Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/396 E. 2020/331 K. 09.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/396 Esas
KARAR NO : 2020/331

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/07/2019
KARAR TARİHİ : 09/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sigorta şirketi nezdinde ZMM Trafik poliçesiyle sigortalı bulunan, sürücü—— sevk ve idaresindeki —- plakalı aracın karışmış olduğu çift taraflı ve ölümlü trafik kazasında —–hayatını kaybettiğini, meydana gelen kazaya bağlı olarak gerçekleşen iş bu vefat neticesinde müteveffanın babası ve annesi olan müvekkillerimiz … ve … çocuklarının desteğinden yoksun kaldıklarına, müvekkillerin murisinin vefat etmiş olduğu kaza nedeni ile davalı sigorta şirketine 21.02.2019 tarihinde destekten yoksun kalma tazminatı talebi ile başvuru yapmış ve yapılan bu başvuru sonucunda, kaza tespit tutanağında sigortalı araca kusur atfedilmediğinden dosyanın reddedildiğini belirtmiş ve müvekkillere davalı sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, her ne kadar olay yerinde düzenlenen kaza tespit tutanağında davalı Şirket nezdinde sigortalı aracı sevk ve idaresinde bulunduran sürücü kusursuz olarak belirtilmişse de dosyaya sunulan deliller ile celp edilecek bilgi ve belgeler incelendiğinde davalı Şirket nezdinde sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu görüleceğini, İfade tutanaklarında ve Bilirkişi Raporunda sürücü—– alkollü olduğu belirtildiğini, bu durum Karayolları Trafik Kanunu madde 48′ de Alkollü İçki, Uyuşturucu veya Keyif Verici Maddelerin Etkisi Altında Araç Sürme Yasağı başlığı altıda düzenlenmiş olup kusur sebebi olduğunu, bu durumda sürücü —- kusursuz olduğunu kabul etmenin mümkün olmadığını, davalı Şirket tarafından tazminat talebi reddedildikten sonra, 11/04/2019 tarihinde —————- dosya numarası ile meydana gelen destekten yoksun kalma tazminatlarının istemi ile arabulucu başvurusunda bulunulduğunu, ancak arabuluculuk süreci anlaşamama ile sonuçlandığını, bu nedenle ve açıklanan gerekçelerle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, ———- için 1.000,00 TL olmak üzere toplamda 2.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsilini talep ve arz etmiştir.
CEVAP : davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen 11.11.2018 tarihli kazaya karıştığı belirtilen,————plakalı araç, müvekkil şirkete —— arasında geçerli olmak üzere ——–numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limitinin kişi başı ——- olduğunu, müvekkil sigortacı şirketin, üçüncü kişilerin uğramış olduğu bedeni zararlardan, sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve işletenin veya işletenin eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında maddi tazminat ile sorumlu tutulabileceğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkil şirketinin sorumluluğu, sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olacağını, Kaza tespit tutanağında da belirtildiği üzere sigortalı araç sürücüsünin kusursuz olduğunu, Mütevveffa ——- kırmızı ışık ihlali yaptığından dolayı söz konusu kaza meydana gelmiş olup tam ve asli kusurlu olduğunu, sigortalı araç sürücüsü kusursuz olduğundan müvekkil şirkete düşen bir sorumluluk bulunmadığını, müvekkilimizin, dava açılmasına sebebiyet vermesi söz konusu olmadığından; faiz, yargılama gideri ve vekalet ücretinden de sorumlu olmayacağının kabulü gerektiğini ve tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir(HMK m.307). Feragat, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği gibi, hüküm ifade edebilmesi de karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir, ancak feragat kayıtsız ve şartsız olmalıdır(HMK m.309). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir(HMK m.310) ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur(HMK m.311).
Vekilin davadan feragat etmesi halinde, bu konuda vekaletnamesinde özel yetki bulunmalıdır(HMK m.74).
Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir(HMK m.312).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, feragat, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf dilekçe ile kayıtsız ve şartsız olarak yargılama sırasında davasından feragat ettiğini bildirdiğinden, feragat beyanının yasal şartları taşıdığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 44,40 TL harcın, alınması gerekli olan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye eksik yatırılan 10,00 TL karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ———-. 7/1 maddesi uyarınca 1.700,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Artan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.