Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/40 E. 2021/627 K. 14.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/40 Esas
KARAR NO: 2021/627
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/03/2019
KARAR TARİHİ: 14/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Davacı yanın —-alanında hizmet verdiğini, davacı yanın davalıya ürün satışı yaptığını, fatura ve ürünlerin davalı yana teslim edildiğini, davalı yan tarafından faturalara itirazda b lunulmadığını, davacı yanın alacağını davalı yandan defalarca talep ettiğini, fakat davalı yan tarafından ödeme yapılmadığını, Alacağın tahsili amacı ile—– dosya ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı ile takibin durdurulduğunu tüm bu nedenlerle kabulüne, borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, davalının alacağın % 40’ından az olmamak üzere icra —- tazminatına mahküm edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini mahkememizden talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, muhtelif tarih ve bedelli faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup İİK 67 vd maddelerine dayanmaktadır.
Davacı şirkete dava tarihinde ——– bazı düzenlemeler yapılması hakkında— değiştirilerek kabul edilmesine dair — — kayyımlık görevi— yürütülen şirketler açtıkları davalarla harçtan muaftır hükmü uyarınca harçtan muaf olduğu, bu nedenle dava tarihinde dava açılırken harç alınmadığı anlaşılmıştır.
Davacı şirket hakkında — denetime tedbirine karar verilmiş ise de — karar numarası ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği ve davacı şirket hakkında —–kayyım denetimi tedbiri kararının resen ortadan kalktığı, kayyım denetimi tedbiri kararının ortadan kalkması ile davacı şirketin harçtan muaf olmadığı anlaşılmıştır.
Tarafların tüm delilleri celbolunarak dava dosyası ve ibraz edilen davacı ve davalı şirkete ait tüm ticari defter , kayıt ve dayanakları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan raporun dosyadaki verilere uygun ve denetime açık bulunduğu anlaşılmakla, hükme esas alınmıştır. Davaya konu—-sayılı takip dosyasının celbolunarak yapılan incelenmesinde ; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine —- tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı görülmüştür.
Davacı tarafından dosyaya sunulan — ihtarnamenin incelenmesinde davalı borçluya işbu avukatlık mektubunun tebliğinden itibaren —- içerisinde müvekkil şirket hesabına gönderilmesinin ihtar edildiği, işbu ihtarın davalıya tebliğ edildiğine ilişkin tebliğ şerhinin veya başkaca bir belgenin sunulmadığı görülmüştür.
Takip konusu faturanın incelenmesinde fatura tarihinin —olduğu, davacı şirket tarafından davalı adına düzenlendiği ve fatura bedelinin —olduğu görülmüştür.
Davacı ve davalının — celbine karar verilmiş olup, takibe konu faturanın davalı tarafça —– bildirildiği görülmüştür.
Tarafların ticari defterlerinin incelenmesi yönünden bilirkişi ara kararı oluşturulmuş, bilirkişi dosyaya sunmuş olduğu —- tarihli raporunda özetle, davacı ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğunu, takip konusu faturanın davacı defterlerine kayıtlı olduğu ve işbu fatura dışında taraflar arasında başka bir ticari ilişki bulunmadığı, davalının ise usulüne uygun tebligat yapılmış olmasına rağmen ticari defter ve kayıtlarını incelemeye ibraz etmediği, davalının ilgili faturayı usulüne uygun olarak —- bildirimde bildirmiş olduğu yönünde rapor tanzim edilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda ; dosya kapsamındaki tüm deliller;—–celbolunan—- bilirkişi raporuna göre , tüm iddia ve savunmaların değerlendirilmesinde; taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu,, davalının faturaları kabul ederek —- bildirdiği, dolayısıyla taraflar arasında ticari ilişkinin var olduğu ve davaya dayanak faturaların davalının kabulünde olduğu, alınan bilirkişi raporuna göre davacının ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davalının ise ticari defterlerini incelemeye ibraz etmediği, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan—- alacağı bulunduğu, alacağın faturaya dayalı olduğu likit ve belirlenebilir olduğu, icra inkar tazminatı hüküm ve koşullarının oluştuğu, davacının takip tarihinden önce faiz talep etmiş ise de davalının temerrütü için gerekli usulüne uygun olarak düzenlenmiş bir ihtarname bulunmadığı gibi taraflar arasında imzalanmış kesin vadeye ilişkin bir sözleşme de bulunmadığı, bu nedenle davalının temerrütünün takip tarihi itibariyle gerçekleştiği, tarafların tacir olması nedeniyle asıl alacağa ticari faiz uygulanması gerektiği, alacağın faturaya dayalı likit ve belirlenebilir olduğu, icra inkar tazminatı hüküm ve koşullarının oluştuğu sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın Kısmen Kabulü Kısmen Reddi ile
2-Davalının—sayılı dosyasına vaki itirazın —- asıl alacak yönünden iptaline,
3-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına,
4-Hükmolunan alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli ‭204,93 TL Karar harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T —- göre hesaplanan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan; 750,00-TL Bilirkişi ücreti, 196,90-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 946,90-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 581,81-TL lik kısmanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
9-6325 Sayılı Yasa’ nın 18/A maddesinin 11 ve 13. Fıkraları uyarınca zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabulucuya hazine tarafından ödenen 1.320,00 TL’ nin davanın kabul ret miktarına göre oranlanarak hesap edilen 811,05 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
10- Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —— istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/09/2021