden de görüneceği üzere birçok kez davalı alacaklıya borçlu olduğu tutardan çok fazla (avans ödemesi ya da teminat ödemesi muhteviyatında) bir ödeme yaptığını, yani davalı tarafın birçok kez davacı yana borçlu konuma geldiğini, davacı yanın satın aldığı malzeme ve malların bedelinin ise daha önceden ödediği avans ve teminattan düşüldüğünü, davacı yanın icra dosyasına konu senedi ise davalı yana bu nedenle verdiğini, ancak daha sonra ticari ilişkileri devam etmediği hasebiyle bonoyu geri istediğini, davalı yanın sürekli davacı yanı oyalayarak, —— denilmek suretiyle senedi vermekten imtina ettiğini, davalı yanın davacı yandan alacağının olmadığını bilmesi hasebiyle icra dosyasına konu bonoyu uzun yıllardır işleme koymuş olmasın rağmen ——- tarihinde haciz işlemlerine konu ettiğini, dava dilekçesi ekinde sunulan muavin defterinden görüleceği üzere davacı yanın karşı tarafa borcunun sadece ——– olduğunu, bu borcun ——– dosyasına istinaden ———- tarihinde karşı taraf vekili ————- banka hesabına gönderildiğini, geriye kalan tutar ise ——— ise olarak ——— tarihinde davalı şirketin banka hesabına gönderildiğini, akabinde ————-tarihinde tarafımızca arabuluculuk kanun yoluna başvurulduğunu, lakin karşı tarafça ——— tarihinde yeniden davacı yanın adresine hacze gelindiğini ve davacı yana karşı fazladan ——— ödemek zorunda kaldığını, işbu icra dosyasında asıl alacağın —– olduğunu, ancak işbu tutarın toplamda ——— taraflarınca ödendiği için menfi tespitini talep ettikleri tutarın —— olduğunu beyanla, ———– tutarındaki asıl alacaktan ve tüm ferileri olmak üzere kapak hesabından —- borçlu olmadığının tespitine, —– tarihinde karşı yan vekiline gönderilen davacının ödemek zorunda kaldığı ——– ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte istirdadına, haksız olan davalı aleyhine asıl alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere davacıya tazminat ödemesine hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
SAVUNMA :
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER :
———
———
————
——–
————-
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava; icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, mahkememize açılan davanın icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olduğu, davacının aleyhine takibe konu bono senedi ticari ilişki nedeni ile avans ödemesi olarak davalıya verip vermediği, bono senedin tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, ticari ilişkinin sona erip ermediği, ticari ilişki sona ermiş ise davacının davalıya cari hesap nedeni ile bakiye borcunun bulunup bulunmadığı, davacı tarafça haricen ödemelerin bono senede istinaden ve başlatılan icra takip dosyasına istinaden ödenip ödenmediği, davacının davalıya ticari ilişki nedeni ile avans ödemesi olarak verildiğini iddia ettiği bono senet nedeni ile istirdat talebine konu fazla ödeme yapıp yapmadığı, kötü niyet tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.
Celp ve tetkik edilen ——- sayılı dosyasının suretinin; davacı takip alacaklısı tarafından ——— tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı borca itiraz dilekçesi sunduğu ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce mali müşavir bilirkişiden rapor aldırılmasına karar verilmiş, bilirkişi ——tarihinde raporunu ibraz etmiş ve rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişi mahkememize sunduğu—– tarihli raporunda özetle; Dosyaya mübrez belge, bilgi, davacı yana ait ticari defterleri ve dosya üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; Davacı yan tarafından incelemeye sunulan ticari ———– yılı defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalı yan incelemeye gelmemiş ticari defterlerini ibraz etmemiştir. Takdir Sayın Mahkemenize aittir. davacı yanın davalı yana takip tarihi olan —- tarihi itibarıyla — borçlu olduğunu, davacı yan tarafından davalı yana yapılan takip sonrası yapılan —— tutarlı —————–ödemenin icra müdürlüğü tarafından kapak hesabının dikkate alınması gerektiğini tarafların inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin mahkemece takdiri içinde kaldığını beyan ve rapor etmiştir.
Dosyada mevcut tüm delillerin incelenerek değerlendirilmesinde; Hükme esas olarak aldırılan —— tarihli mali müşavir bilirkişi raporu dayanak yapılarak; Davacı tarafın incelenen ticari defterlerinde davalı şirket ile aralarında ticari ilişki bulunduğu. davalı tarafın incelenen kendi defter kayıtlarına göre ——— takip tarihi itibari ile davalı tarafa ——–borçlu olduğu, davacı ticari defter ve kayıtlarında takibe ve davaya konu mezkur bono senedin kayıtlı olmadığı, bono senede istinaden ödeme yapıldığına dair kaydın bulunmadığı,
Davalı tarafından ——- takip dosyasının kesinleştiği,
Davacı tarafından takipten sonra ancak davadan önce — tarihinde ————– olmak üzere ———Sayılı dosyasına istinaden dekont karşılığında ödendiğine dair makbuz sunulduğu, bu makbuzların da davacı ticari defterlerinde kaydının bulunmadığı, davacı tarafından ödendiği iddia olunan ödeme makbuzlarının ilgili İcra Dairesince değerlendirilebileceği,
Davacı tarafından ——– Sayılı dosyasına olan borcun devam ettiği anlaşıldığından menfi tespit ve —— fazla ödeme nedeniyle talep ettiği istirdat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davacının menfi tespit ve istirdat davasının REDDİNE,
Davacı tarafça sunulan ödeme dekontlarının İcra Dairesince değerlendirilerek; kabulü halinde alacaktan mahsubuna,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 598,65 TL karar ve ilam harcının işin hitamında ödenmesi gereken 59,3 TL harçtan fazla olduğu anlaşıldığından 492 sayılı harçlar kanunun 31. maddesi gereğince fazla alınan 539,35 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya ödenmesine,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/02/2021