Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/404 E. 2020/507 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/404 Esas
KARAR NO : 2020/507

DAVA : Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 17/07/2019
KARAR TARİHİ : 13/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Kaza Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; mülkiyeti dava dışı —– plakalı aracın müvekkili sigorta şirketinden sigortalı olduğunu, davalı yan uhdesinde sigortalı bulunan araç —- tarihinde vermiş olduğu hasar nedeni ile müvekkili sigorta şirketi sigortalısı için 3.665 TL tutarındaki ödemesini yapmış durumda olduğunu, müvekkili sigorta şirketi hasar tazminat bedelini ödemiş ve müvekkili sigorta şirketi sigortalısına TTK 1301 maddesine göre sigortalısının haklarına halef olmuş olduğunu, açmış oldukları dava da hasar tazminat nedeni ile müvekkili sigorta şirketi tarafından ödenen sigorta tazminat bedelinin % 100 kusur duruman göre rücuen tazminat isteğine ilişkin olduğunu beyanı ile — — nin rücu tazminatın fazlaay dair ve faiz ve kusur artışından doğan dava ve talep hakkı saklı tutularak 13/08/2018 tarihinden itibaren —— kısa vadeli avans kredileri için uyguladığı faiz oranı üzerinden faiz, masraf ve ücreti vekalet ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini mahkememizden talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin huzurdaki davaya konu kazaya ilişkin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacı tarafından davalı şirket nezdinde sigortalı araç sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğu iddia elmişse de kazaya karışan tüm sürücü ve yayaların eylemleri incelendiğinde sigortalı araç sürücüsünün % 27.27 oranında kusurlu olduğunu, bu oran üzerinden davacı şirkete 1.370,32 TL tutarında ödeme yapıldığını, asla kabul anlamına gelmemek üzere mahkemenin aksi kanatte olması halinde hesaplanacak tutardan müvekkili şirket tarafından yapılan 1.370,32 TL tutarındaki ödemenin güncellenerek mahsup edilmesini, kusur oranlarının tespitini, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru bulunmadığını, davalı şirketin ancak ve ancak sigortalısının kusuru oranında ve poliçe limitleri ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu, davacının ödeme tarihinden itibaren avans faizi işletilmesi yönündeki taleplerinin reddi gerektiğini, haksız ve yasal dayanaktan yoksun iş bu davanın esastan reddini, mahkememizden talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davacının dava dışı sigortacına sigorta poliçesi kapsamında ödediği hasar bedelinin davalılara rücu edip edemeyeceği hususunda olduğu anlaşıldı.
Davanın Hukuki Niteliği; Dava, davacı tarafından sigortalısına ödenen hasar bedelinin rücuen tazmini davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi; 6102 sayılı TTK’nın 1472/1. maddesindeki “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunan 16/06/2018 tarihli maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağına göre; dava dışı —- sevk ve idaresindeki —— plakalı araç ile dava dışı —-sevk ve idaresindeki —— plakalı araç arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan —- tarafından tanzim edilen ZMSS Poliçesi incelendiğinde; poliçenin — tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının —– olduğu, sigortalanan araç plakasının —— olduğu, araç başına poliçe limitinin — olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan —— tarafından tanzim edilen kasko sigorta poliçesinin incelenmesinde poliçenin 15/11/2017-17/08/2018 tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının —– olduğu, sigortalanan araç plakasının —plakalı araç olduğu görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan araç tescil bilgilerine göre —-plakalı aracın —-adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
Davalı tarafından dosyaya sunulan hasar dosyasının incelenmesinde 16/06/2018 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacı ..—- hasar ödemesi yapıldığı, ödeme dekontunun dosyaya ibraz edildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından dosyaya sunulan ödeme dekontlarının incelenmesinde davacı tarafından kaza nedeniyle sigortalısına 17/07/2018 tarihinde toplam 5.025,44 TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
Mahkememizce uyuşmazlık konusu hakkında bir makine mühendisi bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi 08/06/2020 tarihli raporunda özetle; kusur yönünden yapılan değerlendirmede davalıya sigortalı — plakalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde % 100 oranında kusurlu olduğu, davacıya sigortalı —plakalı araç sürücüsünün ise kazanın meydana gelmesinde bir kusurunun bulunmadığı, hasar yönünden yapılan değerlendirmede ise dosyada mevcut eksper raporları araç tamirine ilişkin onarım evrakları incelendiğinde, 16/06/2018 tarihinde meydana gelen kaza sonucu oluşan hasara ilişkin tespitlerin———— plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğu, hasar durumunun kazanın oluş şeklinde alınan darbeye ve hasar fotoğraflarına uygun olduğu, dava konusu davacıya sigortalı ———plakalı araçta meydana gelen toplam hasar tutarının 5.212,12 TL olduğu yönünde rapor tanzim edilmiş ve rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, Trafik Kazası Tespit Tutanağı, Kasko Poliçesi ve Hasar Dosyası, Eksper Raporu, ödeme dekontu, Bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; 16/06/2018 tarihinde davacıya sigortalı — plakalı araç ile davalıya sigortalı —-plakalı araç arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde davalıya sigortalı araç sürücüsünün % 100 kusurlu olduğu, davacıya sigortalı araç sürücüsünün ise kazanın meydana gelmesinde bir kusurunun bulunmadığı, kaza nedeniyle davacıya ait araçta eksper raporu ile aracın tamirine ilişkin belgeler ve bilirkişi raporunun hep birlikte değerlendirilmesi sonucu araçta toplam 5.212,12 TL hasar oluştuğu, davacı tarafından kaza nedeniyle sigortalısına —— ödeme yapıldığı, kaza sonrası davacının davalı sigortaya başvurusu üzerine davalı … tarafından davacı hesabına 16/08/2018 tarihinde 1.370,32 TL ödeme yapıldığı, davacı tarafından sigortalısına ödeme yapılmış olmakla birlikte davacı … şirketinin sigortalısına TTK. 1301 maddesine göre sigortalısının haklarına halef olduğu ve davalıya sigortalı araç sürücüsünün % 100 kusurlu olduğu da nazara alındığında davacının ödemiş olduğu hasar bedelinin tamamını rücuen davalıdan isteyebileceği, sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Davanın kabulü ile ——-tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 62,75 TL harcın alınması gerekli olan 180,56 TL harçtan mahsubu ile bakiye 117,81 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 62,75 TL, posta ve tebligat gideri 53,4 TL, bilirkişi ücreti 750 TL, olmak üzere toplam 866,15 TL yargılama masrafının davalı taraftan davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan —uyarınca 3.400,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.