Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/969 E. 2022/277 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/969
KARAR NO: 2022/277
DAVA: Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 31/08/2018
KARAR TARİHİ: 12/04/2022
DAVA:Davacı vekili mahkememize sunduğu—– tevzi tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin gelişmiş—– üreten, dünyanın —— firmalarından biri olduğunu, aynı zamanda müvekkili şirket tarafından üretilen —– ürünlerinin teknik bilgilerine ve ——-kullanımına ilişkin genel bilgilere yer verilen—– internet sitesinin de sahibi olduğunu, görülen lüzum üzerine bu internet sitesinin —- tarihinde kapatıldığını, davalı firmanın sahibi olduğu —-sitesinde müvekkil hakkında —- tarihlerinde iki adet kötüleyici yazı yazımlandığını, bu yazılarda müvekkili şirketin gerçeğe aykırı beyanlarla kötülendiğini, erişiminin engellenmesine karar verilen —— tarihli yazının, bu kez — tarihinde —— tarafından aynın -farklı haraket ve gerçeğe aykırı beyanlar eklenerek- tekrar yayımlandığını, bu yazı hakkında da erişimin engellenmesine karar verildiğini, işbu dava ile haksız rekabet nedeniyle oluşan manevi zararın tazminini talep etme zorunluluklarının doğduğunu, ————müvekkili şirket hakkında kasten yanlış ve yanıltıcı haberler yaptığını, davalı firmanın yetkilileri ve ortaklarının —-olduğunu,—– müvekkili şirketin—– piyasasındaki rakibi olan ——-olduğunu,——- karşı açmış oldukları kötüleme yoluyla haksız rekabet oluşturulması nedeni ile —–sayılı dosyası ile maddi ve manevi tazminat talepli dava açtıklarını, dosyanın derdest durumda olduğunu, internet üzerinden yazılan yazıya ilişkin ——– dosyası ile haberin yayınlanmasına ilişkin karar aldırdıklarını, müvekkili şirketin internet üzerinden hiçbir zaman satış yapmadığını beyan etmiş, tüm bu nedenlerle haksız rekabet neticesinde gerçeğe aykırı haberlerle kötülenen ve kişilik hakları ihlal edilen müvekkili şirketin uğradığı ticari itibar kaybı ve manevi zarar nedeniyle —– manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan alınarak taraflarına ödenmesine, davanın kabulü halinde kesinleşen ilamın TTK 59. Md. Kapsamında ulusal gazetelerde masrafı davalıdan alınmak sureti ile ilan edilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı — vekili mahkememize sunduğu —- tarihli cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin ——— olduğunu, kendisinin bilgi, görgü ve tahsil durumunun açıklığı ve entellektüel kişiliği bir tarafa bırakıldığında her vatandaş gibi düşüncelerini açıklama ve yayma hürriyetinin bulunduğunu, bahse konu olan dosya kapsamında müvekkilinin —- başlamış, —- sona ermiş olan —– düşündüklerini, bu yürüyüşün amacının tüketiciyi sağlık açısından bilinçlendirmek olduğunu,—— kapsamında —– taşıyan—– üzerinden yapılan satışına engel olmak amacıyla yapıldığını, sektördeki—–konudan —- güçlü bir şekilde kamuoyuna duyurmak ve davacı şirketin söz konusu haksız rekabeti teşkil eden fiilleri işlediği ——– açıklamadan kapattıklarını, davacı şirketin basiretli bir tacir tanımına uymayan haksız fiilleriyle ilgili başvurmayı düşündükleri üst kuruluşları ifade ederek yazısını sonlandırdığını, görüleceği üzere bu yazıda esasen kimsenin kişilik haklarına aykırılık oluşturacak ifadelerin mevcut olmadığını, müvekkilinin bu yazısında sadece yargı ve ilgili ürün pazarındaki oyuncular tarafından bilinen, malum olan bir durumu, herkesin erişimine açık bir —– vicdan ve kanaat hürriyeti kapsamında ifade ettiğini, söz konusu yazının hiçbir kelimesinde davacı tarafın ifade ettiği gibi davacı şirket hakkında aldatıcı ve yanıltıcı unsurlar bulunmamakta olduğunu, bu durum tamamen malumun ilanı ve hukuki değerlendirme içeren bir görüş bildiriminden ibaret bu sebeplerle, davacının söz konusu yazı hakkında aldatıcı ve yanıltıcı unsurlar yüklemesi hukuki değerlendirme anlamında yok hükmünde sayıldığını, davacı şirketin yapmış olduğu haksız fiiller nedeniyle ne erol harbi tarafından başlatılan yürüyüş ve bunun hakkında kaleme alınan yazıda ne de sonrasında müvekkilim tarafından kaleme alınan yazıda davacı yanın iddia ettiği gibi gerçek dışı ve yanıltıcı, aldatıcı hiçbir unsur bulunmadığını, huzurdaki davadan önce davacı şirketin sahibi olduğu internet sitesine ilişkin tıbbi cihazların internetten— ilişkin şikayet müvekkilim tarafından yapılmış ve bu yönde kararın—– tarihinde verildiğini, bu yönde oluşan kamuoyu ve müvekkilinin de bir avukat olarak konuya olan duyarlılığı sebebiyle —– tarihinde davacı şirketin internet sitesini kapatmak durumunda kaldığını, bu tarihten sonra davacı şirketin, kamuoyunda artan bilinç düzeyi, ——- hayır yürüyüşü ile ifade özgürlüğü kapsamında yayın yapan ve kendisinin haksız fiillerine dikkat çeken yazılara istinaden hasmane bir tutum sergileyerek huzurdaki davayı açtığını ve avukat olan müvekkiline de ticari bir davanın içinde husumet yönelterek basiretli bir tacirin yapmaması gereken ve iyiniyet ve dürüstlük kurallarına uymayan karalama faaliyetlerini icra ettiğini, müvekkilinin kaleme aldığı yazıların tamamen gerçek olgulara dayandığını beyan etmiş, bu nedenle davanın usule ve esasa ilişkin talepleri kapsamında davanın reddine, huzurdaki davaya konu yazıyı kaleme alan müvekkili hakkında öncelikle Asliye Ticaret Mahkemesi’nde manevi tazminat bakımından dava ikame edilemeyeceği gözetilerek hakkında görevsizlik kararı verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana bırakılmasına talep etmiştir.
Davalı—- mahkememize sunduğu —- tarihli cevap dilekçesinde özetle: Davacı şirketin müvekkili şirketin sahibi olduğu —– kendisi hakkında kasten yanlış ve yanıltıcı haberler yapıldığını iddia ettiğini, bu duruma binaen somut olarak ———-yazılarının gösterildiğini, yer sağlayıcı olan şirketlerinin ————- içerikten sorumlu olmayacağını, davacı şirketin şirketlerini rekabet edemez hale getirerek ilgili ürün pazarında nihai tüketiciye tek başına ulaşmak ve hakim durumunu daha da geliştirmek amacında olduğunu, kaleme alınan yazıların tamamen gerçek olgulara dayandığını, şirketlerinin genel müdürü hakkında davacı şirket tarafından suç duyurusunda bulunulduğunu fakat kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verildiğini beyan etmiş, davacı şirketin müvekkili şirket adına açtığı mesnetsiz iddialarla muhtevi huzurdaki davanın usule ve esasa ilişkin talepleri kapsamında reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
——- aldırılan bilirkişi raporu,
—– sayılı dosyası —-
—–sayılı dosyası —- sureti,
—–sayılı dosyası —- sureti,
—-sayılı dosyası —- sureti,
—- tarihli müzekkere cevabı (davalı — hakkında düzenlenen —),
—- tarihli müzekkere cevabı (davacı şirkete ait beyannameler),
— tarihli müzekkere cevabı (davalı şirkete ait beyannameler),
—-Talimat sayılı dosyası ile aldırılan tanık beyanları,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, TTK. 56. maddesine dayalı haksız rekabete istinaden açılan manevi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflara arasında internet haber sitelerinde davacı aleyhine haksız rekabet oluşturan kötüleyici ve gerçek dışı yazılar bulunup bulunmadığı, iş bu yazıların haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı ve davacının manen zarara uğrayıp uğramadığı hususları ile yargılama gideri ve vekalet ücreti hususlarındadır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmıştır.
Mahkememizin — tarihli celsesinde davalı tanığı — dinlenmesi için —- Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmasına karar verilmiş, talimat yazılmış, — Asliye Ticaret Mahkemesi’nin—–Talimat sayılı dosyası ile tanık beyanları alınmıştır.
Tanık—- sayılı dosyasında; ” Ben —- sahibi —– yapıyorum. Çok sayıda üst düzey optisyenin temsil edildiği——— üyesiyim. Davalı——-sektörümüzde bilinen, saygın ve birçok yerli ve —– şirketin avukatıdır. Benim konu ile ilgili bilgim, görgüm şöyledir; reçeteye tabi ilaç ve tedavi kapsamında ve geri ödemeye tabi olan tıbbı cihazlar ruhsatlandırılmış ve yetkilendirilmiş optisyenlik müesseselerinde satılır. Davalı —–bulunan——-aykırı bir şekilde internet üzerinden reklam, tanıtım ve pazarlama yapmaktadır. —- adeta haksız rekabet içeren bu eylemleri karşısında vekaletini üstlendiği müvekkillerinin menfaatini ve avukatlık mesleğinin gereklerini yerine getirmek maksadıyla davalı —– başta olmak üzere çeşitli idari kurumlara ve yargı mercilerine şikayet etmiştir. Akabinde,— şikayeti haklı ve yerinde bulmuştur. —- ——sektörünün —haber kaynağı olan———— içeren ——- yürüdüğü eylemin niteliklerini anlatan bir yazı kaleme almıştı. Hatırladığım kadarıyla —-başlığını taşıyordu yazı içeriğinde de —- — faaliyetleri yaptığı—– yürüyüşün başlamasının akabinde durdurulduğuna dikkat çekmekle birlikte yürüyüşün nasıl gerçekleştiğine yönelik ——bilgilendirici ifadeler yer alıyordu. —–, iddia edildiği gibi —–hiçbir zaman kötülememiştir. Sadece ve sadece şerefli ve onurlu bir insan olarak avukatlık mesleğini icra etmiştir. Ancak—– sürekli olsrak tahrik etmiş, makalesine erişim engeli kararı almış, —-şikayet etmiştir.—- bu şikayeti haksız bulmuş ve —-hakkında takipsizlik kararı vermiştir. Bu şekilde davalı —-manevi olarak yıpranmıştır.—– tarafından beceriksiz veya hukuksuz davranışlar sergileyen bir avukat imajı yaratılmaya çalışılmıştır. — sektörümüzde büyük davalar kazanmış iyi bir avukattır. Ancak davacı firma tarafından davalı —- itibarsızlaştırılmaya çalışılmıştır. Bu nedenle —-manevi olarak yıpranmıştır. Saygın ve onurlu bir şekilde avukatlık mesleğini yapmaktan başka bir davranışla uğraşmayan—- karşı, —tarafından —–ifade ettiği için davalar açılmış ve suç duyurularında bulunulmuştur. —–ilişkilerinde mesafeli ve mesleğinin ve hukukun gereklerinin dışına bir nebze dahi çıkmamış değerli bir şahsiyettir.—– yıllardır tanıyan bir insan olarak onun bu süreçte ciddi manada manevi yaralar aldığını gördüm ve hissettim. Hatta — bulunan —- ettiğimde — söz konusu şikayetlerinden ötürü kolluk kuvvetleri gelmiş, — ifadesini almak üzere ——-götürmüşlerdir. Yine aynı günlerde eşinin işyerine ve çocuğunun okuluna ——- giderek incelemelerde bulunmuşlar, —–huzurunda niteliği sorgulanır hale gelmiştir. Bu durumladan ve —– attığı iftiralardan dolayı ciddi manada derin elem ve ıstıraba sürüklenmiş ve itibar kaybına uğramıştı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizin —- tarihli celsesinde davacı tanığı — ve davalı tanığı —- dinlenmiştir.
Davacı tanığı — mahkememizin — tarihli celsesinde: “Davacı —- olması nedeni ile tanırım, ayrıca davalı şirketin yetkili temsilcisinin başka şirketleri de olması nedeni tanışıklığımız vardır, yaklaşık —-tanırım, kendimin gözlükçü dükkanı bulunmaktadır, ayrıca——üyesiyim, taraflar arasında önceden herhangi bir husumet olmaksızın ticari ilişki vardı, ancak gördüğüm kadarı ile davalı——çeşitli yayınlar yaparak sektörde bulunan karşısındaki tüm firmaları hedef göstererek yayın yapmasından sonra sıkıntı ve sorunlar ortaya çıkmıştır, şahsımızında ve sektördeki pek çok firmanın da sorunları olmasına rağmen vaktimiz olmadığından ve uğraşmaya değer görmediğimizden davalar açmıyoruz, davalı grubun temsilcisi ve yetkilisi —– olması nedeni ile piyasaya hakim olmak ve ürün tedariğini tamamen kendisi sağlamak niyeti ile diğer grup ve firmalara ——- aracılığıyla hedef gösterecek şekilde yayınlar yapmaktadır, davacı —– bazında ayrım yaparak—– bahsetmektedir, davacı ——Tarafından internet aracılığı ile —- gerektiğini kendi sitesinden yayın yaptı hatta —-çapında tüm —- aracılığı ile —- bulunduğu en yakın gözlükçüye yönlendirerek kontakt lens alınmasına yönelik çalışmalar yapmıştır, taraflar arasındaki sorun büyük ihtimal buradan kaynaklanmıştır, —- internet sitesinden —— yürüyüş yaptığını ancak——internet üzerinden satış yaptığını ima eden yayını bu sebeple yapmıştır, davacının —— yapılan yayınlardan dolayı manevi zararı olup olmadığını, ya da haksız rekabet bulunup bulunmadığını bilemiyorum, bu husus mahkemenin değerlendireceği bir meseledir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı —-mahkememizin — tarihli celsesinde: “Ben davalı —– eşiyim kendim —– gelir uzmanı olarak çalışırım eşim avukatlık mesleğini icra etmektedir, davalı grubun vekilliğini yürütmektedir, ancak vekillik dışında bu grubun ya da ——- herhangi bir ortaklığı yoktur, kazancını avukatlık mesleğini yürüterek sağlamaktadır, davacı —— tarafından davalı grubun vekilliğini yürütmesinden dolayı haksız rekabet yapıldığı iddiası ile dava açıldığını düşünmekteyim, eşimin yapmış olduğu faaliyet hukuki danışmanlık ve serbest meslek içinde vekillikten ibarettir, eşimin aleyhine baroya şikayet yapılmıştır, savcılığa suç duyurusunda bulunulmuştur, bunlardan dolayı ailecek yıprandık, eşimin herhangi bir ticari faaliyeti olmadığı için davacı şirketi kötülemesini gerektirecek bir durum yoktur ve haksız rekabet gerektirecek bir faaliyette bulunmamaktadır, taraflar arasında davacı ve davalı olarak devam eden pek çok dosyada eşim avukatlık mesleği gereği vekillik görevini yürütmektedir, bilgim ve görgüm bundan ibarettir, tanıklık ücreti talebim yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizin — tarihli celsesinde davacı tanığı —- dinlenmiştir.
Davacı tanığı — mahkememizin — tarihli celsesinde:——–olarak çalıştım, hatırladığım kadarı ile —- çalışmış olduğum şirket aleyhine kötüleyici itibarımızı zedeleyici yazılar yazılmıştı, bizim sektörde internet üzerinden satış yapılması yasaktık aynı zamana etik değildir, ——çalışmış olduğum şirket aleyhine ——- satış yapıldığına ilişkin yayınlar yapıldığını hatırlıyorum,—– civarında firma bulunmaktadır, —- üzerinde etkilidir, davalı şirket ile çalıştığım şirket birbirine rakiplerdir ——yapılan yayınlar şirketin itibarını zedelemiş ve satışların düşmesine neden olmuştur, satışların düşmesi —– arasındaki fark gibi değildir pek çok nedene bağlıdır ancak —— sonra çalıştığımız şirket ile çalışan bazı firmaların satış taleplerini geri çektikleri olması nedeni ile o firmalar ile yeniden görüşerek ikna etmemiz gerekmişti, bu sebeple çalıştığım şirketin maddi zararı olabileceğini düşünmekteyim ancak mali durumunu bilmiyorum, ——-çapında ticaret yapan büyük bir firmadır,— yapılan yayınlar ile ——– ve müşteri bazında güven zedelenmesi oluşmuştur, bu durumun telafisi güçtür, bilgi ve görgüm bundan ibarettir, tanıklık ücreti talebim yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dosyada mevcut tüm delillerin incelenerek değerlendirilmesinde:
Davalı —- sahibi olduğu — tarihlerinde davacı — yayım yapıldığı,
— sayılı kararı ile — gerekçesi ile —— maddesi gereğince erişimin engellenmesine karar verildiği,
—- sayılı kararı ile “Talep edenin kişilik haklarına saldırı niteliğinde yayım yapıldığı” gerekçesi ile —— gereğince erişimin engellenmesine karar verildiği,
—- sayılı dosyası ile davacı —-tarafından davalılar —- aleyhine —- ayında—– yayımlanan ve haksız rekabet teşkil eden yazı nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davası olduğu, —– davanın reddine karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine—- sayılı istinaf kararı ile —-dosyası ile verilen kararın kaldırılarak, davalı şirkete ait —- imzası ile yayınlanan –yazı ve içeriğinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, maddi tazminat isteminin kabulü ile — maddi tazminatın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, —– manevi tazminatın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine, karar kesinleştiğinde hükmün ——- ilanına, ilan masrafının davalılar tarafından karşılanmasına dair karar verildiği,
Davalılar tarafından —- yayımlanan —- tarihli kararı ile davacı —- hakkında, —– üzerinden yürütülen faaliyetlerinin —- aykırılığı nedeniyleverilen uyarı cezası olduğu, ancak davacı — tarafından idari işlemin iptali talebi ile —- dosyası ile dava açıldığı, — iptaline karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine—– kararı ile istinaf talebinin reddine karar verilerek kesinleştiği,
—-sayılı dosyasının istinaf edilmesi üzerine —— sayılı istinaf kararı ile verilen karar mahkememiz nezdinde görülen iş bu dava konusu ile aynı iptaline karar verilen idari işleme konu olaydan kaynaklandığı, taraflarının aynı olduğundan emsal karar olarak değerlendirildiği,
Davalı taraf ile davacı şirket arasında kontakt lens satışı yönünden rekabet bulunduğu, her iki tarafın da —-alanında ticari faaliyette bulunduğu, davacı hakkında verilmiş bir idari yaptırım kararı bulunmadığı, davaya konu —- kararı ile “Talep edenin kişilik haklarına saldırı niteliğinde yayım yapıldığı” gerekçesi ile yazılan yazılara erişimin engellenmesi kararı verildiği, davaya konu ——- yayınlanan yazıların güncel ve kamu yararına olmadığı, haberin içeriğinin yanıltıcı ve davacı taraf yönünden kötüleyici ve incitici olduğu, dava konusu yazılar nedeniyle davacı şirketin ticari itibarının zedelendiği anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
1——- manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Fazlaya dair talebin reddine,
3-Karar kesinleştiğinde hükmün ulusal gazetede ilanına, ilan masraflarının davalılar tarafından karşılanmasına,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 853,88 TL harcın alınması gerekli olan 683,10 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 170,78 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu başvuru harcı 35,90 TL, posta ve tebligat gideri 311,70 TL olmak üzere toplam 347,60 TL yargılama masrafının, davacı yan davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 69,52 TL yargılama masrafına, 683,10 TL harç eklenerek sonuç olarak 752,62 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 278,08 TL yargılama masrafının davacı yan üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı —– ve davalı —— yargılama sırasında kendinlerini vekille temsil ettirdiklerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T 10/2 maddesi uyarınca 5.100,00 TL avukatlık ücretinin davacı taraftan alınarak bu davalılara verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalılar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/04/2022