Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/229 E. 2021/804 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/229
KARAR NO : 2021/804

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/05/2019
KARAR TARİHİ : 09/11/2021

DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu 15/05/2019 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle: ———edilmiş ——— işyerinin sahibi olduğunu, müvekkilinin iş yerinde kullanmak için araç almak amacıyla, davalı bankanın —miktarında ticari kredi aldığını, müvekkilinin almış olduğu 50.557,73 TL’lik kredinin ödeme planının —- tarihleri arasında olup, müvekkili tarafından işbu kredinin henüz iki taksiti ödendiğini, bahse konu kredinin ödeme planı incelendiğinde, müvekkilinden toplam —- ödemesi yapacak olduğunu, müvekkilinin kredinin ilk iki taksitini öderken bu meblağın 724,50 TL’sini ödediğini, müvekkili tarafından ödenen ve ödenmesi yolunda davalı banka ile anlaşma yapılan—- haksız ve hukuksuz olduğunu, müvekkilinin, davalı banka şubesine, gerçek kişi tacir olduğunu ve aracı işyeri için alacağını söylemesine rağmen, davalı banka şubesi müvekkilin —- kredi başvuru formu olarak düzenlediğini, ancak müvekkilin aldığı—– olmayıp, ticari kredi olduğunu, müvekkil kredi çekerken, davalı bankaya kredi sahibi bulunduğu işyerinin — sunduğunu, yani müvekkilinin ticari kredi alma amacının olduğunu, müvekkilinin kredi aldıktan sonra, işyeri için satın almış olduğu—- ile ticari kredilerde önceleri “—– tamamen kaldırıldığını, açıklanan nedenlerle müvekkilinin davalı bankadan almış olduğu kredinin ticari kredi olduğunu, taraflar arasında akdedilmiş kredi sözleşmesinde tüketici kredisi yazmasının bir ehemmiyeti bulunmadığını, kredinin ticari kredi olduğu, müvekkilinin —-personeline bildrmesi ve bu bağlamda — vermesi ve sonrasında—- bildirimden anlaşıldığını, müvekkilin almış olduğu ticari krediyi,— sonra aldığını, Dolayısıyla, davalı banka tarafından alınan ve alınması planlanan— iadesi gerektiğini, müvekkili adına işbu davayı açmazdan önce Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesi gereğince arabuluculuğa başvurulmuş, davalı yan ile yapmış oldukları görüşmeler neticesinde anlaşma sağlanamadığını beyan etmiş, bu nedenlerle davalarının kabulü ile davalı tarafından, müvekkilinden 27/09/2018 tarihli kredi sözleşmesine istinaden bugüne kadar haksız olarak tahsil edilen toplam— bedelinin vade tarihlerinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak en yüksek faiz oranıyla davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, davalı tarafından müvekkilden tahsili planlanan bakiye —bedeline ilişkin ise müvekkilin borçlu olmadığının tespiti ile ödeme planındaki — bedellerinin sıfırlanmasına. yargılama giderlerinin davalıdan alınmasına ve lehlerine vekalet ücreti takdirine karar verilmesini ”talep ve dava etmiştir
Dava dilekçesi ve tensip zaptı davalıya usulüne uygun tebliğ edilmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili mahkememize sunduğu 01/07/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle: Davacının müvekkili şirket ile tüketici kredi sözleşmesi imzalandığını,“Tüketici’nin tanımı. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un md.2/k fıkrası ile “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla ——olarak yapıldığını, müvekkili —– tamamını dikkate alarak ve burada yapılan düzenlemelere uygun olarak —– kullandırımı yaptığını,———– ilgili mevzuat ile düzenlenen farklı hak ve sorumlulukları —– Kararnameye ilişkin—— uyarınca; —–kullanılmamak kaydı ile kullandırılanlar) ——– Kararıma istinaden belirlenen—– oranının da %15 olduğunu, bu düzenlemeye istinaden müvekkili şirket tarafından “Tüketici Kredisi” kullandırılması sırasında müşterilere “Tüketici Kredisi Sözleşmesi”——yansıtıldığını, yansıtılan —– kesintileri, her ay için ayrı ayrı düzenlenen beyannameler ile takip eden ay içinde bağlı olduğu — beyan edilmekte ve ödenmekte olduğunu,—- bu —- kesintisinin mevzuata uygun yapılması ve tahsil edilen —kesintilerinin — zamanında beyan edilmesi ve yatırılmasından, ve—- yapılan açıklamalar doğrultusunda da istisna uygulamalarının tam, doğru, eksiksiz yapılmasından ve yapılacak denetimler sırasında talep edilmesi durumunda istisnadan yararlandırmaya dayanak belgeleri ibraz etmekten sorumlu olduğunu,— müşterilerine ve ——- — gerçek kişilere (—-) kredi başvuruları sırasında ibraz etmeleri gereken bilgi ve belgeleri tarafımıza iletmeleri durumunda Ticari Kredi Sözleşmesi ve eki belgeler imzalatılarak kullandırılan Ticari —— payı kesinti uygulaması bulunmamakta olduğunu, her ne kadar kredi açılışı sırasında bireysel/tüketici statüsünde olsa da ilerleyen zaman içinde vergi mükellefiyeti başlatarak ticari statüye geçen müşterilerin — tarafından yayınlanan mevzuat ve açıklamalar doğrultusunda gerekli düzenlemeleri yapması ve taraflarına başvurarak gerekli evrakları ibraz ederek Ticari Kredi Sözleşmesi İmzalaması durumunda, işlemlerin tamamlandığı tarihten itibaren tahakkuk edecek ilk taksitten geçerli olmak üzere —-istisnası uygulanabilmekte olduğunu, — istisnasının uygulanması konusunda gerekli belgelerin toplanması ve mevcut sözleşmenin değiştirilerek müşterinin yeni durumuna uygun hale getirilmesi sorumlulukları müvekkili şirkete ait olduğunu, davacının — muafiyeti talebinin gerçekleştirilebilmesi için, sözleşme ve ödeme planının yeniden düzenlenmesinin gerekmekte olduğunu, tüketici olan müşterinin artık ticari kredi kullanacak olmasından dolayı kendisiyle ticari kredi sözleşmesi imzalanmalı ve yeni bir ödeme planı çıkarılması gerekmekte olduğunu, bunun nedeninin de,– bu yeni yapılacak sözleşmede—– olarak görünmesi zorunluluğu ve yapılacak olan —- değişikliğin de müşterinin taksit ödemelerinin tutarını etkiliyor olması, yapılacak olan bu değişiklikler ancak düzenlenecek olan bu yeni sözleşmeyi ve eki ödeme planını müşterinin imzalaması halinde hukuken geçerli hale gelebileceğini, her ne kadar dava dilekçesinde davacının 27/09/2018 tarihinde “ticari kredi” kullandığı idda edilmekte olsa da şirket ile müşteri arasında müştereken imzalanan kredi sözleşmesinin —- olduğunu, bu yapılan açıklamalar doğrultusunda, kredi müşterisinin —-” olduğunu beyan etmesi yeterli olmayıp, bu durumu kredi kullandırımı öncesinde veya sonrasında şirketimize ibraz edeceği belgeler ile tevsik etmesi gerekmekte olduğunu, yukarıda detaylı olarak açıklanan —mevzuatına göre, sözlü beyan değil gerekli belgelerin ibrazı ve sözleşmenin değişikliği ardından müşterilere —istisnası uygulanabilmekte olduğunu, bu konuda kontrol yükümlülüğü ve karar sorumluluğu ilgili — olan davacının, imzalamış olduğu — olan ödeme planına istinaden yapmış olduğu taksit ödemeleri içinde kendisine yansıtılan –tarihinin isabet ettiği ilgili beyanname döneminde müvekkil şirket tarafından — dahil edilmiş ve bağlı bulunduğumuz — ödendiğini, — istisnasından yararlanmak üzere — istisnadan yararlanabilmek için ibraz etmesi gereken tüm belgeleri teslim etmesi ve –mevzuattan kaynaklanmakta olduğunu, — konusunda bilgi vermekte olup, ibrazı gerekli belgeler arasında yer almakta olduğunu, ancak tüm gerekli belgelerin ibrazı ardından imzalanacak –istisnasından yararlanabilmekte olduğunu beyan etmiş, davanın reddini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER :
-Bankacı bilirkişinin —- tarihli raporu,
-Bankacı bilirkişinin — tarihli ek raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT:
Dava, bankacılık işlerinden kaynaklanan alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasında kredi nedeni ile sözleşme imzalandığı hususunda ihtilaf bulunmadığı, davacının davalı —kredinin ticari kredi mi tüketici kredisi mi olduğu, davalı — tarafından — haksız olup olmadığı, davacının kesinti —davalıdan talep edip edemeyeceği, kesinti tarihinden itibaren faiz talep edilip edilemeyeceği, faiz ve oranı, kalan miktar yönünden davacının — borcu kalıp kalmadığı noktasındadır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmıştır.
Mahkememizin — tarihli celsesinde dosyanın bankacı bilirkişiye tevdiine karar verilmiş olup, dosya — tarihinde bilirkişiye teslim edilmiş, bilirkişi 08/09/2020 tarihinde raporunu ibraz etmiş, rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
Bankacı bilirkişi mahkememize sunduğu 08/09/2020 tarihli raporunda özetle, davacı vekilinin dava dilekçesinde— tarih ve 29332 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan—- kesintisinin kaldırılması,—— olup ——tarafından kullandırılan krediler için uygulanan —- herhangi bir ilgisinin bulunmadığını, tüm gerekli belgelerin ibrazı ardından imzalanacak ticari kredi sözleşmesi ile müşterinin—– istisnasından yararlanabileceğini, buna göre müşterilerin — onaylı —- faaliyetlerde kullanılacağına dair müşteri beyan yazısını, tam ve eksiksiz olarak müvekkili şirkete sunmak mecburiyetindedir denildiğini, davacı tarafın evrakları sunarak işbu davaya konu kredisi için ticari kredi sözleşmesi imzalaması durumunda ——— konusunda istisnadan yararlanabileceği davalı tarafından da beyan edildiği dikkate alındığında dosyada davacı tarafından imzalanan sözleşme ve diğer belgelerin bulunmadığı, davacının —- talebinin yerinde olmadığını beyan ve rapor etmiştir.
Mahkememizin 17/12/2020 tarihli celsesinde davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazları doğrultusunda bankacı bilirkişiden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş, dosya 14/04/2021 tarihinde bilirkişiye teslim edilmiş, bilirkişi 02/05/2021 tarihinde raporunu ibraz etmiş ve rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
Bankacı bilirkişi mahkememize sunduğu —- istisnasından yararlanmak üzere —– başvuran müşterilerin istisnadan yararlanabilmek için ibraz etmesi gereken tüm belgeleri teslim etmesi ve ticari kredi sözleşmesi imzalamış olmasının gerekliliğini, —kesintisi istisnasından yararlanabileceğini, davacının sözleşme öncesi bilgi formunu imzalamakla kullanmış olduğu kredinin tüketici kredisi olduğunun kabulünün gerektiğini,— Resmi Gazete’de yayımlanan 96/9006 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’nın 1. Maddesi ile —- sayılı kaynak kullanımını —kurulması hakkında kararın 3. Maddesinin 1. Fıkrası yeniden düzenlenerek bankalarca kullandırılan — kaynakları arasında belirtildiğini, bu düzenlemeye göre– olacağı,– ise — olmayacağının anlaşıldığını,— istisnasından yararlanmak üzere — müşterilerin istisnadan yararlanabilmek için ibraz etmesi gereken tüm belgeleri teslim etmesi ve ticari kredi sözleşmesi imzalamış olması gerekliliğinin mevzuattan kaynaklandığını,—- mükellefiyeti konusunda bilgi vermekte olup ibrazı gerekli belgeler arasında yer aldığını, ancak tüm gerekli belgelerin ibrazı ardından imzalanacak—-istisnasından yararlanabileceğini, buna göre ——onaylı — ticari faaliyetlerde kullanılacağına dair müşteri beyan yazısını, tam ve eksiksiz olarak müvekkili şirkete sunmak mecburiyetindedir denildiğini, davacı tarafın davacı tarafın evrakları sunarak işbu davaya konu — konusunda istisnadan yararlanabileceği davalı tarafından da beyan edildiği dikkate alındığında dosyada davacı tarafından imzalanan sözleşme ve diğer belgelerin bulunmadığı, davacının—- talebinin yerinde olmadığını beyan ve rapor etmiştir.
Dosyada mevcut tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek, hükme esas alınan 02/05/2021 tarihli bilirkişi ek raporu dayanak yapılarak;
Davacı ile davalı— — davacıya —–kredisi kullandırıldığı, sözleşmenin altında davacı adına vekaleten—- tarafından imzalandığı,
Davacı adına vekaleten —— … adına vekaleten —- başvurusunda bulunduğu, davalı — davacı adına vekaleten başvuru yapan —— Ödeme Planının imzalandığı,
Davacı — kesintisinden faydalanabilmesi için vergi mükellefi müşterilerin ——ticari faaliyette kullanılacağına dair müşteri beyan yazısının tam ve eksiksiz olarak davalı — imzalanması gerektiği, dava dosyasında taraflar arasında imzalanmış —- davacı tarafından ticari amaçlarla kullanıldığı iddia edilen krediye konu aracın —- davalı .. sunulmadığı,
— kesintisinin kaldırılabilmesi için taraflar arasında yeni bir ticari kredi imzalanması gerektiği, ancak davacı tarafın yeni ticari kredi sözleşmesini imzalamaktan imtina ettiği anlaşılmakla; davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 141,10 TL harcın alınması gerekli olan 59,30 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 81,80 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
3-Arabuluculuk aşamasında — — davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan — davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.