Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/305 E. 2021/319 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/305 Esas
KARAR NO : 2021/319

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/06/2019
KARAR TARİHİ : 15/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —–yönetimindeki davacı —— şirketine——— seyrine göre sağ kavşak kolundan, bozuk olduğu ileri sürülen el freni yeterince çekilerek sabitlenmemiş ve çalışır halde bırakılmış sürücü —————- hareketlenerek kontrolsüz şekilde kavşağa girip çarpması sonucu maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrası —- limitleri içerisinde giderildiğini, yapılan ödeme ile TTK. M 1472 gereğince sigortalının kanuni halefi olduğunu, alacağın tahsili amacıyla—- dosyası ile başlatılan takibin borçlunun kötü niyetli —- itirazı sonucu durmuş olduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve asgari % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;—– arasında teminat altına alınmış olduğunu, poliçe tanzim tarihi itibariyle işletenin—————tarafından tanzim edilen—-tespit tutanağından kazanın meydana geldiği tarih itibariyle—— ——geçtiğinin dolayısıyla aracın satış gördüğünün anlaşıldığını, iletilen rücuen tazminat talebine ilişkin evraklar arasında aracın hangi tarihte satış gördüğüne ilişkin bir bilgi veya belge yer almadığından —— park halinde iken el freninin bozuk olması nedeniyle meydana geldiği beyan edilmiş ise de aracın işletilme halinde olup olmadığının irdelenmesi gerektiğini, aracın kaza tarihindeki malikinin şirket sigortalısı olmadığından haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile —-takibin iptaline karar verilmesine talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeniyle davacının sigortalısına ödediği bedeli davalılardan rücuen tahsilini isteyip isteyemeyeceği, kazadaki kusur durumu ve hasar miktarının ne olduğu hasardan davalıların sorumlu olup olmadıkları noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, trafik kazasından kaynaklı ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: 6102 sayılı TTK’nın 1472/1. maddesindeki “ Sigortacı, sigorta tazminatını—-, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.—–takip başlatılmışsa, —- mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin,—- sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir. ” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunan—- sayılı dosyanın incelenmesinde davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine———- işlemiş faizin tahsilini talep edildiği, davalı borçlunun süresi içerisinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu görülmüştür.
Celp ve tetkik ——— edilen — tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının ——– olduğu,—- anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik—–tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının —- olduğu, sigortalanan —– olduğu anlaşılmıştır.
——– plaka—- yapıldığı ve kaza tarihi olan ——– şahıs adına tescilli olduğunun tespit edildiği, daha öncesinde ise aracın —- adına kayıtlı—- bilgi verilmiştir.
Celp ve tetkik olunan ve davacı …—-kesin ekspertiz raporunun incelenmesinde dava konusu kaza nedeniyle davalıya sigortalı araçta oluşan hasar bedelinin tamir masraflarının tespit edildiği hasara ilişkin aracın hasarlı —dosyada mevcut olduğu, araç tamirini —-düzenlenen faturaların eksper raporu ekinde mevcut olduğu ve eksper raporu ile araçta oluşan hasar bedelinin toplam ——- ödeme dekontlarının incelenmesinde davacı ….——— ödeme yapıldığı görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp olunmuş, —— bilirkişiden rapor alınmış olup, bilirkişi — dosyaya sunmuş olduğu raporunda özetle; kusur yönünden yapılan değerlendirmede, kaza tespit tutanağından—— aracın geri geri hareket ettiği belirtilmiş ve yine kaza tespit —-edilmesi halinde gerekli tedbirleri — ihlal ettiği, diğer sürücünün herhangi bir kusurunun olmadığı belirtilmiş olup, olayın kaza tespit tutanağında belirtilen şekilde meydana geldiği,——-hareketini önleyecek şekilde yetersiz durumdaki —— bulunan aracın olası — — olarak aracın direksiyonunun yol kenarına doğru çevirme– tedbirleri almayarak aracın — hareketlenerek kontrolsüz kalmasına —- sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu — bulunmadığı tespit edilmiş olup, hasar miktarı yönünden yapılan değerlendirmede—– düzenlenen ve ibraz edilen hasar ve onarım tutanaklarından raporda– —bağdaşmakta olduğu, — tarihindeki — değerlerine uygun olduğu, araçta toplam — bedelinin ——- olduğu rapor edilmiş olup——- —- sözleşmesi, sözleşmeye ——- mevcut sözleşme değişim tarihi itibariyle kendiliğinden— yapılır. Ancak — tarihten itibaren — gerek kalmaksızın ——- hükümleri gereği değerlendirildiğinde dava konusu—- düzenlendiği tespit edilmiş olup, kazanın, aracın devri sonrası — sorumluluk süresi içinde gerçekleştiği, dolayısıyla —- genel şartları gereği poliçe gereği hasarlı teminat kapsamında kaldığı yönünde rapor düzenlenmiş ve rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, —–, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, —, ödeme dekontu, Bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; —– yolda———-etmesi nedeniyle aracın hareketlenmesi sonucu araca çarpması nedeniyle maddi hasarlı trafik kazası meydana—— geldiği, kaza sonrası davacı … şirketi tarafından araçta oluşan hasarın tespiti yönünden eksper raporu alındığı ve alınan eksper raporuna göre araçta oluşan hasar bedeli ve işçilik tutarının 9.106,84 TL olduğu ve davacı şirket tarafından hasar bedelinin sigortalısına ödenmekle, davacının yapmış olduğu ödeme sonrası TTK 1472. Maddesi uyarınca —– ödemiş olduğu hasara rücuen sebebiyet verdiğini iddia ettiği—-davalıdan isteyebileceği, mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre dava konusu kazanın meydana gelmesinde davalıya — sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde tamamen kusurlu olduğu, davacıya sigortalı araç sürücüsünün ise bir kusurunun olmadığı, araçta oluşan hasar bedelinin bilirkişi raporuyla tespit edildiği üzere hasarla uyumlu olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili her ne kadar cevap dilekçesinde—- edilen satıştan —ile aracın satılmış — iptal edilmiş olduğunu, kazanın meydana geldiği tarihte——- talebine ilişkin —arasında——- ilişkin bir belge yer almadığından— olmadığından davacı talebinin yerinde olmadığı iddia edilmiş ise de——— olduğu, —-olduğu, ———- ——-başlıklı maddesi uyarınca mevcut sözleşme sigortalının değiştiği tarihten itibaren 15 gün süresince yeni bir sözleşme yapılana kadar geçerli bir hüküm de dikkate alındığında dava konusu —-tarafından satışının yapıldığı,— beyan ettiği şekilde — düzenlendiği ve dava konusu kazanın bu hali ile aracın —– süresi içerisinde gerçekleştiği anlaşılmakla– genel şartları uyarınca davalı sigortanın sorumluluğunun devam ettiği ve araçta oluşan hasar bedelinden sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğu, davacının davalı sigortaya başvurusuna ilişkin herhangi bir belge dosyaya ibraz edilmediğinden davacının sigortalısına ödeme yaptığı tarih olan —- tarihinden itibaren davalıdan faiz talep edebileceği, davacının —- tarihine kadar istemiş olduğu ticari faiz tutarı 953,60 TL nin yerinde olduğu, sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Davanın kabulü ile,
2-Davalının—— dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline,
3-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
4-Şartları oluşmayan icra inkar tazminatının reddine,
5-Başlangıçta peşin olarak alınan 171,81 TL harcın ve icra takibi peşin harcı 50,30 TL’nin, alınması gerekli olan 687,22 TL harçtan mahsubu ile bakiye 465,11 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 171,81 TL, posta ve tebligat gideri 151,00 TL, bilirkişi ücreti 1.500,00 TL, olmak üzere toplam 1.822,81 TL yargılama masrafının davalı taraftan davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafça yapılan yargılama masraflarının kendi üzerlerinde bırakılmasına
7-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan —— davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8—– tarafından ödenen arabulucu —alınarak hazineye irat kaydına,
9-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya; artan delil avansının davalıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.