Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/102 E. 2020/724 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/102 Esas
KARAR NO : 2020/724

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/01/2016
KARAR TARİHİ : 29/12/2020

DAVA :
Davacı vekili Mahkemeye sunduğu 04/01/2016 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davalıların sürücüsü, sahibi ve ———— tarihinde karşıdan karşıya geçmeye çalışan davacıların —– çarparak ölümüne sebep olması nedeniyle davalı —-kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu iddia ederek; fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile, baba ———- maddi tazminatın sigorta şirketi yönünden teminat limiti ile sınırlı olması kaydı ile her iki davalıdan, 500,00 TL cenaze ve defin giderlerinin her iki davalıdan, baba ———-manevi tazminatın—— itibariyle yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili Mahkemeye sunduğu —- havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: davalı ————— vekili tarafından cevap dilekçesi verildiğini ve dilekçenin tarafına tebliğ edildiğini, incelenen cevap dilekçesinde davalı tarafın, asli kusurlu olan tarafın müteveffa—- dosyasında alınan kusur raporuna göre dayanak yaparak müvekkilleri lehine beyanda bulunduğunu, mevcut kusur raporuna, —tarihinde Anadolu ——–Asliye Ceza Mahkemesi’nin —– Sayılı dosyasında itirazda bulunulduğunu, ayrıca mevcut itirazın ilgili mahkemesine, duruşmasında itiraz edilerek ——gönderilmesini, yine, mahkemece yapılacak keşif ile tanıklarımızın da dinletilmesi neticesinde, yeni bir rapor aldırılacağı beyanıyla davalı tarafın mevcut cevaplarına itibar edilmemesi gerektiğini ve son kusur raporunun dosyadaki durumu açıklığa kavuşturacağını, soruşturma dosyasında alınan raporun müvekkillerinin acısını daha da büyüttüğünü, hukuka ve usule tamamen aykırı bir rapor olduğunu, davalı şahsın cevap dilekçesine cevaplarını sunarak, beyanlarının kabulünün, gerek hukuken ve gerekse hakkaniyet yönünden mümkün olmaması açısından mahkemece değerlendirilmemesine, dava dilekçesini tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 29/12/2020 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu —–. Asliye Hukuk Mahkemesi ——-Karar sayılı kararı ile dava dosyasında görevsizlik kararı vermiş olmakla, dava dosyası mahkememizin —– Esas sayısına kaydı yapılmıştır.
SAVUNMA :
Davalı——— vekili Mahkemeye sunduğu 24/06/2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davaya konu trafik kazasında müvekkil davalının asli kusurlu olduğu iddia edilmiş ise de, kaza ile ilgili alınan kusur raporuna göre asli kusurlunun müvekkili değil —-olduğunu, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —– sunduğu 18/03/2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: manevi tazminat talebinin poliçe teminatı kapsamına dahil olmadığını, nitekim davacılar vekilinin de manevi tazminat taleplerini —- diğer davalıya yönelttiğini, davacılar vekilinin maddi tazminat talepleri bakımından kabul anlamına gelmemek kayıt ve şartı ile bir an için davalı —- sigorta şirketinin dava konusu maddi tazminat talebi ile sorumlu olduğu düşünülse dahi; davalı müvekkil sigorta şirketinin işbu sorumluluğunun kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusur oranının belirlenmesini, kaza tarihinden itibaren faiz talebinin müvekkil sigorta şirketi yönünden reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——— duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeniyle kazanın karayolunda meydana gelip gelmediği, zararın teminat kapsamında bulunup bulunmadığı, davacıların destekten yoksun kalıp kalmadıkları ve davacıların manevi zarara uğrayıp uğramadıkları noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, destekten yoksun kalma tazminatı(maddi tazminat) ve manevi tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik olunan —–tarihli olay yeri inceleme raporuna göre; sürücü ——– çarptığı ve —– ile sonuçlandığı anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan——- tarafından tanzim edilen ——— incelendiğinde; poliçenin —— tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının ——- marka ———- plakalı araç olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi —– İstanbul Anadolu —-. Asliye Hukuk Mahkemesi——- Esas sayılı dosyasına 27/07/2018 tarihinde sunduğu raporda özetle; davalı sürücü—— plakalı otomobili ile ——- hızını aracının—– trafik şartlarına göre ayarlamadığı; yaya geçitlerine yaklaşırken yavaşlamadığı; —- için —– ışıklarında geçerek ——- çarparak ölümüne neden olduğu için Karayolları Trafik Kanununun 52/a-b, 84/a ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 101/a-b, 1577a/1 maddelerinde açıklanan kusurları işlediğini, ölümlü kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğunu, davalı sürücü ———————-plakalı otomobili ile— karşıdan karşıya geçmeye çalışan ———- çarptıktan sonra durmayarak —– terk etmesinin kazanın meydana gelmesinde etkisinin olmadığı; çünkü kaza zaten meydana gelmiş olduğu için Karayolları Trafik Kanununun 81/a-b-c-d ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 152/a-b-c-ç maddelerinde açıklanan ve işlenen kusurların trafik suçu olarak değerlendirildiğini, ——— yanarken karşıdan karşıya geçmeye çalıştığı halde taşıtlara—————— sonucu kazaya karıştığı ve hayatını kaybettiği için kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığını, davalı——– numaralı zorunlu mali sorumluluk trafik sigorta——— tarihleri arasında kazanın meydana geldiği —- tarihini de kapsayacak şekilde sigorta teminatı altına alındığını beyan ve rapor etmiştir.
——————%100 (Yüzde Yüz) oranında kusurlu olduğunu, —– kusursuz olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
——– tarafından —-havale tarihli raporda özetle; davacı sürücü———– yaptığının kabulü halinde; davalı sürücü—- oranında kusurlu olduğunu,—– kusursuz olduğunu, ——————- yaptığının kabulü halinde; davalı sürücü ———-oranında kusurlu olduğunu, müteveffa ——–oranında kusurlu olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; —- tarihinde davalı —- plakalı aracın yaya konumunda bulunan —– çarpmasıyla trafik kazasının meydana geldiği, kaza neticesinde ——————–vefat ettiği, kazanın meydana gelmesinde İstanbul Anadolu ————-. Asliye Ceza Mahkemesi’nin —–Karar sayılı kararı ile kaza mahallinde— mevcut olduğu, davalı—– yaklaşırken hızını düşürmediği ve muhtemel yaya hareketlerine hazırlıklı olarak orta refüje kadar gelmiş olan müteveffayı——- uyarmadığı ve müteveffanın yola girmesi üzerine sağa doğru direksiyon kırmasına ek olarak —- başvurmadığı, hususlarının tespit edildiği ceza mahkemesi kararının istinaf incelemesinden geçtikten sonra bu şekilde kesinleştiği, ceza mahkemesinin maddi vakıalara ilişkin tespitinin hukuk hakimini bağlaması nedeniyle kazanın bu şekilde gerçekleştiğini kabul etmek gerektiği kabule göre davalı—– kazanın meydana gelmesinde yola giren yayaları uyarmaması ve sağa doğru direksiyon kırma tedbirine ek olarak fren tedbirine başvurmaması nedeniyle kazanın meydana gelmesinde %50 kusurlu olduğu, müteveffa ——motorlu araçların — hakkını ihlal ederek tedbirsiz ve dikkatsiz olarak yola girmesi nedeniyle kazanın meydana gelmesinde davalı ——ile eşit olarak kusurlu olduğu, kazanın meydana gelişinin kabul şekli itibari ile dosya kapsamında alınan kusur raporlarına itibar etme imkanı bulunmadığı, kabule uygun olarak hazırlanan ve İstanbul Anadolu —. Asliye Ceza Mahkemesi’nin —-Esas sayılı dosyasına sunulan 17/01/2017 tarihli kusur raporunun hükme esas alınması gerektiği, davacılardan ———————olduğu, yapılan yargılama sırasında davalı sigorta şirketi tarafından davacıların maddi tazminat istemlerinin karşılandığı bu nedenle sulh oldukları bu nedenle maddi tazminat ve cenaze ve defin gideri tazminatı talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği, eldeki davada yargılama konusu olarak manevi tazminat isteminin kaldığı, kazanın meydana geliş şekli, meydana gelen zararın ağırlığı, davacıların müteveffaya yakınlıkları, kazanın meydana gelmesindeki kusur durumu göz önüne alınarak davacıların sebepsiz zenginleşmesine neden olmayacak şekilde davacılar lehine bir miktar manevi tazminat alacağına hükmetmek gerektiği, kaza tarihi itibari ile temerrütün oluşması ve tarafların ticari işletmesiyle ilgili bir husus olmaması nedeniyle hükmedilecek tazminata kaza tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın maddi tazminat istemi yönünden sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat istemi yönünden kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Sulh ve ödeme nedeniyle konusuz kalan destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze ve defin gideri tazminatı davası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
2-Davacı ———- açtığı manevi tazminat davası yönünden; Tarafların — ihlal edilen şahsi hakkın niteliği, olayın oluş şekli, zararın ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak 15.000,00 TL’nin manevi tazminat namı ile kaza tarihi olan 24/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ———– verilmesine,
3-Davacı —– açtığı manevi tazminat davası yönünden; Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusur durumu, ihlal edilen şahsi hakkın niteliği, olayın oluş şekli, zararın ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak 15.000,00 TL’nin manevi tazminat namı ile kaza tarihi olan 24/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı——- alınarak davacı ————– verilmesine,
4-Davacı ———açtığı manevi tazminat davası yönünden; Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusur durumu, ihlal edilen şahsi hakkın niteliği, olayın oluş şekli, zararın ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak 8.000,00 TL’nin manevi tazminat namı ile kaza tarihi olan 24/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı—– verilmesine,
5-Davacı ——— açtığı manevi tazminat davası yönünden; Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusur durumu, ihlal edilen şahsi hakkın niteliği, olayın oluş şekli, zararın ağırlığı ve hakkaniyet ilkesi nazara alınarak 8.000,00 TL’nin manevi tazminat namı ile kaza tarihi olan 24/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı——–verilmesine,
6-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
7-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli 3.142,26 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 684,81 TL harcın mahsubu ile 2.457,45 TL bakiye karar ve ilam harcının davalı—- tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Davacı—– kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —-uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı —- alınarak davacı ————- verilmesine,
9-Davacı ——- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ———uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı ——-verilmesine,
10-Davacı———kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ———–uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı —– alınarak davacı ——verilmesine,
11-Davacı—— kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ————- uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı —- verilmesine,
12-Davalı ——- kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulanan ——-uyarınca ——– açtığı manevi tazminat davasının reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı —– alınarak davalı ——- verilmesine,
13-Davalı ——–kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulanan ——————-açtığı manevi tazminat davasının reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı ——– verilmesine,
14-Davalı —— kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulanan ———-açtığı manevi tazminat davasının reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı —- alınarak davalı —– verilmesine,
15-Davalı—— kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulanan —– uyarınca —– açtığı manevi tazminat davasının reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan —– vekalet ücretinin davacı —– alınarak davalı——- verilmesine,
16-Davacı tarafça peşin harç olarak yatırılan 684,81 TL’nin davalı —— alınarak davacılara verilmesine, davacı tarafın yaptığı yargılama giderinin ve maddi tazminat ilişkin vekalet ücreti alacağının sulh kapsamında karşılanmış olması nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
17-Davalı ——- yapmış olduğu, 65,00 TL posta ve tebligat giderinin haklılık durumuna göre hesaplanan 45,07 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalı —- verilmesine,
18-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı —- vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.