Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/355 E. 2020/333 K. 09.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/355 Esas
KARAR NO : 2020/333

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 31/12/2018
KARAR TARİHİ : 09/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı bankanın —- müşterisi olduğunu, taraflar arasında önceki yıllara ait kredi ilişkisi nedeniyle konulan ipoteğin borcun sona ermesine ve bedelsiz kalmasına rağmen fek edilmemesi üzerine davalı bankaya Bursa ——Noterliğinin —– yevmiye numaralı ihtarname keşide edilerek ipoteğin fekki talebinde bulunulduğunu, davalı bankanın cevabi ihtarnamesi ile firmanın kredi riski kapandığı için ipoteğin fekki işlemlerine başlandığını bildiğini, yazışmalar ile davacının kredi riski kapandığı kabul edildiğini ve ipoteğin fekkedildiğini bir süre sonra müvekkili şirket ile birlikte—— ödeme protestosu gönderildiğini, ————————– bedelli senedin müvekilleri tarafından düzenlenmediğini, davanın kabulü ile riskli müşteri kaydının düzeltilmesi/silinmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, riskli müşteri kaydı nedeniyle uğranılan zarar için—– manevi tazminatın —– temerrüt tarihinden itibaren ticari avans faizi ile tahsiline karar verlmesini talep etmişlerdir.
Davalı vekili Bursa——. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle ; davacının müvekkili banka tarafından yapılan tüm işlemlerin haksız olduğu ve bu işlemlerden zarar gördüğü algısını yaratmaya çalıştığını, davacı şirketin—- kayıtlarında görülen 31/03/2017 tarihli bildirimin müvekkil bankanın ———- alacağından kaynaklı riskten dolayı yaptığını, davacının iddialarının dayandığı gösterilen hiçbir iddiayı kabul etmediklerini, iddia etmiş olduğu işlemlerin ve yine iddiasına konu sözde zararları arasında sebep sonuç ilişkisi olmadığını, huzurdaki davanın genel yetki kuralı çerçevesinde müvekkili bankanın Genel Müdürlüğünün bulunduğu İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, davanın yetkisizlik nedeni ile usulden reddine ve nihayetinde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir(HMK m.307). Feragat, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği gibi, hüküm ifade edebilmesi de karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir, ancak feragat kayıtsız ve şartsız olmalıdır(HMK m.309). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir(HMK m.310) ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur(HMK m.311).
Vekilin davadan feragat etmesi halinde, bu konuda vekaletnamesinde özel yetki bulunmalıdır(HMK m.74).
Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir(HMK m.312).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, feragat, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf dilekçe ile kayıtsız ve şartsız olarak yargılama sırasında davasından feragat ettiğini bildirdiğinden, feragat beyanının yasal şartları taşıdığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 1.878,53 TL harcın, alınması gerekli olan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye fazla yatırılan 1.824,13 TL karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların birbirinden vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Artan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı